Aynalar no.3 / Miroirs no.3

PSİKOLOJİK DRAMA

Bu 86 dakikalık bulmaca parçası, yönetmenin büyük eserleriyle kıyaslanacak bir çalışma olmasa da, doku ve ton konusundaki kendine özgü zevkleriyle öne çıkan bir psikolojik drama olarak ustaca gelişiyor.

OrtaKoltuk Puanı:

 

 

FİLMEKİMİ 2025 GÜNLÜKLERİ 13

Alman “auteur” yönetmen Christian Petzold‘un “Phoenix”, “Transit”, “Undine” ve “Roter Himmel / Kızıl Gökyüzü” gibi başyapıt düzeyinde filmlerinde olduğu gibi, adını Ravel’in bir süitinden alan son filmi “Miroirs no. 3 / Aynalar no.3”ün de hafıza, kayıplar ve kimlikler, ana temalardan biridir. Petzold bu filminde de Nina Hoss‘tan sonraki yeni ilham perisi Paula Beer ile iş birliği yapıyor. Beer, sessiz şeytanlarla boğuşan, yakışıklı ve sabırsız müzisyen erkek arkadaşı Jakob başta olmak üzere, derdini hiç kimseye anlatamayan genç bir piyano öğrencisini canlandırıyor.

Jakob (Philip Froissant), potansiyel bir yapımcıyla yapacağı hafta sonu yelken gezisine Laura’yı da götürüyor. Üstü açık spor arabayla rıhtıma vardıklarında aniden fikrini değiştiren genç kadın, öfkeli Jakob’dan onu istasyona geri götürmesini istiyor. Dönüş yolunda Laura, evinin önündeki çiti boyayan, ona hayalet görmüş gibi bakan orta yaşlı bir kadınla göz göze geldikten az sonra meydana gelen kazada Jakob ölüyor ve az önce bakıştığı üzgün gözlü Betty (Barbara Auer) hiç zarar görmemiş olan Laura’yı, güven verici bir sükûnetle enkazdan kurtararak, mütevazı ama davetkâr çiftlik evine götürüyor. Kazadan sarsılmış olsa da, Jakob’u kaybetmekten pek de etkilenmemiş görünen Laura’nın süresiz olarak evinde kalmak istemesi Betty’yi şaşırtsa da, bu isteği mutlulukla kabul eder. Betty yalnız yaşarmış gibi görünse de, huysuz kocası Richard (Matthias Brandt) ve iri yarı yetişkin oğlu Max (Enno Trebs), yakınlarda, birlikte işlettikleri araba tamirhanesinin civarında yaşamaktadırlar. İki kadının görünüşte mantıksız davranışlarının altın yatan hüzünlü, karanlık, kendine özgü insani nedenler gibi, bu aile içi ayrılık da, Petzold’un filminde özellikle cevaplandırmadığı çözülmemiş soru işaretlerinden biridir. Aralarına yeni katılan bu kişi babayla oğlunu şaşkına çevirse de zamanla Laura ile yalnız, mesafeli Max birbirlerine ısınırlar ve dörtlü, tuhaf, sezgisel bir aile birimi oluşturur.

Aynalar No. 3” gerçekte neler olup bittiği konusunda iyice muğlaktır. Petzold, belki de sersemlemiş bir haldeyken, âşık olduğumuz kişilerin ancak başka biri kılığında gerçeğe dönüştüklerinde ideal kişi olabileceğini vurgulamak için Max’ın sarı saçları ve metanetli yüzünde, Laura’nın ölmüş olan erkek arkadaşı Jakob’u çarpıcı şekilde yansıtmaktadır. Filmdeki iki adamın GPS sistemlerini devre dışı bırakmak için arabaları düz kontak yapan tamirciler olması tesadüf değildir. Sanki herkes, bazıları da bilerek ve isteyerek kaybolmuş durumdadır.

Aynalar No. 3”, bir novella kadar yoğun, duygu yoğunluğu bakımından kısa ömürlü, içinde uçuşan Chopin veya Ravel parçalarından biri kadar narin bir anlatıma sahiptir. İki kadının, tıpkı müzikte olduğu gibi, birbirleriyle kontrpuanlı şekilde oynamaları, filmin somut sembollerden ziyade fikir esintilerinin esintileriyle dolu psikolojik yapısına ilham vermiş gibi görünmektedir.

Bu 86 dakikalık bulmaca parçası, yönetmenin büyük eserleriyle kıyaslanacak bir çalışma olmasa da, doku ve ton konusundaki kendine özgü zevkleriyle öne çıkan bir psikolojik drama olarak ustaca gelişiyor.

Bu küçük oda sinemasında dört oyuncu da çok başarılı bir müzikal kuartete dönüşüyor ve Christian Petzold’un filmdeki Minör Tonu, Paula Beer’in dört dörtlük sarsıntıya uğramış Laura yorumuyla Majör Tonaliteye geçiyor.

 

Yönetmen / Senaryo : Christian Petzold

Görüntü Yönetmeni : Hans Fromm

Oyuncular : Paula Beer, Philip Froissant, Barbara Auer, Matthias Brandt, Enno Trebs. Victoire Laly, Marcel Heuperman, Christian Koerner, Hendrik Heutmann, Christoph Glaubacker, Mehmet Küçük

Almanya / Dram-Müzik-Gerilim-Gizem / 85 Dk.

CEVAPLA

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz