Benden Ne Olur ?
Dönelim Kendimize…
Yazar Aslı T. Kızmaz’ın İnkılâp Yayınları tarafından basılan “Benden Ne Olur?” kitabından uyarlanan ve yönetmenliğini Murat Şenöy’ün yaptığı aynı adlı film, 14 Ocak itibariyle vizyona girdi. Ön gösterimine yazılı ve görsel basının büyük ilgi gösterdiği yapıma bu kadar alaka gösterilmesinde kitap kadar oyunculukların da payı var. Zira filmde asıl kahramana hayat veren Hazal Kaya ile birlikte popüler birçok yapımda adları duyulan Onur Tuna, Enis Arıkan, Nur Fettahoğlu, Cem Belevi, Selin Şekerci ve Tarık Pabuççuoğlu gibi isimlerin bulunması da filmin konuşulmasında etkili nedenlerden.
İsminin anlamı “inatçı” olan Sertab Bal (Hazal Kaya), ablası olan mükemmeliyetçi Harika Bal’dan (Nur Fettahoğlu) farklı bir kişiliktir. Hayatı savruk yaşayan ve ablasının en son doğum günü partisindeki o yangın rezaletinden sonra “senden ne olur ki?” dediği bir kişiliktir. Film, ismini tam da başlangıçtaki bu sözden almakta ve bu temel üzerinden Sertab’ın kendisine dönük “sahi benden ne olur?” sorusuna cevap aradığı maceralarla sürmekte. Ablası ile evini ayıran Sertab, iç sesi olan Enis’in de katkılarıyla kendisine Ekmeleddin isimli restorantta vasıflı iş bulur.
İş yerine biraz uzak olsa da evine de kavuşan Sertab’ın şimdi önünde tüm romantik komedi türlerinde görüldüğü üzere “aşk” sınavı çıkar. Kendisinin erkeklerden beklediği bazı standartlar vardır: Mesela hesabı sadece erkekler ödememeli, dans etmemeli, ağzını yemek şerken şapırtmamalıdır. Bunlardan biri veya çoğundan sınıfta kalan bazı erkek tecrübeleri olan Sertab, bir gün asansörde Soner Güler (Onur Tuna) isimli birisi ile tanışır. Onunla asansörün bozulması yüzünden uzun sohbete girer. Sonraki gün çalıştığı restorantta ünlü bir dizinin set ekibinin yemek kutlaması olacaktır.
Burada ilginç bir rastlantı olur. Aslında Sertab’ın asansörde uzunca süre sohbet ettiği kişi hayranları tarafından sürekli fotoğraf çekilen, ünlü bir dizi oyuncusudur. Sonrasında aralarında başlayan duygusal ilişki, kötü bazı tecrübelerle devam eder. Özellikle Soner’in evlenmek istememesi, sunuculuğunu yazar Aslı T. Kızmaz’ın yaptığı Talk Show programında kız arkadaşının bulunmadığını, evlenmek istemediğini belirtmesi Sertab ile aralarının bozulmasına neden olur. Bu arada bir barda şarkılarını söyleyen Efe (Cem Belevi ) ile de kısa ama tatsız biten bir ilişki yaşayan Sertab’ın “benden gelin olmaz” diyecek şekildeki çıkarımından sonra bu kez ikinci temel soru sorulur: “Pekiyi, benden iş insanı olur mu?” Bu sorunun cevabı da yine hüsran olacaktır. En sonunda “benden ben olur” diyerek filmin finaline saklanan bazı sürprizli kısımlarla filme son verilir.
Aslında insanın yine kendi özüne dönmesine dönük, biraz tasavvufi biraz da kişisel gelişim kitaplarının mottosuna uygun ancak sosyal eşitsizlikleri, toplumsal sorunları perdeleyen bir yaklaşımın tezahürünün filmin merkezini doldurduğunu belirtmemiz gerek. Neyse, zaten filmde ve esasen de romantik komedilerde böyle ulvi, felsefi beklentilerimiz yok! Fakat izleyici olarak iki saatimizi, üstelik pandemi koşullarında filme ayırıyorsak eli yüzü düzgün bir film izledik mi? sorusunun cevabını sormamız en temel hakkımız olsa gerek. Ya “Benden Ne Olur” filmi öyle mi? Koca bir hayır, maalesef. İşte nedenleri:
Sertab’tan Savruk Hayat Dersleri!
Öncelikle baştan belirteyim “Benden Ne Olur?”, türünün örneğini her yönü ile taşıyan bir film. Hatta bazı romantik komedi filmlerini merkezine aldığını, bu eğilimini bunlara atıfta bulunarak bile gösterdiğini görüyoruz. Mesela, Hadi İnşallah’a yollama var ve “Bizim İçin Şampiyon” gibi filmlerden de görüntüler yansıyor perdeye.
