Uyuşturmak en popüler yönetim biçimidir..
‘’Kova ‘’ ve ‘’Komşu Sesler ‘’ filmleriyle bilinen Kleber Mendonça Filho bu kez de Juliano Dornelles‘le birlikte ”Baucrau” filminin yönetmen koltuğuna geçiyor. Mendonça, Bacurau’da kapitalizmin ve ırkçılığın dünyayı ne hâle getirdiğini dram-gerilim türüyle ve mistik ögelerle bize sunuyor. ‘’Avcı kuş ‘’ anlamına gelen Bacurau Brezilya’nın kuzeydoğusunda kıtlıkla, susuzlukla mücadele eden ve merkezden epey uzakta olan bir köydür. Burada yaşam şartları kötü olsa da insanlar farklılıklarına rağmen bir arada hayatlarını sakince sürdürmektedir fakat bu sakinlik ve huzur Amerika’dan gelen bir grup avcı tarafından bir anda yok olmaya başlar çünkü onları mutluluğun zirvesine çıkaran yegâne şey insan avıdır. Kana susamış bu, sadist katil çetesi yerel işbirlikçilerle birlikte köylüleri bir bir avlamaya başlar. Bunun üzerine Bacurau halkı topyekûn direnişe geçer.
‘’Bacurau ‘’ filmi; içinde sömürgeciliği, ırkçılığı, politikacıların taşeron çetelerle işledikleri suçları, sosyal tecridi ve ekonomik ambargoyu, sınıf eşitsizliğini, insan doğasındaki vahşeti, uyuşturucunun kötülüğü ve zulme karşı örgütlülüğün gerekliliği gibi temaları barındıran çok katmanlı bir yapıya sahip. Filmde özellikle tabutların metafor olarak önemli bir yer tuttuğunu görürüz. Kendilerine benzemediğiniz için sizi katletmeye gelmiş faşistlerle, seçim kazanmak için onlarla işbirliği yapan siyasetçilerle karşılaştığınızda önünüzde iki yol vardır ya onların barbarca emellerinin kurbanı olursunuz ya da onurlu bir direnişle zafere koşarsınız. Yani tabutun ya içindesiniz ya da dışında. Ayrıca açgözlülüğün peşinden giden insanların faniliğine de bir göndermedir tabutlar.
Bacurau, av ve avcı arasındaki bu mücadeleyi gerilim ve dram üzerinden verirken sizi bol kanlı sahnelerin dehşetiyle teslim almaya çalışır. Filmdeki şiddet dozu hayli yüksek olan kanlı sahnelerin çok gerçekçi çekilmesi filmin artılarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Genel anlamda filmin oyuncuları da karakterlerini başarıyla canlandırdıkları için film ağır ilerlese de akıcılığını kaybetmiyor. Oyunculukla ilgili tek sorunsa köylüleri avlamaya gelenlerin performanslarının çok gerçekçi olmaması. Amaçları vahşice olmasına rağmen onlarda sadist bir psikopatın ruh hâllerini fazla göremiyoruz. Oyunculukların dışında filmin müzikleriyse dramatik yapıyla gayet uyumlu bir şekilde seçilmiş.
Sonuç olarak Bacarua, günümüz Brezilya’sının iktidardaki yöneticilerinin adaletsizliğine ve Amerika yanlısı tutumlarına dolayısıyla Trump’ı da temsil eden beyaz istilacı Amerikalı gruba karşı muhalif bir duruşun etkileyici bir sinematografiyle ve özgün bir senaryoyla anlatıldığı bir film olarak ezilenlerin safındaki yerini almayı başarıyor. Filmin çok sarsıcı olduğunu ve yüksek bir hayranlık duygusu uyandırdığını söyleyemem ama günümüzün özgürlük, adalet, ırkçılık, sınıfsal eşitsizlik gibi sorunları özgün bir şekilde ele aldığı için izlenmeye değer.
Yönetmen / Senaryo : Kleber Mendonça Filho, Juliano Dornelles
Görüntü Yönetmeni : Pedro Sotero
Oyuncular : Sônia Braga, Udo Kier, Barbara Colen, Thomas Aquino, Silvero Pereira, Thardelly Lima, Rubens S. Santos, Wilson Rabelo
Brezilya-Fransa / Dram-Gerilim / 130 Dk.