En Sevdiğim Pastam / My Favorite Cak
Aşkı Arayan Ruhların Kavuşması
En Sevdiğim Pastam, mutluluğu neredeyse yakalayanların filmi olarak akıllara kazınıyor. Dramaturjisi ve komedi dozunun dengesi hiç şaşmayan, senaryoda hep doğru adımları atan, hikayesiyle izleyiciyi büyüleyen bir yetişkin masalı olarak, ağızda köpüklü şarap gibi buruk bir tat bırakıyor.
Yasakların Gölgesinde Film Yapmak
My Favorite Cake’i, 27. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali kapsamında izledim. Filmin yönetmen koltuğunda Maryam Moghadam ve Behtash Sanaeeha’yı görüyoruz. Filmin senaryosu yönetmen Behtash Sanaeeha’ya ait. Melika Pazouki ve Esmaeel Mehrabida’yı başrolde izliyoruz. Filmin oyuncu kadrosu oldukça kısıtlı, ancak filmi izlerken yeni yüzler görmenin ihtiyacı hissedilmiyor. Film, İstanbul Film Festivali’nde de gösterildi. Dünya prömiyerini Berlin Film Festivali’nde yapan filmin yönetmenleri, İran’da ev hapsine çarptırıldıkları için filmin gösterimine katılamadılar. My Favorite Cake, Berlinale’de FIPRESCI ve Ekümenik Jüri Ödülü’nün sahibi oldu. Film, 97 dakika süresi boyunca Komedi / Dram türüne hizmet ediyor.
Aşkın Yaşı Yok
Tahran’da tek başına yaşayan Mahin (Melika Pazouki) arada bir görüştüğü kadın arkadaşları ve İran’dan giden çocuklarıyla yaptığı telefon konuşmaları dışında yalnız bir hayat sürüyorken, bir gün rutin giden hayatında önemli bir değişiklik yapmaya karar veriyor. Hayatı paylaşacak birini bulmak ve yalnız bir kadın olarak geçen 30 yılının ardından tekrar aşkı yaşamak istiyor. Bu nedenle evden çıktığı sıradan bir günde, şansını denese de başta aradığını bulamıyor, ama emeklilere verilen fişlerle yemek yemek için gittiği lokantada aradığı kişi karşısına çıkıyor. Kendisi gibi yalnız yaşayan ve kimsesi olmayan, boşanmış bir adam olan Faramarz’ı (Esmaeel Mehrabida) çalıştığı taksi durağında aramaya karar veriyor. Taksi yolculuğu boyunca yaptıkları konuşma sırasında Faramarz’ın da aynı isteğe sahip olduğunu görüyoruz. Birlikte Mahin’in yaşadığı eve gidiyorlar. Beraber geçirdikleri vakitte, zaman zaman seyirciyi güldüren zaman zaman da üzen anlar yaşanıyor.
Filmde ikinci baharı yaşamak isteyen iki kişinin, kısa süreliğine de olsa mutluluğu bulmaları anlatılıyor. Filmin senaryo dinamiği çok iyi kurulmuş. Oyunculuklar o kadar başarılı ki, gerçek bir şeyler izlediğimizi düşündürüyor. Hikaye o kadar gerçek hissettiriyor ki, filmin hiçbir sahnesinde yapay bir an izliyor hissine kapılmıyoruz. İki insanın birbirini tanımasına şahit olmak, diğer taraftan da sanki birbirlerini yıllardır tanıyan iki kişiyi izliyor hissine kapılmak filmin alametifarikalarından sayılabilir. Bahçede birlikte yedikleri yemek, içtikleri şarap, ettikleri dans ve flört edişlerindeki samimiyet seyirciye fazlasıyla geçiyor.
Bir tarafta yeniden yaşama tutunmaya çalışan iki kişiyi izlerken, diğer taraftan bunun bir İran filmi olduğu gerçeğiyle yüzleşiyoruz. Ahlak polisinin uygulamaları, komşuların mobbingi, İran’ın yasakları, rejimin zorbalığı da kendisini hatırlatıyor. Aslında film bütünüyle iki kişinin yaşadığı heyecana dayalı gibi görünürken, İran’ın varlığı kendisini hiç unutturmuyor. Artık 70 yaşında olan Mahin’in, dışarı çıkarken öylesine taktığı, saçlarının göründüğü başörtüsünü dikkate almayan ahlak polisinin, söz konusu genç kadınlar olduğunda, onları zorbalıkla tutuklamalarını izliyoruz. İran rejimi bir hikayede yokken bile fazlasıyla var diyebiliriz.
Benim Aşk Pastam
Filmin eğlenceli gelen tüm sahneleri, filmin finalinde yerlerini bir acıya teslim ediyor. En Sevdiğim Pastam, mutluluğu neredeyse yakalayanların filmi olarak akıllara kazınıyor. Dramaturjisi ve komedi dozunun dengesi hiç şaşmayan, senaryoda hep doğru adımları atan, hikayesiyle izleyiciyi büyüleyen bir yetişkin masalı olarak, ağızda köpüklü şarap gibi buruk bir tat bırakıyor.
Yönetmen / Senaryo : Meryem Moghadam, Behtash Sanaeeha
Görüntü Yönetmeni : Muhammed Hadadi
Kurgu : Ata Mehrad
Oyuncular : Lili Farhadpour, Esmaeel Mehrabi, Muhammed Heidari, Melika Pazuki
İran / Komedi-Dram / 97 Dk.