“Red, White and Blue / Kırmızı, Beyaz ve Mavi”
“Small Axe” dizisinin üçüncü filmi, filmi “Red, White and Blue”, ilk kez “Mangrove”da karşımıza çıkmış olan, İngiliz polisinin Batı Hint Adalarından gelen göçmenlere karşı yürüttüğü sarsıcı şiddet olaylarına geri döner. Ancak bu kez kahramanımız Leroy Logan, sistemi düzeltmek için dışarıdan değil, polis gücünün içinden mücadele etmeye kararlıdır. Orta sınıf mensubu siyah aile babası Kenneth Logan (Steve Toussaint), suçsuz olduğu hâlde polis tarafından taciz edilen oğlunu kurtardıktan sonra, büyük olasılıkla dönemin her siyahi çocuğunun dinlemiş olduğu yetkililerle ilgili nasihatı eder: “Seni durdururlarsa sakın dayılanma, ters cevap verme ve sakın kapıma polisi dayandırma”. Logan’lar oğullarının mahalledeki serserilere takılmamasını, iyi bir eğitim almasını, yüksekokula gitmesini isterler ve böyle bir geleceğin onun için daha korunaklı olacağına inanırlar.
Tahminen 1980’li yılların başında doktorasını bitirmiş erişkin Leroy Logan’ı (John Boyega), bir adli tıp laboratuvarında araştırmacı olarak görürüz. Evlenmiştir ve eşi Gretl (Antonia Thomas) hâmiledir. Başarılı bir teknisyen olmasına karşın, masa başı işini pek sevmemekte, ırkdaşlarına yapılan haksızlığı içeriden düzeltmek için polis gücüne katılmayı düşünmektedir.
Bu konuda karasızken ve henüz müracaat etmemişken, düzmece bir park ihlâli bahanesiyle babasının kamyonetine ceza yazmak isteyen iki polis itiraz eden Kenneth’i vahşice döverek hastanelik ederler. Bu acımasız ve haksız zulüm bardağı taşıran son damla olur ve Leroy polislik başvurusunu yapar. Babasının nasihat ettiğini yapamamış, adres teyidi için bile olsa kapısına polisi getirmiştir.
“Olumsuzluklarla mücadele etmek ve ırklar arasında bir köprü oluşturmak” amacıyla polis olmayı istemesi olumlu karşılanır. Gerek diğerlerinden yüksek eğitim düzeyi gerek güçlü fizik kondisyonu sayesinde polis akademisinden çok yüksek puanlarla mezun olur. Polis gücü aralarında oluşunu aradaki engellerin yıkılışı olarak medyada kullanır, hatta daha çok siyahi elemanı çekmek için resmini poster olarak kullanır. Ancak üst kademeden gördüğü bu destek, neredeyse tamamı ırkçı polislerden taciz görmesini, gelişiminin engellemesini ve hatta deste istediğinde yalnız bırakılmasını engellemez. Üstelik kendi ırkdaşları tarafından da, hain ve güvenilmez olarak görülür.
Film bir bakıma bireyin bir kurumla ilişkilerinin ve sınırlanmalarının da öyküsüdür. Logan iyi niyetle ve büyük umutlarla katıldığı kurumda boğucu bir yapılanma ve ayırımcı ve ırkçı bir örgütlenme ile karşı karşıya kalır. Tüm çabalarına ve dürüst davranışına rağmen ırkçılıkla başa çıkamayışının getirdiği düş kırıklığı giderek tiksinmeye ve nefrete dönüşür. Üniforması ise siyahiler için kötü niyetli bir işgal kuvvetinin giysisidir.
Film Logan’ı, inşa etmeyi düşlediği köprünün onu sağlam bir karşı kıyıya mı yoksa en derin umutsuzluğa mı götüreceğini, görevine devam etmenin mümkün olup olmayacağını sorguladığı, ancak yalnız başına da mücadele etse, bu mücadele için çok ağır bedeller de ödese, çekip gittiğinde her şeyin daha da kötüye gideceğini de fark ettiği noktada bırakır.
Gerçek Leroy Logan’ın daha sonra yaşadıklarına bir göz atarsak, hâlen 64 yaşında olan üç çocuk babası Logan, tüm iftira ve aşağılanmalara karşın İngiliz Polis Gücünde çok parlak bir kariyer yapmış, kurucu üyesi olduğu NBPA / National Black Police Association’un (Ulusal Siyah Polis Birliği) 30 yıl başkanlığını yapmış.
30 yıllık aktif hizmetin ardından 2013’e Emniyet Amiri rütbesiyle emekli olduktan sonra polis olarak yaşadıklarını anlattığı, 2020’de yayınlanan “Closing Ranks, My Life as a Cop”adlı bir kitap yazmış.
Steve McQueen, Leroy’un başarılarından çok ilk dönem zorluklarına, devam edip etmeme ikilemine odaklanarak sürükleyici bir hikâye üzerinden, olabilecek en iyi amaçlarla inandığı bir işe girişen bireyin vicdan muhasebesini ustalıkla yansıtmış. Çok sağlam bir çalışma.
Not: Filmin adı, polis üniformalarına da işlenmiş olan İngiliz bayrağının üç rengini simgeliyor.
Aşağıda filmin ana karakteri Leroy Logan’ın gerçek resimlerini bulacaksınız.
Yönetmen : Steve McQueen
Senaryo : Rebecca Lenkiewicz, Steve McQueen, Alastair Siddons, Courttia Newland
Görüntü Yönetmeni : Shabier Kirchner
Kurgu : Chris Dickens, Steve McQueen
Müzik : Mica Levi
Oyuncular : Rochenda Sandal, Letitia Wright, Malachi Kirby, Nathaniel Martello-White, Darren Braithwaite, Amarah-Jae St. Aubyn, Micheal Ward, Richie Campbell, Duane Facey-Peason, Jumayn Hunter, Alex Jennings, Samuel West, Jack Lowden
İngiltere / Dram / 5 Bölüm 60 Dk.
