DABBE : BİR CİN VAKASI..Bu hafta vizyona giren tek Türk yapımı olan,95 dakika süreli,korku türündeki filmin yönetmenliğini,senaristliğini ve yapımcılığını Hasan Karacadağ yapmış. Baş rolleri ise Nihan Aypolat,Koray Kadirağa,Pervin Bağdat ve Elif Erdal paylaşmış. Film,toplam 7 gecede çekilmiş.Yönetmen Hasan Karacadağ filminde,gerçek adli polis kayıtlarından ve cin görüntüleri içeren video görüntülerinden faydalandığını belirtiyor. Elinde Diyarbakır’ın bir köyünde çekilmiş görüntü ve ses kayıtlarının,cin çıkarma seansı sırasında çekilmiş görüntülerin olduğunu iddia edip filminde görüntüleri-sesleri kullandığını söylüyor.
H.Karacadağ,nedendir bilinmez cinlere fena halde takmış durumda. İslamdan beslenen ve Öteki dünyadan seslenen yerel korku motiflerini çektiği 4 filminde de malzeme olarak kullandı. 2012’nin sonlarında da üç boyutlu çekeceği ”El-Cin” filminde de aynı konuları işleyeceğini belirtiyor. Yani kısacası Yönetmen,Türk halkının cin korkusundan faydalanarak çekeceği filmlerinden iyi bir gişe elde etmeyi ve cebini doldurmayı hedefliyor. Ama bunu bence bu son filminde de başaramamış. Evin bütün odalarını kamera ile izleme olayı tamamen ‘Paranormal Activity” filminden bire bir kopyalanmış.
Karacadağ,oyuncuları iyi yönetememiş,tabiri caizse oyunculuklar yerlerde sürünüyor. Korku filmlerinde kullanılmaya başlanılan Hareketli kamera çekimleri de bence artık kabak tadı vermeye başladı ve birde seyirciyi korkutmayı hedefleyen gereksiz kapı çarpmalar,perde çekmeler ve ”güüüüümmpp” diye beynimize çakılan ses efektleri de baydı artık. Ben filmden zerre kadar etkilenmedim ve korkmadım,aksine güldüm. Sadece,evin küçük kızının uykuda iken bilinmeyen varlıklar tarafından havada uçurularak kapıdan çıkarılma sahnesi biraz ilgimi çekti,o kadar..Korku sinemasına meraklı H.Karacadağ ve diğer yönetmenler iyi film çekmek istiyorlarsa eğer ellerini ceplerine atmak zorundalar. Küçük bütçeli ve bir haftada çekilen kalitesiz,abuk-subuk filmleri seyirciler artık yemiyor. Ama ne yazıkki H.Karacadağ gibi yönetmenler ve yapımcılar hala bunu anlayabilmiş değiller. Yada anlamamazlıktan gelip,salağa yatıyorlar.
Her neyse filmin konusunu anlatalım da bitsin bu işkence . Sinan T.,Karısı Ceyda’nın psikolojik rahatsızlığı nedeni ile doktorun tavsiyesine uyarak evin bütün odalarına kamera yerleştirir. Böylece Ceyda’nın rahatsızlığının nedeni bulunacaktır. Ancak,uygulanan tedavi yöntemi hiçbir fayda sağlamaz,tam tersine Ceyda dahada kötüleşir ve saldırganlaşır. Psikoloğun,ceyda’ya faydası olmadığını düşünen Sinan,arkadaşının tavsiyesi üzerine bir din görevlisinden yardım isterler. Hoca,Ceyda’ya eve girip çıkan birisi tarafından büyü yapıldığını söyler ve cinlerle ev halkı arasında kaçıp,kovalamaca başlar.
İYİ SEYİRLER