2012 Türk yapımı,130 dakika süreli,dram türündeki filmin yönetmen koltuğuna, filmin senaristliğini ve yapımcılığını da üstlenen Zübeyr Şaşmaz oturmuş.Başrolleri ise Mete Horozoğlu,Hazar Ergüçlü,Didem Balçın,Ali Sürmeli,Hakan Boyav,Musa Uzunlar,Serkan Ercan ve Uğur Çınar paylaşmış.Film 5 haftada İstanbul’un değişik mekanlarında çekildi.Bu film yönetmenin üçüncü sinama filmi.Daha önce Kurtlar Vadisi Filistin ve Muro isimli filmlere imza atttı.Yönetmen filmi için,”-ne sanat nede gişe filmi,bu film benim eserim,benim bir parçam,bu filmde kendimi anlattım” diyor.Yönetmen diğer bir söyleşide de,”-gençliğinin ilk yıllarında medya aracılığıyla takip ettiği ölüm oruçlarının kendisini çok etkilediğini ve tasavvuf felsefesindeki arınmayla ilişkilendirdiğini ve tüm bunların karşısındaysa insanların güzellik takıntısının filmin ana fikrine oturduğunu” belirtti.Söyleşinin devamında ise.”Yaşadığımız dünyanın doyumsuzluğu,insanları duygusal açlığa ve yanlızlığa itmektedir.Bununla birlikte görüp irdelediğim bireylerin kendilerini ötekileştirmeleri ve bu ötekilerin zamanla sıradanlaşmış bir kibre dönüşmesi düşüncelerini de filmde anlatmaya çalıştım” dedi.
Filmin oyuncuları,özel olarak İngiltere’den getirilen plastik makyaj uzmanları tarafından yapılan makyajla,kilo alıp-vermiş gibi gösterildi.Filmde Didem Balçın,15 kg.almış,Mete Horozoğlu 15 kg.,Hazar Ergüçlü ise 20 kg.zayıflamış gösterildi.Filmin oyunculukları ise oldukça başarılı.Zaten filmin oyuncularına göz attığımızda 1-2 sinin dışında hepsi kurtlar vadisi dizisinde oynamış usta oyuncular.Bu sıralar gündemdeki sıcaklığını koruyan ölüm oruçlarını anlatan filmleri sıklıkla izlemeye başladık.Bu filmde onlardan bir tanesi.Bir insan ne için,hangi amaç uğruna kendisini açlığa teslim eder ve ölüme acı çekerek gider? İnsan neden acılarla mücadele etmek gerekirken,neden çareyi ölümde arar?Yada birileri tarafından neden bu yola itilir? Acı çeken beyinleri,ruhları,bedenlerine yükledikleri açlık acısıyla yenilebilir mi?
İnsanlar, acıları ve içlerinde besleyip,büyüttükleri kin-nefret-intikam duygularıyla baş edebilir mi?Yönetmen,yukarıda sıraladığım sorulara bu filmde yanıt vermeye çalışmış ve bu konuları harmanlamış.Bunu başarabilmiş mi? Evet,bir nebzede olsa bunu başarmış.Ağır dramlara ve Ölüm oruçlarına ilgi duyuyorsanız bu filmi izlemenizi tavsiye ediyorum. Filmin konusunada biraz değinip,yazımızı noktalayalım: Filmde,birbirlerinden farklı dünyalarda hayatlarını devam ettiren üç insanın,sıradan yaşamlarının ölümü isteyecek kadar büyük bir çileye dönüşmesi anlatılıyor.Eyüp,geleceği ve kariyeri olan başarılı bir gazeteci iken onu kıskanan,yükselmesini istemeyen birileri tarafından işinden ediliyor.Daha sonra bombalı saldırıda tüm sevdiklerini kaybediyor.Eyüp’ün şimdi tek düşüncesi var.Kendisini işinden edenlerden ve sevdiklerini öldürenlerden intikam almak.
Sena,başarılı bir tıp öğrencisidir.Sol örgüt üyesi ağabeyi,karşıt görüşlüler tarafından öldürülür.Ağabeyinin yarım kalan işlerini devam ettirmek ve intikamını almak için örgüte katılır.Diğer karakter Burcu ise,bir makyöz salonunda çalışmaktadır.Kiloları ile barışık olmayan Burcu,sevdiği adamın ailesi tarafındanda istenmemektedir.Bunalıma giren Burcu,kendisini alkole ve yiyeceklere verir.Gördüğü kortizon tedavisi nedeniylede sürekli kilo alan Burcu,iyice içine kapanır.Artık onun için tek çare vardır.
İYİ SEYİRLER