Avcı Kraven / Kraven The Hunter
Müjdeler olsun, yeni bir süper kahramanımız var!
Kraven, gerek aksiyon sahneleri gerekse çizgi roman sayfalarında kalan karakterleri bol bol kullanmasıyla; Spiderman-Man hayranları için kabul edilebilir bir film olarak sinema salonlarında yerini aldı. Övgülere mazhar olmasa da, iki saatlik süresini tempo kaybetmeden tamamlıyor. Avcı rolünde Aaron Taylor-Johnson da karakteri eğlenceli hale getiriyor. Filmi görmeye karar verirseniz bu soğuk günlerde sinemada keyifli vakit geçirebilirsiniz.
Canavarlarla Savaşırken Canavara Dönüşmek!
Babaların günahlarını çocuklar çeker mesajıyla çekilen Kraven the Hunter, Sony’nin Spider-Man evreni içinde çekilen filmlerin arasında ilk defa Spider-Man’in eksikliğini hissettirmiyor. Sony’nin Spiderman-Man evreni filmlerinin her açıdan sonuncusu olan Kraven the Hunter filmi vizyona girdi. Öncüllerinin beklenmedik bir biçimde önüne geçmeyi başaran film, bolca sıkıntısına rağmen aksiyon sahneleriyle de ele alınan konunun işlenişiyle seyir zevki yaratmayı başardı.
Venom, Morbius, Madame Web gibi vasatın altına girmekte birbiriyle yarışan filmlerden sonra ki diğerlerinin aksine Venom’un gişe başarısı seyir zevkiyle ters orantılıydı; Kraven, gerek aksiyon sahneleri gerekse çizgi roman sayfalarında kalan karakterleri bol bol kullanmasıyla; Spiderman-Man hayranları için kabul edilebilir bir film olarak karşımıza çıktı. Senaryo problemleri, zayıf diyaloglar ve temsillerin tartışmaya açık olmasının yanında aksiyon sahnelerinin sürükleyiciliği ve tekdüze bir plot’un yerine karakterleri zenginleştirme çabalarıyla -tekrar tekrar söylemekte fayda var, diğer Sony yapımı Spider-Man evreni filmlerinin aksine- seyircinin izlerken utanmayacağı bir film oldu.
Margin Call ve Triple Frontier gibi filmlerden bilebileceğiniz JC Chandor filmin yönetmen koltuğuna oturken; Kraven’a Aaron Taylor-Johnson, kardeşi Dmitri’ye Gladiator 2’de korkak ve şımarık imparator olarak hatırlayacağınız Fred Hechinger, zalim babaya Russel Crowe ve Kraven’a gücünü bahşeden Calypso’ya Ariana DeBose hayat veriyor. Rhino, Foreigner, ve Cameleon gibi pek gün yüzüne çıkmayan karakterleri de barındıran film, Venom’un üç filmde yapamadığını yapıp karakterlerini karikatüre dönüştürmemeyi başarıyor.
Uyuşturucu kaçakçısı ultra zengin Nikolai’nin baskı altında büyüttüğü, ağzını açtığı her anda ona; “güçlü olmaktan” bahsettiği Sergei, annesinin ölümünden sonra babasının yanında kalmak için bir sebep görmüyor ve onu Kraven’a dönüştüren güçleri kazandıktan sonra 16 yıl ormanda Tarzan hayatı yaşıyor. Bu süreçte kendine mafya avlamak gibi bir misyon edinen Sergei’nin davası giderek kişiselleşiyor. Zalim bir mafya lideri olan Nikolai’dan nefret eden Sergei’nin, babasının şiddete meyilini kınarken, filmin sonunda; yavaş yavaş değil, bir anda ve çoktan babasına dönüşmüş olduğunu görüyoruz. Babasıyla çatışan fakat onun dibine düşmekten sakınamamış olduğunu ve ya savaştığı şeye dönüşmüş olduğunu gören karakterlerin ne ilki ne sonu ne de istisnai bir başarı yakalayanı olan Kraven, yine de eskimeyen bu konuyu tartışmayı açarak en azından fikir olarak sığ olmaktan kaçınmaya çalışıyor.
Sergei Kravinoff’un Avcı Kraven’a dönüşme sürecinde Rusya, Amerika ve İngiltere’nin yanında bir ufak da Türkiye durağı bulunuyor ve Türk bir villain’ın, Sümela Manastırı’na konuşlanıp illegal işlerini buradan yürüttüğünü görüyoruz. Bu fıkra fikri size komik geldiyse bir de izlerken Türkiye sahnelerinde daha çok güleceğinizi garanti edebiliriz.
Övgülere mazhar olmasa da film, iki saatlik süresini tempo kaybetmeden tamamlıyor. Sıradaki James Bond olarak görme ihtimalimiz yüksek olan Aaron Taylor-Johnson da karakteri eğlenceli hale getiriyor. Filmi görmeye karar verirseniz bu soğuk günlerde sinemada keyifli vakit geçirebilirsiniz.
Yönetmen : J.C. Chandor
Senaryo : Art Marcum, Matt Holloway, Richard Wenk
Görüntü Yönetmeni : Ben Davis
Müzik : Evgueni Galperine, Sacha Galperine, Benjamin Wallfisch
Oyuncular : Aaron Taylor-Johnson, Russell Crowe, Ariana DeBose, Christopher Abbott, Fred Hechinger, Alessandro Nivola
ABD / Aksiyon-Gerilim / 127 Dk.
