Aşka Atlamak / Find Me Falling
KIBRIS FİLMİ
Film insanda bir etki bırakmıyor, sarsmıyor ama Kıbrıs’taki bir kasabanın sokakları Cunda’yı, Bozcaadayı çağrıştırdığı için ve kulağımıza çok tanıdık gelen Rum şarkıları hoş bir tat bırakıyor…
Ruhum yoluna devam etmeye çalışıyor
Yüreğim hayatta kalmaya çalışıyor
Zihnimse bana durmadan oyunlar oynuyor
Beni hala yaşadığıma ikna etmeye çabalıyor
Merak ediyor musun ne düşündüğümü
Günahkarın duasını Tanrı görür mü?
Şimdi görseydin beni eğer
İzlerdin aşkına atlayışımı…
Son sahnede söylenen bu lirik şarkı tutkulu bir aşkın geçmiş hikayesini anlatıyor. Her ne kadar hikayenin tutkusunu derinden hissedemiyorsak da bir insan, hem de ünlü bir insan New York‘dan kalkıp 20 yıl sonra Kıbrıs’ta inziva bahanesiyle daha önce aşk yaşadığı küçük bir kasabaya geliyorsa orada unutulmamış bir sevgili var demektir…
Rock yıldızı John (Harry Connick Jr) son albümünden beklediğini bulamayınca kendini Kıbrıs’ta adaya atar. Uçurum kenarında bulunan bir kulübeyi de satın alır ve inzivaya çekilir; gelgelelim mekan ıssız, denizin dalgalarının sesinden başka ses yoktur ama evinin karşısında uçurumun kenarında atlayarak intihar edenler vardır. İntihar eden bir gencin soruşturmasına gelen komiserle ilk iletişimini kurar, alışveriş için kasabaya indiğinde dükkan sahibiyle, sipariş verdiği malzemeleri evine getiren genç kızla derken davet edildiği bir tavernada eski sevgilisi doktor Sia ile (Agni Scott) iletişim kurmaya kadar gidecektir. Bilinçaltındaki asıl amacının da Sia’yı görmek olduğunu daha sonraki sahnelerden anlıyoruz. Aslında başarısız olduğu albümünden sonra yeni şarkı sözü yazmak için yaratıcılığını hayata geçirecek tek mekanın orası olduğunu içten içe bilmektedir…
Doktor Sia da kimseyle evlenmemiştir, kendi kasabasında doktorluk yapıp kızını yetiştirmiştir. Annesi ve kızkardeşi, kızı ile kendine ait bir dünya kurmuştur… Tavernada karşısında aniden John’u görünce gözlerinden arkada kocaman bir hikaye olduğunu masadaki davetliler anlamasa da seyirci anlıyor… John, bu süreçte yukarıdaki sözleri yazıyor ve şarkıyı besteliyor… Bundan sonraki gelişmeler de çok karmaşık değil ama bazı sürprizler oluyor..
Filmin senaristliğini, yapımcılığını, yönetmenliğini Stelana Kliris üstlenmiş. Hikayesinin sert olmasına rağmen bu kadar yumuşak bir filmi ancak kadın yönetmenin yapacağını düşünmüştüm. Kendisi Yunanistan ve Kıbrıs’ta uluslararası film ve ticari yapımlarda prodüksiyon geçmişine sahip Kıbrıslı yazar, yönetmen ve yapımcıymış. Anladığım kadarıyla yavaş yavaş piyasaya çıkıyor. Umarım yakında başka filmlerini de görme fırsatı olur; çünkü bize yabancı olmayan komşu kültürün ve müziğin esintilerini hissetmek insana iyi geliyor…
Komedi, müzikal ve romantik türündeki film sade, girintisi çıkıntısı olmayan, intihar sahnesi olmasına rağmen insanın yüreğini ağzına getirmeyen yumuşak bir yaz filmi olmuş. Oyuncuları çok tutmadım, Melina adlı genç kızı canlandıran Ali Fumiko Whitne iyiydi. Yan rollerde olan teyze ve büyükannenin oyunculuğu da iyiydi. Özellikle büyükanne filme komedi rengini vermiş. Bunun dışında Serenad yapılan sahneyi çok beğendim. Hafiften bir hayran olduğum Yunanlı yönetmen Teodoros Angelopoulos çağrışımı vardı. Bununla birlikte Nikos Kazancakis’in zorba’sına da bir selam çakıldı…
Film insanda bir etki bırakmıyor, sarsmıyor ama Kıbrıs’taki bir kasabanın sokakları Cunda’yı, Bozcaadayı çağrıştırdığı için ve kulağımıza çok tanıdık gelen Rum şarkıları hoş bir tat bırakıyor…
Yönetmen / Senaryo : Stelana Kliris
Görüntü Yönetmeni : Stephan Metzner
Kurgu : Emilios Avram
Oyuncular : Harry Connick Jr., Agni Scott, Ali Fumiko Whitney, Clarence Smith, Andreas Phylactou, Antonis Katsaris, Christodoulos Martas, Toni Dimitriou
ABD / Komedi-Müzik-Romantik / 90 Dk.