Tarot

Şeytan Tarot Kartlarında Gizli

Tarot filminde, merak uyandıran bir olay örgüsü yok. Zayıf senaryo, seyirciye ilham veren bir gerilim ve korku sunamadığı için bu filmi unutulanlar arasına göndermeye aday yapıyor. Tarot, kartlarını ustalık ve özgüvenle oynayabilseydi, burçlarla ilgili çekilebilecek bir korku filmine tezat oluşturabilirdi.

OrtaKoltuk Puanı:

 

Bu filmi izledikten sonra tarot falına baktırmayı seven izleyicilerin bu düşüncelerini bir daha gözden geçirmeleri gerekecek. Ben, kendi adıma söyleyeyim bugüne kadar ne kahve falı, ne tarot ne de başka bir fal türü baktırmadım. Bu fala inanmamam mı, geleceği öğrenme korkusu mu bilmiyorum ama hiç ihtiyaç hissetmedim.

Tarot filmi, korku türünün gerektirdiği ergumanları yerli yerinde kullanmayı deniyor ama seyirci açısından akılda kalıcı bir etki yaratamıyor. Korku sineması formülüne bağlı kalmaya çalışan yapımcı-senarist ve yönetmenler, anlattıkları hikaye geleneksel korku sinemasına oldukça tanıdık, bildik olsa da kendi türü içinde yenilik yapamayarak seyircilerin beklentilerine karşılık veremiyorlar.

Hikaye oldukça basit. Yine başrolde düşüncesizce hareket eden gençler var. Üniversiteli gençler kiraladıkları villa da eğlenirken içecekleri bitiyor. Evin mahsenin de içecek ararlarken bir tarot kutusu buluyorlar. İçlerinden bir gencin tarot falından anlaması nedeniyle ısrarlar üzerine eğlence olsun diye tarot kağıtları ile grupta bulunan gençlerin falına bakılıyor. Sonrasında olanlar oluyor. Tarot kağıtlarının içine yüzlerce yıl öncesinde uğradığı haksızlık nedeniyle hapsolup arafta kalmış ve intikam aşkıyla yanıp tutuşan bir falcının gazabına uğruyorlar…

Satılabilir veya satın alınabilir bir anlatım da kendine gönderme yapan mizahın yokluğu, korku tapınağı içindeki gelenekçi konumu daha da güçlendiriyor. Yukarıda film için yaptığım eleştirilere rağmen gülümsemeye yer açan sahneler çok az da olsa mevcut. Yazılan senaryonun bilinir şeffaflığı bazen hikayedeki gerilimi ortadan kaldırıp, filmin ciddi tonundan uzaklaştırıyor. Bu kasıtlı ya da teasadüfi yapılan sunum, filmi izleme deneyimine tuhaf bir çekicilik katmış.

Oyuncuların canlandırdığı karakterler yönetmen tarafından iyi yönetilip, olay işleyişinde yönlendirme yapılamadıldığı durumlarda hikayenin genel bütünlüğünü bozabilecek bir anlatım aracı olan sinir bozucu yan karaktere başvuruluyor. Bu filmde de aynı yöntem kullanılmış. Bu yan karakter hikayede çok az yer alsa da kapsamlı bir geri dönüş bildirimi ile anlatılan hikayeyi ayakta tutuyor.

Tarot filminin en önemli özelliği, şeytani yaratıklara yönelik bazı tasarımların iyi olması. Bunun yanında karakterlerin fobi kaynaklı ölüm korkuları, yaygın bir aciliyet duygusu ve atmosferik korkunun yerini alması sıkça tekrarlanıyor. Buna rağmen akılda kalıcı bir olaydan yararlanılmıyor ve sadece hikayenin sonunu etkilemeyen seri ölümler görüyoruz.

Sonuç olarak Tarot filminde, merak uyandıran bir olay örgüsü yok. Zayıf senaryo, seyirciye ilham veren bir gerilim ve korku sunamadığı için bu filmi unutulanlar arasına göndermeye aday yapıyor. Tarot, kartlarını ustalık ve özgüvenle oynayabilseydi, burçlarla ilgili çekilebilecek bir korku filmine tezat oluşturabilirdi.

Yönetmen / Senaryo : Anna Halberg, Spenser Cohen

Görüntü Yönetmeni : Elie Smolkin

Müzik : Joseph Bishara

Oyuncular : Harriet Slater, Adain Bradley, Avantika Vandanapu, Wolfgang Novogratz, Humberly González, Larsen Thompson, Jacob Batalon, Alana Boden, Olwen Fouéré

ABD / Korku-Gerilim / 92 Dk.

CEVAPLA

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz