Genç Anneler / Jeunes mères

YOKSUL ANNELERE YER YOK

Dardenne’ler “GENÇ ANNELER” ile Cannes’da 9. ödüllerini aldılar.

Film, genç yaşta anne olan yoksul kadınların kaldığı bir sığınma evinde yaşayan 5 kadına odaklanıyor. Dardenne’ler, duygu sömürüsünden uzak, cesur, zengin sosyal arka planı olan, insancıl temalara değinen mesajları vermeyi bu filmde de sürdürüyorlar. Kariyerleri boyunca yaptıkları gibi proletaryanın sorunlarına, sosyo ekonomik meselelere değiniyorlar.

OrtaKoltuk Puanı:

 

Minimalist filmleriyle tanınan Belçikalı Jean-Pierre ve Luc Dardenne, Avrupa sinemasında sosyal gerçekçi filmlerin öncülerinden. Yazdıkları senaryolarda iyi düşünülmüş konuları gerçek hayattan alınmışçasına, özgün bir gerçekçilik anlayışıyla işlemedeki hünerleri Dardenne Kardeşler’i benzersiz kılıyor. 78. Cannes Film Festivali’ne katıldıkları “Genç Anneler / Jeunes Meres” ile En İyi Senaryo Ödülü’nü kazandılar. Film genç yaşta anne olan yoksul kadınların kaldığı bir sığınma evinde yaşayan 5 kadına odaklanıyor. Belçikalı kardeşler, cesur ve duygu sömürüsünden uzak, zengin sosyal arka planı olan, insancıl temalara değinen mesajları vermeyi bu filmde de sürdürüyorlar. Kariyerleri boyunca yaptıkları gibi, “Genç Anneler”de de yine proletaryanın sorunlarına, sosyo ekonomik meselelere değiniyorlar.

Dardenne Kardeşler Cannes’da 10 kez katıldıkları ana yarışmada 9 ödül kazandılar. Bunlardan “Rosetta” (1999) ve “Erkek Çocuk / L’enfant” (2005) ile 2 kez Altın Palmiye Ödülü’ne ulaştılar. “Rosetta” alkolik annesiyle yaşayan 17 yaşındaki Rosetta’nın insanın içini acıtan öyküsüydü. Bu rol ile Cannes’da En İyi Kadın Oyuncu seçilen Emilie Duquenne’i bu yıl henüz 43’ündeyken kaybettik. “L’enfant”, bir erkek çocuk dünyaya getiren serseri ruhlu, sorumsuz bir anne-babanın dramını anlatıyordu. Dardenne’ler “Lorna’nın Sessizliği / Le Silence de Lorna” 2008 yılında kazandıkları Senaryo Ödülü’ne bu yıl bir yenisini eklediler. Cannes’da 2.lik ödülü sayılan Büyük Ödül (Grand Prix) 2011’de “Bisikletli Çocuk / Le Gamin Au Vélo” ile geldi. “Genç Ahmed /Jeune Ahmed” (2019) ile Mizansen Ödülü kazanan Dardenne’lerin ayrıca 2 Ekümenik Ödülü ve 2 Başrol oyuncusunun ödülleri var. Cannes’da alınabilecek ödüllerden sadece Jüri Ödülü’nü alamadılar.

YENİ BİR YUVA KURMA RÜYASI

Amatör ve tanınmamış oyuncularla çalışmakla tanınan Dardenne’ler, “Genç Ahmed” ve “Tori ve Lokita”dan sonra bu özelliklerini, “Genç Anneler”de de sürdürüyorlar. Filmde, Belçika’nın Liege şehrinde genç anneler için bir barınma merkezinde yaşayan 5 genç kadının hikayelerini izliyoruz. Jessica, Perla, Julie, Naima ve Ariana adlı bu genç anneler, zorlu geçmişlerinden sıyrılıp çocuklarıyla birlikte daha iyi bir gelecek, hatta bir yuva kurma mücadelesi veriyorlar. Tümü iyi niyetlidir, tümü yoksul ailelere mensup sevgiye aç kişilerdir. Film, her bir karakterin bireysel travmalarını ve annelikle yüzleşmelerini derinlemesine işliyor. Yönetmen kardeşler daha önceki filmlerine kıyasla daha aydınlık, daha iyimser bir ton benimsiyorlar. Film, genç annelerin karşılaştığı zorlukları yadırgamadan, onların insanlıklarını ve dirençlerini vurgulamada çok başarılı.