Filmin kısmi avantajı başta da belirttiğim gibi oyuncuları: Başta Hazal Kaya elbette. Kendisi gibi dizi ve sinema yapımlarının aranan oyuncusu Ali Atay ile evli olan 1990 doğumlu yetenekli oyuncu -Nihal rolüyle- Aşk-ı Memnu dizisindeki performansı ile geniş kitlelerin ilgisini çekti. Bunun yanı sıra “Adını Feriha Koydum”, “Sıla”, “İtirazım Var”, “Behzat Ç-Seni Kalbime Gömdüm” ve “Çalgı Çengi” gibi yapımlardaki rolleriyle de beğenildi. Bu filmde ise uçarı, gelgitleri olan, başarısızlıklarda hemen yılmayan, tepkileri hemen geçen karakteri yansıtmakta fena değil. Fakat yine de erkek arkadaşı rolündeki cool karakter Soner ile uyum sorunu yaşadığını görüyoruz. Bunda temel sorun yine birçok eksikliğin kaynağı olan senaryo ve kurgudaki noksanlıklar. Ünlü bir dizi oyuncusunun dizi setine yakınlık için olduğu söylense de, daha alt gelir grubundaki insanlarla aynı apartmanda oturmasından, inandırıcı olmayan tesadüflere, sürekli Soner ile Sertab’ın koca İstanbul’da karşılaşmalarına kadar zekâmızla alay eden kısımları geçtik ama sürekli sorunlar yaşayan iki zıt karakterden tüm duyguları zirveye çıkartan bir yüksek bir aşk duygusuna ulaşmamız beklenmemeli.
Dediğim gibi bu sorun esasen senaryodan kaynaklanıyor. Yoksa Soner rolündeki Onur Tuna, gerek sesini kullanmada gerekse de karakterinin kimliğine bürünmede vasat üstü bir oyunculuk sergilemiş. Yine Sertab’ın arkadaşları olan Gamze rolüyle Elçin Afacan ve Masal rolüyle de Selin Şekerci’yi başarılı gördüğüm oyunculuklar olarak sayabilirim. Filmin önemli oyuncu kozlarından Sertab’ın iç sesi olarak Enis Arıkan, tüm sesini etkili kullanma ve önceki oyunculuk başarılarına karşın bu filmde oldukça tutuk ve filme de doğrusu pek bir şey katmıyor.
Bu durumu da yine filmin senaryosundaki noksanlığına ve oyuncu yönetimindeki eksikliklere bağlıyorum. Öte yandan romantik komedinin klişelerinden birisi haline gelen “kızlar dayanışmasına” yaslanan kısımlarının da artık kabak tadı verdiğini ve yapımların gittikçe tekdüze hale geldiğini de bu arada belirteyim. Filmin kendisine dert ettiği konular aslında çokça filmde gördüğümüz sorunlar. Ve bunun kitap uyarlaması olması konu bağlamında özgünlük katkısı sunmuyor. Ve konunun eksikliklerini örtmek hatta daha da ötesi filmin süresini bir nevi tamamlamak için araya Sezen Aksu’dan Pamela’ya Cem Belevi’den daha birçok müzisyeninin eserlerine yaslanan abartılı ve içli müzik kullanımları da tıpkı dizi filmlerin müziğin etkisine sığınması gibi hoş olmayan bir yöntem. Artık izleyiciyi bir bakıma filme efsunlama kolaycılığından en azından sinemamızın kurtulması gerek. Zira TV dizilerinin bu tarzı kısa vadede terk edeceğini sanmadığımdan en azından popüler sinema için böyle bir temennide bulunayım…
Romantik komedi türündeki “Benden Ne Olur?” filmi, uzun süre ekranlarda olmayan başta Hazal Kaya olmak üzere diğer tüm şöhretli isimleri ile belirli ilgiyi görebilir. Ancak kendi adıma bu filmde türünden farklı, eğlendiren ve hüzünlendirmeyi amaç edinen o havaya giremedim. Filmi sevenler olacağı gibi dudak bükenlerin de bulunacağını belirtmem gerek.
Türü sevmeyenlerdenseniz bu yapımın size bu janrı sevdireceğini söylemem zor. Sertab’tan ne olur? sorusunun cevabını yapımda tam olarak alamadık. Ancak cevabı verilen bir soru var aslında: Salt iyi isim yapmış oyuncuların bir filmi kurtarmayacağını bu yapım bize bir nevi yanıtlıyor ve kanıtlıyor. Genç müzisyen Cem Belevi’nin filmde seslendirdiği “Olaysız Dağılmayalım” mısralarını çıkışta kendimce mırıldanırken, kekremsi bir tat ile sinema salonundan “dağılıyorum”…
Yönetmen : Murat Şenöy
Senaryo : Aslı T. Kızmaz, Müge Öztürk, Emrah Kaman
Görüntü Yönetmeni : Olcay Oğuz
Kurgu : Erkan Erdem
Müzik : Tolga Çebi
Oyuncular : Hazal Kaya, Onur Tuna, Enis Arıkan, Nur Fettahoğlu, Selin Şekerci, Tarık Papuççuoğlu, Cem Belevi, Elçin Afacan
Türkiye / Komedi-Romantik / 112 Dk.
Harika bir film gerçekten bayıldım