20015 Türk yapımı, komedi-aksiyon türündeki ALİBABA VE 7 CÜCELER, 110 dakika süreli filmin yönetmen koltuğuna senaryo ve yapımcılığını da üstlenen Cem Yılmaz oturmuş. İstanbul ve Sofya’da gerçekleştirilen çekimlerde 300 kişilik ekiple çalışılmış.. C.Yılmaz’ın, yönetmenliğini ve senaryosunu yazdığı filmlerde belli bir çizgisi var ve mümkün olduğunca bunun dışına çıkmıyor. Kaliteli ve izlenebilir film yapmaya çalışırken,siyasi içerikli göndermeler,taşlamalar yapmayı da ihmal etmiyor. Tek takıldığım yanı filmlerinde küfüre çok sık başvurması. Evet, küfür günlük yaşamımız da her yerde var ama genellikle ebeveynler küfüre başvursa bile çocuklarının yanında küfürden uzak duruyor ve çocuklarının küfüre başvurmadan yetişmesini istiyor. Kültürümüze bağlılığını her fırsatta belirten ve bu filmdede olduğu gibi kültürel değerlere göndermeler yapan Cem ise küfürü ısrarla gözümüzün içine sokuyor.Küfür, her espride şık durmuyor ve bu cümlede küfüre ne gerek vardı dedirtiyor.. Nitekim, bu filmde de bazı küfürlü espriler sakil duruyor ve izleyene ”öff” dedirtiyor. Basın toplantısında C.Yılmaz, ”küfürü istemeyen filmimi seyretmesin, dvd’si çıktığında ailesi ile evde izlemek isterse küfürlü sahneleri montajlasın” dedi. Bu söylenecek laf mı şimdi? Bu cümle, izleyiciye hakaret, yemek yediğin kaba pisleme anlamına gelmiyor mu? Bu cümlenin üzerine, ”-Madem seyirciyi umursamıyorsun, filmin çekim aşamasından bu yana neden sürekli reklam yapıyorsun. Reklam için her yolu deniyor, yırtık dondan çıkar gibi her yerden çıkıyorsun? Neden, o kadar çok para harcayarak, tamamen (bana göre) gişeye yönelik film çektin?” diye sormazlar mı adama!! Neyse.. Biz, Cem’in küfürlü yönüne nokta koyup olumlu taraflarına bakalım isterseniz 🙂
Bu filmdeki Ali Şenay karakterini, G.O.R.A–A.R.O.G’daki Arif ve Yahşi Batı’daki Aziz’e benzettim. Bence bu 3 karakterin birbirlerinden farkı yok. Bu, kendi çapında bi rşeyler yapmaya çalışan girişimci, cesur ve üçkağıtçı karakterler, fırlamalıkları, keskin zekaları ile bulundukları ortama alıştıktan sonra oradaki insanları yönlendirirken başlarını çeşitli belalara sokabiliyorlar. Cem, bu baş karakterlerin dışında ikinci bir kötü adam karakterine can vermeyi seviyor .Bir filmde, hem iyi hemde kötü adam rolü oynayarak bir nevi mastürbasyon yapıyor. Bunu yadırgamıyorum çünkü Cem ,yönetmenliğinin yanı sıra kendine güvenen iyi ve yetenekli bir oyuncu (her babayiğidin harcı değil, herkes bu yükün altından kalkamaz). Cem, bir ajan komedisi filmi izliyoruz hissi uyandıran alibaba’da rol aldığı diğer filmlere (Av Mevsimi,Son Umut) ve yabancı filmlere (Açlık Oyunları) göndermeler yaparken Barış Manço-İzzet Altınmeşe şarkılarına da yer vermiş.
Filmin kamerasını ve oyunculuklarını beğendim. Bütün oyuncular ellerinden geleni yapmışlar. Buradan Cem ve oyuncularına büyük bir alkış gönderiyorum. Filmin özeti: Şenay ve kayın biraderi İlber, bahçeler için cüce heykelleri satan küçük sermayeli iş adamlarıdır. Kendilerini geliştirmek ve büyütmek için Avrupaya açılmaya karar veren ikili Sofya’da düzenlenen Bahçe Aksesuarları Fuarı’na katılmak için yola çıkarlar. Sofya’da bilmeden Sofya mafyasının işlerine çomak sokarlar. Şenay, İlber ve mafya babası Boris Mancov (ad ve soyada dikkat!! Barış Manço) arasında heyecanlı bir aksiyon dolu kaçıp kovalamaca başlar….. Son zamanlarda yapılan ”Absürd” komedinin iyi örneklerinden biri diyebileceğim Alibaba ve 7 Cüceler’den (küfür dışında) keyf alacağınızı düşünüyor iyi seyirler diliyorum :))