Tümü iyi niyetli ve iyi karakterli olan bu yeni doğum yapmış 5 annenin çocukları için giriştikleri çabada karşılaştıkları zorlukları, bazen insanlığımızdan utanarak izliyoruz. İzleyicide derin bir empati yaratan film, genç annelerin marjinalleşmesini, yetersiz cinsel eğitim ve bedenleri üzerindeki sınırlı haklarını ele alıyor. Dardenne Kardeşler, toplumsal yaşamımızda hep yoksulların aleyhine çalışan kapitalist sistemin getirdiği aksaklıkları, yoksulların yaşam şartlarını değiştirmede karşılarına çıkan dev engelleri aşmada yaşadıkları çaresizliği, çıkışsızlığı bu filmde de iyi düşünülmüş örnekler eşliğinde gözlerimize seriyorlar. 5 genç annenin herbirinin hayatındaki dramını gözlerimiz yaşararak izlerken, Dardenne’ler umutsuzluğa kapılmamamız için gerçekçi ve pozitif örnekleri senaryolarına dahil ediyorlar. Genç annelerin dayanışma çabalarını ön plana alan filmde, Dardenne’ler karamsarlıktan uzak yorumlarıyla, filmi umut vaad eden bir finalle noktalıyorlar.

Film, doğumu yaklaşan, yardım beklediği biyolojik annesi tarafından dışlandığını düşünen Jessica’nın (Babette Verbeek), annesinden ümidi keserek paniklediği bir sahneyle açılıyor. Genç anne Perla (Lucie Larnelle) bebeğinin babasının ailesine yaşadığı ilişkiden hiç bahsetmediğini ve kendisiyle yaşamayı düşünmediğini öğrenince yıkılır. Yeni doğum yapan Julie (Elsa Houben) panik atak geçiren Perla’nın yardımına koşar. Ariane (Janaina Halloy) annesinin yardımcı olmadaki samimiyetsizliğini görünce, çocuğu Lilly’yi terkedip evlat edinmek isteyen bir aileye terketme kararı alır. İstemediği bir çocuğu alkolik annesinin baskısı ile doğurmanın pişmanlığını yaşamaktadır. Naima (Samia Hilmi) bebeğinin babasının çocuk büyütecek olgunlukta olmadığını anlar. Yakınlarıyla yaşadıklarından, 5 genç tecrübesiz annenin 4’ünün anneliğe hazır olmadıklarını görürüz.

Kürtaj yapmayı reddeden Jessica, kendisini hamile bırakan sorumsuz erkeğin kendisine değer vermediğini davranışlarından anlar. Adamın aslında işsiz olduğunu ve yalan söylediğini öğrenince yıkılır. Halbuki ablası kendisine kürtaj için istediği parayı vermişti. 4 yeni baba, az gelirli işlerde çalıştıkları için bir yuvayı yürütemeyeceklerini bildiklerinden, çocukları doğduğunda hamile bıratıkları kadınları dertleriyle baş başa bırakırlar. Hayat tecrübesiz 4 genç annenin önlerine hep engel çıkartacak kadar acımasızdır. Aralarından birinin, üvey babasının kendisine sürekli tecavüz ederken, uyuşturucu bağımlısı annesin bu ensest ilişkide adi kocasını koruduğunu görürüz. Hayatın sillesini yemekten yorgun düşen bir genç anne “doğurduğum çocuğa karşı hiç bir şey hissetmiyorum” itirafında bulunur. Yürek parçalayıcı olaylara senaryolarında yer vermeyi beceren Dardenne Kardeşler, duygu sömürüsü tuzağına düşmeden, yoksulların zorlukları aşamayacaklarını, insancıl bir tonla gözlere seriyorlar.

