Çavdar Tarlasındaki Asi
Çavdar Tarlasındaki Asi filminin yönetmen koltuğuna 1974 ABD doğumlu ”Açlık Oyunları:Bölim 1 ve 2 (2014-2015)”den tanıdığımız Danny Strong oturmuş. Film, Dünya edebiyatının baş yazarlarından sayılan J.D. Salinger‘in ”Çavdar Tarlasındaki Çocuklar” romanından sinemaya yönetmen Danny Strong tarafından uyarlanmış. 1919 yılında dünyaya gözlerini açan yazar 2010 yılında 91 yaşında hayatını kaybetti. Bir çok kısa öyküye imza atan yazarın tek romanı olan ”Çavdar Tarlasındaki Çocuklar”, 1951 yılında basılıp yayınlandı. Roman ve romanda ki ”Holden Caulfield” karakteri okuyucular tarafından çok beğenildi.
Filmde, yazarın 1938-1960 yılları arasında yaşadıkları hikaye ediliyor. Salinger (Nicholas Hoult), yazmayı çok sevmektedir ve bu nedenle yazarlık okulunda öğrenim görmek ister. Ancak, bu duruma babası karşı çıkar. Daha sonra annesinin babasına baskısı sonucu 1939 yılında Colombia Üniversitesine kaydını yaptırdı. Bir hikaye dergisinde editörlük de yapan okuldaki öğretmeni Whit Burnett (Kevin Spacey), Salinger’in büyük bir yetenek olduğunu keşfeder ve onun iyi bir yazar olması için çaba gösterir. Salinger’in ilk kısa hikayesi olan ”The Young Folk”u dergisinde yayınlayan Burnett, yazardan roman yazmasını ister. O sırada 1942 yılında ABD II. Dünya savaşına girince Salinger orduya katılır. Orduda bulunduğu süre içerisinde öğretmeninin baskısıyla romanını yazmaya devam eder. Savaş bittikten sonra askerde yaşadığı psikolojik travmayı üzerinden atamayıp tedavi gören yazarın, romanı 1951 yılında yayınlanır..
Yazarın ilginç hikayesini anlatan filmin, okuma oranı düşük olan ülkemizde çok ilgi göreceğini sanmıyorum. Sadece, yazarlık tutkusu olan, edebiyatı ve okumayı seven izleyicilerin ilgisini çekecektir. Özellikle, yazar olmak isteyen gençlerin bu filmi izlemesinde büyük fayda var. Bir yazarın ne zor aşamalardan geçtiğini, psikolojisini, yazarken sevdiklerini nasıl ihmal ettiklerini ve yaşadığı diğer problemleri ilgiyle izleyeceklerdir. Bir yazarın, nasıl tek bir roman ile Dünya çapında üne kavuştuğunu ve ölümünden sonra bile kitabının yılda 250 bin sattığına tanık olacaklardır. Bu filmde yazarın Charlie Chaplin ile ne için, yollarının kesiştiğine de şahit olacaksınız!
Filmin kamerasını, oyunculuklarını ve kurgusunu beğendim. 1830-1950 yıllarındaki dönemi yaratan kıyafetler ve yaşam ortamı da gayet güzel tasarlanmış.
Sözün özü : Çavdar Tarlasındaki Asi, Edebiyat seven okuyucuların, yazarların, o dönemin yazarlarının yaşamlarını ve mücadelelerini merak eden izleyicilerin kaçırmaması gereken bir yapım. İyi seyirler.