Mukadderat
İkinci Baharlara…
Ana akım kitleye hitap eden “Mukadderat”, festivallerden de eli boş dönmedi. Dizi çekimindeki başarısını uzun metraja da aktaran yönetmen Nadim Güç ile senarist Erdi Işık’ın yeteneğine oyuncu Nur Sürer’in dokunuşları da katılınca başarı doğal olarak geliyor. Sultan, el alem ne der söylemine inat kadın olarak var olma mücadelesini mizahi ve samimi bir tonla izleyene aktarıyor.
El Alem Ne Derse Desin…
Bu sene çekilen filmlerde çoğunlukla ana tema olarak kadınlık halinin zorluğunu ele alan yapımların ağırlığı dikkat çekici. Kimisi kadına dönük şiddeti aracısız olarak yansıtırken, kimileri de daha çok metaforik anlatım yolunu seçiyor. Geniş kitlenin “Camdaki Kız” dizisinin yönetmeni olarak bildiği Nadim Güç, bu ilk uzun metrajlı filmiyle hem kadın sorununu kara mizah boyutuyla ele almış hem de gişede de iş yapabilecek denli kitle sinemasının formlarıyla da uyumlu festivallerde başarı sağlayacak bir yapıma imza atmış. “Mukadderat” gerçekten de başta Boğaziçi ve Antalya Film Festivalleri’nden en iyi film ödülü ile dönerken öte yandan başarılı oyuncusu Nur Sürer’e de en iyi oyuncu ödülünü kazandırmıştı. “Camdaki Kız”da da birlikte çalışan yönetmen Nadim Güç ile Nur Sürer’in kimyaları anlaşılan uyuşuyor ve bu da başarı olarak yönetmenin hanesine yazılıyor.
Mukadderat filmi açılışını delişmen dalgalarıyla bilinen Kastamonu’nun Cide ilçesinden yapıyor. Rıfat Ilgaz’ın memleketi de olan bu şirin ilçenin yeniden hatırlanmasında yapımın da eminim katkısı olacaktır. Çocuklarından ayrı olarak eşi ile birlikte yaşayan 70’lerindeki Sultan (Nur Sürer) bir gün kocası Recep’i yatakta ölü vaziyette bulur. Bunun üzerine bankacı olan kızı Reyhan (Aslıhan Gürbüz) kocası ile birlikte İstanbul’dan Cide’ye gelir. Cide’de kahvehane işleten bir de oğlu Nevzat (Osman Sonat) vardır. Filmin ilk anlarında oldukça gürültücü olan kardeşler babalarından kalan mallara dair kavgaya tutuştuklarında ise biraz karikatür görünümündedirler. İlk başta bende “eyvah yine karakterler iyi çizilmemiş” endişesi oluşurken neyse ki filmin ilerleyen safhalarında karakterler daha ete kemiğe bürünüyorlar. Anne Sultan, henüz kocasının yakın zamanda ölmesine rağmen “yeni bir koca isterim” diye tutturup küçük kasabada koca arayışına girerken öte yandan kendi ürettiği sebzeleri de pazarda satar. Sultan’ın bu girişimci ruhu pansiyon işleticiliğine doğru ilerler. Ancak Sultan’ın bu kendi olma gayretleri özellikle çocukları ve bir kısmı kahvehane dedikoducusu olan kasaba halkında tepkilerle karşılaşır. Mizahi tonu iyi tutturulmuş yapımda bir nevi çevreye ve ailesine aldırmaksızın kendi dünyasını ören ve ikinci baharını yaşamak isteyen bir kadının zorlukları yansıtılmış. Bunu yaparken kasaba otantikliği ve yerel kalma hali de özellikle korumaya alınmış.
Bol Ödüllü Yapım
Filmin bitiş jeneriğinde de görüldüğü üzere emekçi kadınlara adanan yapım, dul bir kadının kasaba ölçeğinde kendi varoluşsal mücadelesine bizi de ortak ediyor. Bunu büyük oranda başarıyor da. Bunda temel etken bence iyi bir cast oluşumunda aranmalı. Yapımın senaryosuna imza atan Erdi Işık, zaten filmi bir nevi Sultan karakterini canlandıran Nur Sürer üzerinden yazmış. Diğer oyuncular Aslıhan Gürbüz ile Osman Sonant da çoğu kez çatışma içinde bulunan kardeşleri çok iyi canlandırmışlar. Pekiyi Antalya Film Festivali’nden ödüllerle dönen Mukadderat kusursuz mu? Bunu demek isterdim fakat değil. Öncelikle senaryoda yer yer inandırıcılık sorunu yaşanıyor. Bunca radikal kararlar alan bir ana kahramanın sırf kocasının ölümüyle ikinci hayata dair keskin dönüşümü film boyunca soru işareti olarak zihnimde durdu. Öte yandan filmin dizi formatı görünümündeki estetiği de doğrusu filmin ana çatısındaki başarısı karşısında sönük kaldı.
İkinci bahar arayışındaki bir kadın karakterin kadın olmanın zorluklarını ve dönüşüm mücadelesini mizahla da veren “Mukadderat”, son dönemin iyi bir kara mizah türü yapımlarından. Henüz festivallerde görücüye çıkan yapımın gösterim tarihi net olmasa da, ana akım sinemaya yakın özelliğiyle sinemalarda da belli oranda izleyici kitlesine ulaşacağını tahmin ediyorum. Vizyona girdiğinde kaçırmayın, samimi dili sizi de sarmalayacak.
Yönetmen : Nadim Güç
Senaryo : Erdi Işık
Görüntü Yönetmeni : Barış Işık
Kurgu : Aziz Günhan İmamoğlu, Burak Dal
Müzik : Güldiyar Tanrıdağlı
Oyuncular : Nur Süer, Aslıhan Gürbüz, Osman Sonant, Şerif Erol, Sacide Taşaner, Şirin Sultan Saldamlı, Cem Zeynel Kılıç, Necmettin Çobanoğlu
Türkiye / Komedi / 90 Dk.