Maestro
HİÇBİR ŞEY İÇİNDE ŞAKIMAZSA MÜZİK YAPAMAZSIN..
“Sanat eseri sorulara cevap vermez, soru sordurtur ve eserin temel anlamı, çelişkili cevaplar arasındaki gerilimde saklıdır.” / Leonard Bernstein
Leonard Bernstein, Amerikalı bestekar, piyanist ve orkestra şefi olarak dünyaya ismini kazıyan sanatçılardan biri. Film, Eşcinsel müzisyen Bernstein ve eşi Felicia Montealegre’nin yaşamına odaklanıyor. Filmin en büyük eksikliklerinden biri sahne geçişlerinde yaşanıyor. Hızlı ve özensiz geçişler yapılmış. Bu durum sahneden sahneye atlanmış ve sanki bir şeyler yarım kalmış hissi yaşatıyor ancak filmin sinematografisinin güzelliği, sinema perdesini hak ediyor dedirtiyor.
Yönetmenliğini Bradley Cooper’ın yaptığı Maestro 20 Aralık itibariyle Netflix’te yayımlandı. Bradley Cooper filmin sadece yönetmen koltuğunu değil, yapımcı, senarist ve başrol koltuklarını da kimseye bırakmıyor. Senaryoyu Josh Singer’la birlikte yazmışlar. Yapımcı listesinde Martin Scorsese ve Steven Spielberg gibi büyük isimleri görmemize rağmen film yeterince büyük hisler bırakmıyor. Filmin dünya prömiyerini Venedik Film Festivali’nde yaptığını ekleyelim.
Bradley Cooper başrolü Carey Mulligan’la paylaşıyor. Filmde onlara eşlik eden diğer isimlerse şöyle sıralanıyor : Maya Hawke, Matt Bomer, Sarah Silverman, Jeremy Strong. Bradley Cooper’ın hayat verdiği Leonard Bernstein’in hayat hikayesinden ilhamla çekilen filmde, Bernstein’in eşi Felicia Montealegre rolünde Carey Mulligan seyirciyi büyülüyor. Felicia’nın hikayesi ve filmdeki varlığı neredeyse Bernstein’in önüne geçmiş diyebiliriz. Açıkçası şikayet edilecek bir durum da sayılmaz. Kamera genel hatlarıyla bu ünlü çiftin ilişkisine odaklanıyor.
Bir Kimlik İnşa Etmek
Leonard Bernstein, Amerikalı bestekar, piyanist ve orkestra şefi olarak dünyaya ismini kazıyan sanatçılardan biri. Uzun yıllar boyunca New York Filarmoni Orkestrasını yönettiğini ve pek çok müzikali bestelediğini söyleyebiliriz. En çok bilineni West Side Story’dir. Hayatının da yazdıkları ve besteledikleri kadar dolu dolu geçtiğine Maestro’yu izlediğimizde şahit oluyoruz. Bernstein’in eşcinsel bir erkek olduğunu daha filmin ilk sekanslarından anlamak mümkün. Zaten filmin kalanı da bu eşcinsel kimliğinin inşa ettikleri üzerine geçiyor. Film, evlendiği kadının yaşadığı zorluklar, en büyük kızının babasının cinsel tercihleriyle yüzleşmesi gibi detayları barındırıyor. Bestekar eşcinsel olarak tanımlanıyor, fakat biseksüel olduğunu söylemek daha yerinde olur sanırım.
Bernstein’in çalıştırdığı orkestra da ki genç adamlarla yaşadığı ilişkiler geçen yılın büyük ses getiren filmi Tar’ı anımsatıyor; ancak Tar’ın hikayesindeki gibi çetrefilli bir durum söz konusu değil, en azından filmde bundan bahsedilmiyor. Maestro, Tar kadar karanlık bir hikayeye sahip olmadığı gibi, Tar kadar görkemli bir film de sayılmaz. Gerçi ödül sezonunda adını duymaya başladık. Yakın zamanda açıklanan Golden Globe adayları arasında kendisine yer buldu. Drama En İyi Erkek Oyuncu kategorisinde Bradley Cooper’ın adaylığını ve Drama En İyi Kadın Oyuncu kategorisinde de Carey Mulligan’ın adını görüyoruz. Üstüne yine büyük ödüllerden olan yönetmen kategorisinde Bradley Cooper’ın adı geçiyor. Ödüle ne kadar yakın olduklarını zaman gösterecek elbette. Yine de oyunculukların oldukça başarılı olduğunu söylemek gerekiyor. Özellikle Carey Mulligan hayat verdiği rolde ışıldıyor.
Teknik Detaylar ve Olumsuz Tarafları
Film makyaj alanında dikkat çekici görünüyor. Oscar yarışında bu kategoride adaylık alacağı kesin sayılır. Hatta ödülü alması da muhtemel diyebiliriz. Filmin; kostüm seçimi, makyaj tasarımı, oyunculuk başarısı, görüntü yönetimi konularında sınıfı geçtiğini söyleyebiliriz. Mizansen açısından da kusursuz bir işe imza atılmış. Film ilk yarısında, siyah beyaz renk paletinin eşlik ettiği yıllarla uyumu ve yaşattığı hislerle bir nostalji yolculuğuna çıkarıyor; ancak filmin ikinci yarısında renk paleti değişiyor. Renkliye geçişte izlediklerimiz, aslında renklerin canlılığıyla tezat oluşturuyor.
Leonard ve Felicia’nın hayatlarındaki gerçeklerle ve gerçeklerin getirdikleri acılarla yüzleşmeleri anlatılıyor. Leonard’ın erkeklere olan düşkünlüğünü bilmesine rağmen onunla evlenen Felicia’nın yıllar içinde bu durumla başa çıkmakta zorlandığını ve hayatında büyük yaralar açışını izliyoruz. Dışarıdan bakıldığında kusursuz bir çift gibi duran, dört çocuklu bir ailenin iç dinamiklerinde aldıkları hasarlar, aileyi ayakta tutma çabaları kısmen anlatılıyor; çünkü film anlattıklarını yüzeysel olarak işliyor. Filmde başarılı oyunculuklar olmasına rağmen, bu çift arasındaki büyük aşk seyirciye yeterince geçmiyor. Bernstein’in hayatını doludizgin yaşaması da ilişkide fedakârlık yapanın sadece kadın olduğu gerçeğiyle yüzleştiriyor.
Filmin en büyük eksikliklerinden biri sahne geçişlerinde yaşanıyor. Hızlı ve özensiz geçişler yapılmış. Bu durum sahneden sahneye atlanmış ve sanki bir şeyler yarım kalmış hissi yaşatıyor. Film Netflix aracılığıyla seyirciyle buluştu, ancak filmin sinematografisinin güzelliği, sinema perdesini hak ediyor dedirtiyor.
Yönetmen : Bradley Cooper
Senaryo : Bradley Cooper, Josh Singer
Görüntü Yönetmeni : Matthew Libatique
Kurgu : Michelle Tesoro
Oyuncular : Bradley Cooper, Carey Mulligan, Carey Mulligan, Matt Bomer, Sarah Silverman, Jeremy Strong, Gideon Glick, Sam Nivola, Gabe Fazio, William Hill, Oscar Pavlo, Miriam Shor
ABD / Biyografi-Müzik-Dram / 129 Dk.