UMUT VAAT EDEN BİR FİNAL

Perla yeni bir yuva kurmak için gösterdiği tüm iyi niyetine rağmen, yaşadıklarından kendisini çaresiz hisseder. Kızına 18’inde verilmesi şartıyla, yazdığı bir özür mektubunu bebeği evlat edinen aileye verir. Dardenne Kardeşlerin filmlerini izlerken, insanlığımızdan utandığımız içler acısı sahnelerle duygulanıyoruz. Bu genç ve tecrübesiz kadınların geçmişlerinde, ihmal ve aile içi şiddet gibi zorluklarla karşılaşmış olsalar da, film onların dayanışma ve umut dolu hikayelerini ön plana çıkarmaya özen gösteriyor.

Tüm çabalarının yetersiz kaldığında, genç anneler çareyi doğurdukları bebeği evlat edinmek için bekleyen, istenen şartlara uyan düzgün ailelere veriyorlar. Tek şartları, bebeğe kendilerini gerçek anne- baba olarak tanıtmaları ve ancak ergenlik yaşlarında gerçeği anlatmaları.

Dardenne’ler 3 yıllık bir aradan sonra sinemaya güçlü bir dönüş yaptıkları “Genç Anneler”de, doğum yapan 5 kadının karşılaştıkları zorlukları ve duygusal karmaşayı filmlerine, sade ve içten bir anlatansıtıyorlar. Filmleri hakkında : “Başta 5 genç annenin kurtuluş yollarını anlatmaya karar vermiştik. Bu kızların ağır kaderlerinden nasıl kaçmaya çalıştıklasrını ve bu kaderin üstesinden nasıl gelebileceklerini. Bu başından beri hedefimizdi. Bu belki de bir önceki filmimiz, gerçeklere boyun eğdiğimiz “Tori Ve Lokita”da gösterdiğimiz bir tepkiden kaynaklanıyordu. Kızların tümünün yaşadığı zorluklara rağmen, bu kez tepki göstermeye karar verdik. O zaman içinde bulundukları güç durumdan nasıl çıkabileceklerini sorgulamaya başladık. Gerçekler her zaman kurguladıklarımıza uymasa bile çıkış yolları aramayı denedik. Kurgu, insanlara hayal kurdurmak ve gerçekte var olan kapıları açmakla ilgilidir.” dediler.

Jean-Pierre ve Luc Dardenne Cannes’daki ödül konuşmalarında da, basın konferansında da, “5 anneyi canlandıran 5 mükemmel oyuncu olmasaydı bu film olmazdı” diyerek ikisinin ilk filmlerinde, diğer üçünün kariyerlerinin başlarında olan genç oyuncularını onore ettiler. Cannes Festvali Genel Direktörü Thierry Frémaux, festivalin Dardenne’lere sadık kalmayı sürdürdüğünü şu cümlelerle açıkladı : “Cannes Film Festivalinde biz yayınevi gibiyiz ve bir yayıncı da yazarlarına sadıktır. “Genç Anneler”, anne olmakta zorlanan ve kaynak yetesizliği sebebiyle özveri ve becerileri olağanüstü olan sağlık ekipleri ve bakıcılar tarafından kabul edilen genç anneler hakkında. Dardenne Kardeşler’e, günümüz Belçika’sının kendine özgü kaderi üzerinden dünyanın ne hale geldiğini anlatan bu filmle eşlik ediyoruz.

Yönetmen / Senaryo : Jean-Pierre, Luc Dardenne

Görüntü Yönetmeni : Benoît Dervaux

Kurgu : Marie-Hélène Dozo

Oyuncular : Babette Verbeek, Lucie Larnelle, Elsa Houben, Janaina Halloy Fokan, Samia Hilmi, Günter Duret, İndia Hair, Christelle Cornil

Belçik-Fransa / Dram / 105 Dk.

 

CEVAPLA

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz