Madame Web
MARVEL AİLESİ DÜŞÜŞTE!
Bir Marvel filminden bolca aksiyon, hayal gücümüzü şenlendiren özel efektler, tempolu bir hikaye ve iyi kötü belli portreler çizen karakterler bekleriz. ‘Madame Web’te nerdeyse bunların hiçbiri yok! Filmin en büyük sorunlarından biri senaryosu. Hikayedeki genel tempo eksikliğini bir kenara koysak bile başkahraman Web’in gelecek ‘kesitlerini’ onunla beraber görmemiz filmin aleyhine işliyor.
SOLO MACERALARA DEVAM
Son 20 yıldır dünya sinemasını adeta ‘kasıp kavuran’ Marvel şirketi toplu ‘Avengers’ filmlerini sunduktan ve (şimdilik!) bir finale bağladıktan sonra süper kahramanlarının ‘solo’ maceralarını anlatmaya devam ediyor.
Özellikle en son bizce oldukça vasat olan ‘Venom’ ve ‘Morbius’ tan sonra bir kere daha bir süper kahraman, ‘Örümcek adamsız’ bir Örümcek adam ‘evreninde’ bir şekilde yer almaya çalışıyor ve bizce deyim yerindeyse ‘duvara tosluyor’!
Aslında hayranı olmadığımız halde daha en baştan Marvel ve DC filmlerini bir anlamda ‘damgalamak’ veya önemsememek gibi bir tutumu tercih etmiyoruz çünkü her şeyden önce bu filmlere sahip çıkan çok ciddi bir çizgi roman külliyatı var. Ve bu külliyata vakıf olan sinemaseverler bu filmlerden mutlaka birçok seyirciye göre daha değişik tatlar ve mesajlar alabilirler.
Ama bütün bunlara rağmen ilk etapta bir Marvel filminden bolca aksiyon, hayal gücümüzü şenlendiren özel efektler, tempolu bir hikaye ve iyi kötü belli portreler çizen karakterler bekleriz. ‘Madame Web’te nerdeyse bunların hiçbiri yok!
NERDE O ESKİ GÜNLER?
Son ‘Morbius’ filmi tatmin edici bir gişe başarısı yakalasa da artık ‘şaşaalı’ günlerin giderek uzaklaştığının farkında olan Marvel ailesi bu sefer bir ‘süper kahraman’ antrenörlüğüne soyunan bir kadını ele alıyor. Ağır yol kazalarında ilk müdahalelerden sorumlu bir sağlık görevlisi olan Cassandra Web kendisinin de geçirdiği bir kazadan sonra, olacak olayları önceden gören kesitler’ yaşamaya başlıyor. Bu geleceği görme sanrılarının ‘başrolünde’ ise üç tane, genç kadın süper kahraman bulunuyor.
Dolayısıyla eğer Web’in sadece ‘gelecek parçacıkları’ gördüğünü diğer üç ergen kızın da süper kahraman olmaya ‘adaylar’ olduğunu hesaba katarsak karşımızda bulduğumuz ‘süper kahramansız’ bir süper kahraman filmi oluyor. Filmin nerdeyse son çeyreğine kadar fazla bir aksiyon sekansı görmemizin belki de nedeni bu!
İşin bizce daha da vahim kısmı film, yine de ‘favori’ süper kahramanı Örümcek adamı ‘rahat bırakmıyor’. Başka bir deyişle bu filmde başkahraman olarak belki Cassandra Web’i görüyoruz ama ara sıra Peter Parker’ın da geri dönebileceği hissettiriliyor. Sanki yapımcılar ellerinde işler ters giderse durumu düzeltebilecek bir Joker kartı (Örümcek adam) tutuyorlar.
AÇILIMLARINI HEBA EDEN BİR SENARYO…
Filmin en büyük sorunlarından biri de senaryosu oluyor: zaten hikayedeki genel tempo eksikliğini bir kenara koysak bile başkahraman Web’in gelecek ‘kesitlerini’ onunla beraber görmemiz filmin aleyhine işliyor. Hikayedeki bütün beklenmedik olaylar, sözüm ona sürprizler, önemli süreçler ilk 15 dakikada önümüze getirilince sonrasında sıkıntıyla bu olayların beyaz perdede gerçekleşmesini bekliyoruz. Karakterler de bizce gerçekten zayıf çizilmiş : örneğin senaryoda çok önemli bir rolü olan biri Afro-Amerikalı, biri ise Hispanik kökenli üç genç kız çoğu zaman bir gençlik dizisinde oynuyorlarmış gibi duruyorlar. Her birinin geçmişindeki sorunlar ise sıradan veya en azından orijinallik taşımıyor: biri tek başına hayata tutunmaya çalışıyor, biri maddi açıdan rahat olsa da gerçek bir anne ve baba şefkati arıyor vb.
Dediğimiz gibi adeta Freud’u mezarından kaldırabilecek kadar karmaşık ve derinlikli problemler!
Bir de bir Marvel filminde düşmanın öneminden bahsetmeye bilmem gerek var mı? Burada (aşırı derecede) arada sırada görünen, bir nevi ‘kötü’ bir Örümcek adam olan Ezekiel rolünü Tahar Rahim’e vermek de bizce üzücü! Bu filmde ne aradığını sorgular gibi duran Rahim bilindiği gibi Fransa’da inşa ettiği sağlam kariyeri uluslararası ‘sulara’ da açmış çok yetenekli bir oyuncu. Ona bu kadar sönük bir rolü emanet etmek nerdeyse bir haksızlık!
Bir de bütün bunların üstüne, böyle büyük bütçeli filmden son beklentimiz olan özel efekt gücü de çok düşük kalınca elimizde hiçbir şey kalmıyor. Sanki yapımcılar gerekli özel efektler ile yeterli özel efektler dengesini tamamen kaybetmişler gibi bir izlenim veriyorlar.
Filmi izledikten sonra tek tesellimiz Madame Web’in, en azından şu ana kadar son ‘Morbius’ gibi görkemli bir gişe açılışı yapamaması oluyor. Çünkü ikinci bir ‘Madame Web’i izlemek hem sabır hem de biraz özveri gerektirirdi!
Yönetmen : S.J. Clarkson
Senaryo : Matt Sazama, Burk Sharpless, S.J. Clarkson
Görüntü Yönetmeni : Mauro Fiore
Kurgu : Leigh Folsom Boyd
Müzik : Johan Söderqvist
Oyuncular : Dakota Johnson, Sydney Sweeney, Celeste O’Connor, Isabela Merced, Tahar Rahim, Mike Epss, Emma Roberts, Adam Scott, Michael Malvesti, Mike Bash, Zosia Mamet, Jill Hennessy, Josh Drennen
ABD / Bilimkurgu-Aksiyon-Macera / 117 Dk.