Son Bir Nefes / Last Breath
Okyanusun dibinde oksijensiz ne kadar yaşayabilirsin?
Anlatılan hikayenin kitabını okuyanlar ya da belgeselini izleyen seyirciler filmin sonunda ne olacağını bildikleri için filmden yeterli keyfi alamayabilir ama hikayeyi bilmeyenler gerilimi ve dramı dibine kadar hissedecektir. Son Bir Nefes, anlattığı gerçek hikayesi ve adrenalini yükseklerde tutmayı başaran kurgusuyla gerilim sevenleri oldukça mutlu edecektir.
Son Bir Nefes filmi, Alex Parkinson‘ın Richard da Costa ile birlikte yönettiği 2019 yapımı aynı isimli belgeselin uzun metrajlı yeniden çevrimi. 93 Dakika süreli film gerçek bir yaşam hikayesini anlattığı için önemli. Filmde denizin dibinde 20 dakika nefessiz kalan bir dalgıcın ölüm kalım mücadelesi, arkadaşlarının dalgıcı kurtarma çalışmaları hikaye ediliyor. Yönetmen Alex Parkinson, anlattığı hikayedeki gerilimi artırma konusunda iyi bir iş çıkarmış. Filmin büyük bir bölümü seyirciye tırnak yedirterek, hop oturtup hop kaldırtsada bazı sahnelerde denge sağlanamadığı için gerilim çok düşüyor. Diğer yandan bilinebilir hikaye olması nedeniyle filmin sonunu tahmin etmek zor olmuyor. Gemi mürettebatı ve dalgıçlar arasındaki dayanışma, arkadaşlık ise hikayenin dram yönünü oluşturduğu için göz yaşartıyor.
Filmin kısa hikayesi : Takip gemisi Tharos ve ekibi okyanus dibindeki boruları kontrol etmek için Kuzey Denizi inşaat sahasına gider. O sırada operasyonu tehlikeye atan bir fırtına çıkar. Profesyonel bir dalgıç olarak kariyerinin henüz başında olan Chris Lemons (Finn Cole), Chris’e baba gibi davranan Duncan (Woody Harrelson) ve çok konuşmayan, kendi halinde ama işinde profesyonel olan Dave (Simu Liu) isimli üç dalgıç fırtınaya rağmen dalış ekipmanları ile birlikte 90 metrenin üzerindeki derinliğe iner. İlk başta her şey planlandığı gibi giderken daha sonra geminin elektronik sisteminin bazı kısımları arızalanır ve gemi sürüklenmeye başlar. Gemi elektronik sistemden manuel sisteme geçirilip geri döndürmeye çalışılırken okyanusun altında dalgıçlar zor durumdan kurtulma mücadelesi verir. Dave güvenli bir yere ulaşmayı başarırken Chris’in tedarik hattı kopar ve onu okyanusun tabanında, etrafı karanlıkla ve yalnızca on dakikalık acil durum oksijeniyle karşı karşıya bırakır. Genç Chris’in hayatta olup olmadığı belirsizliğini korurken, gemideki herkes zamana karşı umutsuz bir yarış içinde onu kurtarmak için ellerinden gelen her şeyi yapmaya çalışır…
Filmin başrol oyuncusu Fin Cole canlandırdığı rolde çok iyi olmasa da kendisine eşlik eden Woody Harrelson, Simu Lio, Cliff Curtis, Mark Bonnar, Josef Altın, MyAnna Buring canlandırdıkları rollere adapte olmuşlar. Dalgıcı kurtarmak için verdikleri mücadele ve gerilimi yaşatma da o anları yaşamış gibi oyunculuklarını konuşturmuşlar. Filmin su altı çekimleri, görsel efektleri oldukça başarılı. Son Bir Nefes‘in senaryosunu, kurgusunu ve müziklerini de beğendim.
Anlatılan hikayenin kitabını okuyanlar ya da belgeselini izleyen seyirciler filmin sonunda ne olacağını bildikleri için filmden yeterli keyfi alamayabilir ama hikayeyi bilmeyenler gerilimi ve dramı dibine kadar hissedecektir. Son Bir Nefes, anlattığı gerçek hikayesi ve adrenalini yükseklerde tutmayı başaran kurgusuyla gerilim sevenleri oldukça mutlu edecektir. Vizyona girdiğinde kaçırmayın derim.
Yönetmen : Alex Parkinson
Senaryo : Mitchell LaFortune
Görüntü Yönetmeni : Nick Remy Matthews
Kurgu : Tania Goding
Müzik : Paul Neonard-Morgan
Oynayanlar : Woody Harrelson, Simu Lio, Finn Cole, Cliff Curtis, Djimon Hounsou
ABD / Gerilim-Dram / 93 Dk.
