Sendikacı
Sendikacı ya da Kurban mı, Suçlu mu?
2012’de AREVA firmasında yaşanan gerçek bir olaydan hareketle yazılan senaryosu oldukça karışık olmakla birlikte konu da çok yönlü ve karışık. Ancak kadının işinin dünyanın her yanında ne kadar zor olduğunu göstermesi açısından çok önemli. “Arkamda 50 bin işçi var!” diyen CFDT temsilcisi Maureen, işçi haklarını korurken demir leblebi olmanın bedelini, sağlığını, ruhsal dengesini, işini ve huzurunu kaybederek öderken asla vazgeçmiyor. Kadınlar böyle, asla vazgeçmez!
Kazanıyor mu, seyredip göreceksiniz.
İKSV İstanbul Film Festivali çerçevesinde gösterilen Jean Paul Salome’ün yönettiği 2022, Fransa- Alman yapımı film, bir yandan kadın, bir yandan işçi filmi, bir yandan yolsuzluk, bir yandan polisiye. Ne ararsan var. Ünlü Fransız oyuncu İsabelle Huppert’in başarıyla canlandırdığı “Sendikacı” bizim alıştığımız DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu gibi bir sendikacı değil. Çok uluslu bir nükleer santralde çalışan 50 bin işçinin sendika temsilcisi olan Maureen, bir yandan demir leblebi ama bir yandan da bir kozmetik firmasının satış temsilcisi sanılabilecek dış görünüşe sahip.
Zarif, şık, alımlı, topuklu pabuçlu bir kadın. Dudağından hiç eksik etmediği kırmızı ruju bir feminist protesto da sayılabilir, kadınlık sembolü de, işçi haklarının yılmaz savunucusunun kırmızısı da. Maureen’in klasik müzikle uğraşan kocasıyla dostane ilişkisi ve huzurlu hayatı, evinin dışında fabrika yöneticileri ve hükümetle kavga halinde geçer. Şirketin başındaki kadın yöneticinin görevden alınıp yerine hırslı bir erkek yöneticinin gelmesiyle Maureen’in işi zora girer. Yeni yönetici onları kadın dayanışması ile suçlamak bir yana, şirketi Çinlilerle ortak yönetmesi ve komisyon almasını önlediği için kendisinden nefret etmektedir.
Maureen cep telefonuna gece gündüz gelen tehdit mesajlarına kulak asmasa da bir sabah kocasını geçirdikten sonra evinde hazırlanırken başına korkunç bir saldırı gelir. Ondan sonrasında ise hayatı, mahkeme ve basın ile kovalama oynadığı bir kabusa dönüşür. Bir kadına yapılabilecek en korkunç şeyleri yaşayan Maureen, kurban iken anlattıklarına kimseyi inandıramaz, polis soruşturmayı devletin üst kademelerinden de gelen yönlendirmelerle üstünü kapatmak üzere yapar ve Maureen müştekiyken suçlu hale gelir.
Çok uluslu nükleer santrallerin yapımı Çinlilerin eline geçer ve Fransız işçileri işlerini kaybederken yenilen sadece Maureen ve gururu mudur, yoksa bir ülkenin enerji ve istihdam politikası mı? Ya adalet, ya üç kadın hakimin bir kadının başına gelenleri anlamayacak kadar katı olmaları?
Filmin Fadette Drouard ve yönetmen Jean-Paul Salomé tarafından yazılan ve 2012’de AREVA firmasında yaşanan gerçek bir olaydan hareketle yazılan senaryosu oldukça karışık olmakla birlikte konu da çok yönlü ve karışık. Ancak kadının işinin dünyanın her yanında ne kadar zor olduğunu göstermesi açısından çok önemli. “Arkamda 50 bin işçi var!” diyen CFDT temsilcisi Maureen, işçi haklarını korurken demir leblebi olmanın bedelini, sağlığını, ruhsal dengesini, işini ve huzurunu kaybederek öderken asla vazgeçmiyor. Kadınlar böyle, asla vazgeçmez! Kazanıyor mu, seyredip göreceksiniz.
18 Nisan Salı 19.00, Cinewam Citys 7 de
Yönetmen : Jean-Paul Salomé
Senaryo : Jean-Paul Salomé, Fadette Drouard
Görüntü Yönetmeni : Julien Hirsch
Kurgu : Valérie Deseine, Aïn Varet
Özgün Müzik : Bruno Coulais
Oyuncular : Isabelle Huppert, Yvan Attal, Marina Foïs, Alexandra Maria Lara, Grégory Gadebois, François-Xavier Demaison, Pierre Deladonchamps
Fransa-Almanya / Dram-Gerilim-Suç / 122 Dk.
