MAHŞER GÜNÜ ( THE DIVIDE ) Bu hafta vizyona giren ABD ve Fransız ortak yapımı,gerilim-dram türündeki 110 dakika süreli filmin yönetmen koltuğunda Fransa doğumlu Xavier Gens oturuyor. Senaryosunu Karl Mueller ve Eron Sheenan birlikte yazmış. Baş rolleri,Lauren German,Michael Biehn,Milo Ventimiglia,Courtney B.Vance,Rosanna Arguette ve Ashton Holmes paylaşıyor. Mahşer Günü,bir ay önce vizyona girecekti ancak bilmediğimiz bir nedenle iki kez gösterim tarihi ertelendi. (sanırım erteleme nedeni gişe kaygısı. Çünkü,karşısında gerçekten güçlü rakipler vardı.)
Film,bana hiçte etkileyici,tüyler ürpertici ve yepyeni ufuklar açan,işte budur dedirten bir tat sunmadı. Zaten,kapalı tek bir mekanda çekilen filmler fazla etkilemez beni. Mahşer Günü,kalitesiz dijital çekimleri,berbat diyebileceğim bir ışıklandırma ve soluk renkleri ile bana göre tam bir fiyasko. Bence,filmi izleyememiş olmanız size fazla bir şey kaybettirmez. Filmin başında,ne yapacağını bilmeden,çılgınca sağa sola koşuşturan insanlarla karşılaşıyoruz. Daha sonra anlıyoruz ki New York,nükleer saldırıya maruz kalmış. Bir gökdelenin sakinleri de güvenli buldukları binanın bodrum katına sığınıyor. Bodruma sığınan 8 kişi için ,zor saatler bundan sonra başlıyor.
Çünkü;kapalı kalmalarının yanında suları,yiyecekleri ve ışıkları yeterli değildir. Bodrumdan bunalıp,dışarı çıkarak kurtulmak isteyenler,üniformalı,deneyler yapan kişiler tarafından düşmanca ve sert bir şekilde karşılanıyor. Kimsenin dışarı çıkamaması,içeride yiyecek ve suyun azalması nedeniyle aralarında iktidar kavgası başlıyor. İnsanların içlerindeki canavar,yavaş yavaş ortaya çıkıyor ve ölüm kalım mücadelesi başlıyor. Herkes,hayatta kalabilmek için orman kanunlarını devreye sokuyor. Yönetmen,filminde insanların seks ve yiyecek içgüdülerinin en ilkel hallerini ortaya çıkararak izleyenleri şiddet şovuna ortak ediyor. Güvenli diye girilen sığınak,6 kişi için artık güvensizdir. İnsanların hayvani,canavar,çirkin ve katil yüzlerine bu sığınakta şahit oluyoruz.
İYİ SEYİRLER
