Hadi Hayırlısı : İstakoz’un Hazinesi
Arkada pişirilip ön tarafta seyirciye servis edilen bir mutfak filmi…
Hem seyirciyi içine çekmede gösterdiği başarıyla hem de sonunda verdiği mesajla “seri olma” adaylığına göz kırpan bu film bir mutfak filmi. Arkada pişirilip ön tarafta seyirciye servis edilen cinsten. Filmin bütünsel bir biçimde aynı kişilerin elinden çıkması, şahsım adına bende film değil de bir tiyatro oyunu izliyormuşum hissi uyandırdı. Sanki oyuncular sinema ekranında değil salonun sahnesinde oynuyor gibiydiler.
Aile boyu izlenebilen ve keyifli bir sinema deneyimi yaşatma imkanı tanıyan bu film, salonlarda sizleri bekliyor.
Samimiyet ve sıcaklık
Yapımcılığını Willer Film’in, senaristliğini ise Davut Bekri ve Cengiz Küçükayvaz’ın üstlendiği “Hadi Hayırlısı :Istakoz’un Haritası” filmi vizyondaki yerini alarak görücüye çıkmaya hazırlandı. Hem seyirciyi içine çekmede gösterdiği başarıyla hem de sonunda verdiği mesajla “seri olma” adaylığına göz kırpan bu film aslında bir mutfak filmi. Arkada pişirilip ön tarafta seyirciye servis edilen cinsten. Böyle diyorum çünkü filmin senaryosu, filmin oyunculuğunu da yapan Davut Bekri ve Cengiz Küçükayvaz tarafından hazırlandı.
Oyuncu olarak tanıdığımız ikilinin filmin senaristliğini üstlenen isimler olması, samimiyet ve sıcaklık duygularının film boyunca seyirciye aksettirilme sebeplerinin başında geliyor. Filmin bütünsel bir biçimde aynı kişilerin elinden çıkması, şahsım adına bende film değil de bir tiyatro oyunu izliyormuşum hissi uyandırdı. Sanki oyuncular sinema ekranında değil salonun sahnesinde oynuyor gibiydiler.
Filmin her karesinde mizah var
Hikayesine baktığımızda, Hadi Hayırlısı : Istakoz’un Haritası filmi, esasında bir mafya liderine ait olan define haritasının, muska yazmak için diğer mafya lideri Yengeç Nuri’nin evine gitmesi sonucu bir hocanın eline geçmesini konu ediniyor. Muska yazan hoca, iki mafya liderinin çatışması neticesinde elde ettiği bu define haritasını, Yengeç Nuri’nin yakınına ulaştırmak yerine kendi emelleri doğrultusunda kullanmaya kalkıştığında ise olanlar oluyor. Önce yanında çalışan kadının bir anlık dikkatsizliğiyle hocaya muska yazdırmak için gelen müşterilere verilmek üzere define haritası dörde bölünüyor. Sonrasında ise haritanın parçalarını bu müşterilere ulaşarak bir araya getirmek gerekiyor.
Hoca ilgili müşterilere açıklama yapmaksızın çeşitli kurnazlıklarla muskaların içindeki haritayı almaya yeltense de çabaları sonuçsuz kalıyor ve nihayetinde haritanın parçalarının sahipleri ve hoca haritayı çözerek define ulaşmak için işbirliği içerisinde hareket etmek durumunda kalıyorlar. Haritayı çözme girişimlerinden, bir araba kiralayarak define alanına ulaşma yolculuğundan, define alanına ulaşmayı takiben definenin yerinin tespit edilmesinden ve yöre halkından türlü yalanlarla saklanarak define yerinin kazılmasına kadar tüm sahneler oldukça eğlenceli. Bu macerada ne tansiyon ne de bu tansiyonun getirdiği mizah bir an dahi eksik olmuyor ve tüm bu öğeler filmi izlenmeye değer kılıyor.
İyilik ve kötülük
Filmin oyuncu kadrosunun kalabalık olması ve sahnelerin tamamına yakınının tüm oyuncu kadrosu ile çekiminin yapılması ekranı göz doldurucu bir hale getiriyor ve bu nitelik filmi gittikçe yalnızlaşan bireysel dünyamızda uzun zamandır özlem duyduğumuz aile temalı bir filme dönüştürüyor. Her ne kadar birbirini tanımayan ve hatta özellikleri bakımından birbirinden uzak karakterlerin bir araya gelişi söz konusu olsa da, filmin akışı karakterlerin bir “aileye” evrilmesine hizmet ediyor ve her bir karakterin gruba duyduğu aidiyet hissi de böylelikle kuvvetleniyor. Bu aile içerisinde karakterler arasında dostluğun varlığına da aşkın gelişimine de tanıklık ediyoruz.
Argolar ve sivrilme davranışları o kadar doğal bir biçimde filme işlenmiş vaziyette ki, artı bir karakter olarak filme dahil olma hissiyatı kanınılmaz. Bununla birlikte, filmde “iyi insanlar-kötü insanlar” ve “iyilik-kötülük” kavramları arasında net bir ayrım yapılması ve filmde bu temelli örtük mesajların verilmesi seyircinin taraflı davranmasına ve bu macerada hoca ve ekibinin yanında yer almasına yol açıyor. Tam da bu sebeple, seyirci olarak bizler, karakterlerle beraber rahat bir nefes alacakken olaylar şaşırtıcı ve hayal kırıklığına uğratıcı şekilde gelişebiliyor.
Filme tümsel bir göz atıldığında ise, ikili diyaloglarının besleyici bir kaynak görevi gördüğü, bu diyalogların iyi oyunculuklarla bedensel dil olarak desteklendiği, ilişkilerin ve kurgunun iyi yapılandırıldığı, sahnelerin yorucu olmadan başarılı bir şekilde gerilimi ve komediyi taşıdığı, güldürü unsurlarının yerinde ve kıvamında kullanıldığı ve teknik/görsel açıdan tatmin edici bir çalışmanın ürünü olduğu görülmektedir.
Aile boyu izlenebilecek ve keyifli bir sinema deneyimi yaşatma imkanı tanıyan bu film, salonlarda sizleri bekliyor. Şimdiden iyi seyirler diliyorum.
Yönetmen : Şiar Zaim
Senaryo : Davut Bekri, Cengiz Küçükayvaz
Kurgu : Sait Ali Demir
Müzik : Ekrem Düzgünoğlu
Oyuncular : Cengiz Küçükayvaz, Hakan Bilgin, Bülent Çolak, Çetin Altay, Turgay Tanülkü, Onur Şan, Serap Çetintürk, Davut Bekri, Züleyha Karyağdı, Gökhan Tevek, Zeynep Aytek Metin, Tevfik Yapıcı, Kirkor Dinçkayıkçı, Harun Özüağ, Aykut İspir, Sebahat Adalar
Türkiye / Komedi / 107 Dk.