Gladyatör 2 / Gladiator II

İlkinin Gölgesinde

Gladyatör 2, ilki gibi unutulmaz olmaktan ve hatta senenin kalburüstü üç yapımından biri olmaktan çok uzakta ama yine sinemada görmek için keyifli ve akıcı bir film olmayı başarıyor. Ridley Scott’ıın yönetmenliğine söylenecek söz yok ama eldeki bu senaryoyla filmi ilgi çekici kılan unsurlar, aksiyon sahneleri ve oyunculuklar oluyor.

OrtaKoltuk Puanı:

 

Dönem filmlerinde çağ açan ve ardından gelen onlarca dizi ve film için önden yolları döşeyen 2000 yapım Gladyatör‘ün, yirmi dört yıl aradan sonra devam filmi vizyona giriyor. Maximus efsanesinden yıllar sonra, Commodus’un ölümünün ardından bile Marcus Aurelius’un Roma idealinin gerçekleşmediğini görüyoruz. Roma’yı yöneten, akıl sağlığı yerinde olmayan iki kardeş ve filmin başında ekranda beliren yazılarda bahsi geçen yozlaşma içindeki Roma’yı görüyoruz. İlk film kadar destansı olmayacak ve bırakın onun kadar hafızalarda yer etmeyi, görece kısa sürede unutulup gidecek olan bu film yine de eğlenceli bir seyir sunuyor. Gerek aksiyon sahneleri gerekse yıldız oyuncuların döktürmesiyle, senenin sonuna doğru aksiyon dolu bir dönem filmi olan Gladyatör 2 hakkında yazının sonraki kısımlarında spoiler ile bahsedeceğiz.

İlk film, Roma’nın en büyük generalinin önce köleye ardından gladyatöre ve en son da bir halk kahramanına dönüşmesiyle ilgiliydi. İkinci film de Lucilla’nın oğlu Lucius’un çocukluk hayalinin gerçekleştiğini ama pek de hayal etmediği şekilde olduğunu görüyoruz. Commodus’dan sonraki veliaht prens olan Lucius, annesi tarafından, Maximum ve Commodus’un arenada kapışmasının ardından Roma’nın entrikalarından uzağa gönderilmiş ama Lucilla, büyüdüğünde geri çağırmak üzere yolladığı oğlunun izini kaybediyor. Filmin başında, Paul Mescal‘in canlandırdığı Lucius, Hanno adıyla, entrikadan uzak Numidya’da evlenip bir hayat kuruyor ama yine de bir savaşçı olarak yetişiyor.
Geçmişini hiçe sayıp eşiyle birlikte Numidya’da huzurlu günler geçiren Lucius, Roma donanmasının şehre saldırması ve eşinin öldürülüp kendisinin askerler tarafından gladyatör olarak satılmasıyla, Roma’ya geri dönüyor. Aynı Maximus’un intikam yeminini gibi Lucius da General Acacius’tan intikam almaya yemin ediyor ama Commodus’un aksine Pedro Pascal‘ın canlandırdığı Acasius, ilkeli ve iyi niyetli bir adam olduğunu geç öğreniyor. Acacius sakin duruşu, savaştan sonra hemen dinlenmeye çekilip eşini görmek istemesi ve yozlaşmaya tahammül edemediğinde ordusunu toplaması hatta planı uygulamaya koymadan önce ihanete uğrayıp son nefesini arenada vermesiyle Maximus’a yakın bir kader çizgisi taşıyor.
Filmin aksiyon sahnelerini takip etmek ne kadar keyifli olsa da eldeki imkanlarla unutulmaz düello koreografileri ortaya konulmuyor, bununla birlikte savaş sahneleri de arenadaki sahneler de ilk filmdeki kadar etkileyici olamıyor. Hatta akıllara kazınacak en büyük aksiyon sahnesi de koskoca Colosseum’u suyla doldurup içine köpek balıkları attıkları ve artık fantastik olma yolunda giden sahne oluyor.
Lucilla rolüyle Connie Nielsen, hamleleriyle ilk filmdeki kadar etkili bir karakter olamasa da olaylar onun etrafında şekilleniyor. Aksiyon ve oyunculuklara kendinizi kaptırdığınızda zamanın nasıl geçeceğini anlamayacağınız iki buçuk saatlik bu film, senaryoya odaklanmaya başladığınızda bitmek bilmeyen bir karmaşaya dönüşüyor. Filmde ne Lucius’un nefreti seyirci tarafından içselleştiriliyor, ne başında iki deli hükümdar olduğu halde Roma’nın nasıl bir yozlaşmaya sürüklendiği görülüyor ne de mahkumların hücrelerine girip çıkabilen Lucilla’nın, oğlunu ikna edip onu kaçırmak yerine, ordusuyla Roma’ya girmeyi planlayan Acacius’u vazgeçirip, üç beş askerle Lucius’un hücresine gitmesine ikna ettiğine akıl sır eriyor.

Senaryoda kolaycılıkla, Lucius kahraman yapılmak için; Acacius ve Lucilla kendi sonunu getirmiş oluyor. Ben Hur‘dan beri süregelen, sürgünden dönüp hak ettiği konuma yükselen kahramanın hikayesini ilk filmde de burada da görüyoruz ama filmin politik olarak nerede durduğu meselesi film boyunca akılları kurcalıyor. Bir noktadan sonra Ridley Scott‘ın Amerika’daki son seçimde kime oy verdiğini düşünürken buluyorsunuz kendinizi.

Gladyatör 2, ilki gibi unutulmaz olmaktan ve hatta senenin kalburüstü üç yapımından biri olmaktan çok uzakta ama yine sinemada görmek için keyifli ve akıcı bir film olmayı başarıyor. Ridley Scott’ıın yönetmenliğine söylenecek söz yok ama eldeki bu senaryoyla filmi ilgi çekici kılan unsurlar, aksiyon sahneleri ve oyunculuklar oluyor.

Yönetmen : Ridley Scott

Senaryo : David Scarpa

Görüntü Yönetmeni : John Mathieson

Kurgu : Sam Restivo

Müzik : Harry Gregson-Williams

Oyuncular : Paul Mescal, Denzel Washington, Pedro Pascal, Joseph Quinn, Fred Hechinger, Lior Raz, Derek Jacobi, Connie Nielsen, Rory McCann, Tim Mcinnerny, Alec Utgoff, Alexander Karim, Riana Duce, Alfie Tempest, Hadrian Howard, Lee Charles, Chidi Ajufo, Mike Parish

ABD-İngiltere / Epik-Aksiyon-Macera-Dram / 150 Dk.

CEVAPLA

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz