Anasayfa Film Eleştirisi ve Yorumlar Justice League : Adalet Birliği

Justice League : Adalet Birliği

1606
2

Justice League : Adalet Birliği filminin yönetmen koltuğuna ” 300 Spartalı(2007), Watchmen(2009), 300 Spartalı:Bir İmparatorluğun Yükselişi(2014), (Çelik Adam(2013), Suicide Squad(2016), Batman v Superman: Adaletin Şafağı(2016), Wonder Women(2017)” filmleri ile Bilimkurgu türünde hatırı sayılır bir üne sahip olan Zack Synder oturmuş.

Belli bir hayran kitlesine sahip süper kahramanların, kötülere karşı birbirlerinden bağımsız olarak verdikleri mücadeleler gişede düşüş yaşayınca yapımcılar, kahramanları bir araya getirerek izleyicileri sinema salonlarına çekmeyi hedeflediler. Bunda da bir nebze başarılı oldular ama yazılan senaryolar zayıf kalınca iyice saçmalamaya başladılar. Düşünsenize ayrı yeteneklere sahip Adalet Birliğini oluşturan kahramanlar bir Süpermen etmiyor. Süpermen, tartışmasız bu birliğin ağır abisi. Beş kahramanın başa çıkamadığı kötü karakteri gelip bir parmak fiskesiyle hallediveriyor. O zamanda birliğin diğer üyelerinin karizması çiziliyor.

Belki de yapımcılara destek veren güç böyle istiyor. Kim bu güç? Amerika. ABD, Süpermen’i kullandığı bu tür filmlerle demek istiyor ki, ”ben dünyanın yenilmez süper gücüyüm, ben bu alemin süpermeniyim, diğer kahramanım diye geçinenler teferruat”. Beyin fırtınası yapmak istersek Batman’ı Rusya’ya, Amazonların kraliçesi Wonder Woman’ı Çin’e, Atlantis prensini İngiltere’ye, Flash’ı Japonya’ya benzetmek mümkün. Ne dersiniz mümkün mü?  Filmin kısa özetinden bahsettikten sonra sohbetimize devam edelim dilerseniz.

Justice League : Adalet Birliği filminde kötülüğü temsil eden güç, milyonlarca yıl önce birbirinden ayrılarak üç ayrı yerde saklanan sandıkların peşindedir. Bu sandıklar bir araya getirildiği taktirde kötülüklerin önüne geçilemez bir güç oluşturmaktadır ve bu güç sayesinde dünya ele geçirilebilecektir. Bu sandıklar Atlantis’te, Amazonlar ülkesinde ve Dünyada saklanmaktadır. Batman(Ben Affleck), dünyayı tehdit eden kötülüğün büyüklüğü ile baş edemeyince Wonder Woman(Gal Gadot) ile birlikte Adalet Birliğini oluşturmaya karar verir. Flash’ı(Ezra Miller), Aguaman’ı(Jason Momoa) ve Cyborg’u(Ray Fisher) birliğe dahil ederek beşli bir ekip oluştururlar. Adalet Birliği’nin çok az zamanı vardır ve dünyayı kötülükten kurtarmak için biran önce harekete geçmek zorundadır. Peki, birlik kötülüğü yenebilecek midir? Yoksa başka bir kahramana mı ihtiyaç duyacaktır!

Filmde kahramanların ağzından bolca insanlığa olan inançları vurgulanırken özellikle Batman, Süpermen’i bir Kripton’lu değil insancıl duyguları olan bir Dünyalı olarak kabul ettiğini itiraf ediyor. Adalet Birliği’nin komedi yükü, geveze ve patavatsız kahraman Flash’ın üzerine yıkılırken, Felsefi sözler ise Batman’a havale edilmiş. Bilgisayar destekli Görsel efektlerini beğendiğim filmin kurgusunda sıkıntı yok ama senaryosu oldukça sıkıntılı. Oyunculuklar ise ortanın üzerine çıkamıyor ne yazık ki!

Sözün özü: Saçmalamada zirve yapan filmin, 20 yaş üzeri izleyiciyi fazlaca tatmin edeceğini sanmıyorum. Belki ergenlerin hoşuna gidebilir ama onlarında ”-Hadi lan oradan, bu kadarda olmaz” dediklerini duyar gibiyim. Evet, film sıkılmadan izlenebiliyor ama aklımızla oynamayın birazda mantık lütfen. İzleyecek olanlara iyi seyirler.

2 YORUMLAR

  1. Filmin yönetmeni Zack Snyder’in Batman (1989) filmiyle bir alakası yoktur. Batman filmini Tim Burton yönetmiştir ve Zack Synder o zaman daha 23 yaşındadır. Adalet Birliği filminin Batman (1989) filmiyle ortak yanı, iki filmin de müziklerini Danny Elfman’ın yapmasıdır ve bu filmde orjinal Batman (1989) ve Superman (John Williams – 1978) müzikleri kullanılmıştır. (Çok başarılı bir hamle olduğunu söylemem gerekir.)
    Yaptığınız Amerika, Rusya, Çin, İngiltere ve Japonya benzetmesini çok zorlama buldum. Çizgi romanları okuduysanız, bu karakterlerin daha üstün bir güç karşısında zorunluluktan birlik olup, bu tehdit ortadan kalktığında ise kendi çıkarlarını gözetip birbirlerine üstünlük sağlama gibi davranışlarda bulunmadıklarını biliyor olmalısınız. Bu karakterler yaşlanana kadar birbiriyle iyi arkadaşlıklar kurabilme yetisine sahiptirler. Superman günün birinde insanlığa karşı gelirse kendisini durdurması için bir parça kriptoniti Batman’e kendi elleriyle teslim etmiştir. Amerika’nın Rusya’ya bu denli güveneceğini sanmıyorum. Tabiki de filmde bu detaylar verilmiyor ama sizin yazdığınız gibi bir güçler savaşı da bulunmuyor.

    Christopher Nolan süper kahraman filmlerinde çıtayı çok yükselttiği için sonrasında gelen DC filmleri bu seviyeyi Yenilmezler filmlerindeki gibi eğlenceli bir tarzla mı, yoksa Kara Şövalye ve 1989 Batman filmlerindeki gibi karanlık, ciddi ama bir o kadar da etkileyici bir tarzla mı yakalayacağına karar veremediği için arada kalmış filmlerle karşılaşmıştık (Man of Steel -2013, Batman v Superman – 2016, Suicide Squat – 2016). Bu filmde stüdyo ve yönetmenin önceki hatalarından ders çıkarıp, bu iki tarzı daha iyi harmanladıklarını görüyoruz. Bu açıdan bakıldığında 30 yaşında biri olarak fazlasıyla tatmin olduğumu (hala The Dark Knight Trilogy ve Batman -1989 seviyesinde değil) söyleyebilirim.

CEVAPLA

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz