Kaçırma / Rapito

M. Bellocchio “RAPİTO”da Kilisenin az bilinen bir skandalına odaklanıyor

KAÇIRILAN YAHUDİ ÇOCUK

1818’de Bologna’da gerçekleşen bir “beyin yıkama” operasyonunda 6 yaşındaki Yahudi çocuk Hristiyanlaştırılır. Velayet ve insan haklarının, inanç özgürlüğünün ihlal edildiğini anlatan film, din, bağnazlık, adaletsizliğe karşı direniş temalarının hakkını veriyor. Film inancı değil, kurum olarak dini eleştiriyor.

OrtaKoltuk Puanı:

 

SKANDAL GÜN IŞIĞINA ÇIKIYOR

Politik filmleriyle ünlenen, Onursal Altın Palmiye Ödülü sahibi, Cannes’da kariyerinin 11 filmi gösterilen veteran yönetmen Marco Bellocchio (84) son filmi “Kaçırma / Rapito” az bilinen gerçek bir hayat hikayesini ekrana taşıyor. 2003’te Aldo Moro’nun kaçırılışını anlattığı “Günaydın, Gece / Buengiornio, Notte”den 20 yıl sonra, Marco BellocchioRapito”da 19. yüzyılda Katolik Kilisesi tarafından kaçırılan bir Yahudi çocuğun öyküsüne odaklanıyor. BellocchioHer 2 kaçırma da bir tür körlükle ilgili” diyor. 84 yaşındaki İtalyan ustanın üretkenliğini sürdürmesini ve formunu koruduğunu görmek sevindirici.

Cannes’daki basın konferansında yönetmen “Onursal Altın Palmiye dışında Cannes’da hiç bir şey kazanmadım. Bu yıl da ödül almazsam hiç bir şey değişmeyecek. Pek çok dezavantajı olan ileri yaşım işleri daha da iyi görmemi sağladı. Bugün beni derinden ilgilendiren projelerle yetiniyorum” dedi. “Rapito” 2. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyasında yaşanan vahşete empati göstermeyen, sessiz kalmayı tercih eden Vatikan’ın, İtalya dahil, az bilinen bir skandalını gün ışığına çıkarıyor.

KİLİSENİN BEYİN YIKAMA OPERASYONU

1858 yılında Bologna’da gerçekleşen bir “beyin yıkama” operasyonu ile, Yahudi Mortara ailesinin çocuğu Edgardo Hristiyanlaştırılmıştı. Evin hizmetçisi Anna tarafından doğumundan bir hafta sonra gizli olarak vaftiz ettirilen çocuk, gerek vaftiz ritüelini yapan papaz, gerekse bütün dincilerin “vaftiz olan çocuk Katoliktir ve ebeveynlerinden alınır” savı ile ailesinden koparılır. Vatikan çocuğu Roma’ya kaçırır. Hizmetçi Anna “çocuk hastaydı diye yaptım” diyerek kendini savunmaya çalışır. Velayet hakkının, inanç özgürlüğünün, insan haklarının ihlal edildiğini anlatan bu iyi araştırılmış hikaye, din, güç, bağnazlık, adaletsizliğe karşı direniş gibi temaların hakkını veriyor.

Film sadece genel olarak bağnaz iki yüzlü bir İtalya’ya saldırmıyor; çıtayı yükseltip Katolik Kilisesinin, Vatikan’ın tam kalbini hedefliyor. Özgür ifadenin dogmalara boğulmasıyla, akıl ve duyguların bağnazlığa esir edilmesiyle film ruhban sınıfına tepkisini dile getiriyor. “Kaçırma / Rapito” inancı eleştirmiyor, bir kurum olarak dini eleştiriyor. Marco Bellocchio: “Papa’ya filmi izlemeye davet etmek için kendisine yazdım. Bana henüz cevap vermedi, ama bekliyorum onu, görmesini gerçekten çok isterim. Bu arada bazı rahipler ve bazı Yahudiler filmi gördüler” dedi.

Dönemin Katolik Kilisesi insanların mahremiyetine müdahale etmeyi kendinde hak sanıyordu. Tutucu, bağnaz, dediği dedik bir Papa’nın kişiliğinde film adaletsizliğin, evlat acısının bu absürt öyküsünü duyarlı bir sinema diliyle anlatıyor.Kaçırma”nın öyküsü günümüzde Rusların Ukraynalı çocukları “yeniden eğitmek” gerekçesiyle kaçırmalarını gündeme taşıyor. Marco Bellocchio bu konuda “Rusya – Ukrayna savaşı başladığında “Rapito”nun senaryosunu yazmaya başlamıştım. Rusların Ukraynalı çocukları kaçırma gerekçesi 60 yıl önceki Kilise’nin gerekçesiyle benzerlik taşıyor. Vatikan’ın dini sebeplerinin yerini Rusların milliyetçilik bahanesi alıyor. Her 2 olayda nesnel bir şiddet söz konusu. Ben Mortera olayını bilmediğimi itiraf edeyim. Kilisenin bu son kaçırma olaylarından biri, Papa’ya yakınlığıyla bilinen 3. Napoleon tarafından barbarlıkla nitelendirilmişti” dedi.

Kaçırılan bir Yahudi çocuk üzerinden Marco Bellocchio Engizisyonun Yahudi ırkına yaptığı zulüme isyan ediyor. Birçok Hristiyanın bu filmi izledikten sonra geçmişteki bu skandaldan utanacaklarını tahmin ediyorum. Bu filmi Yahudilerin yeminli düşmanlarına ders niyetinde göstermek lazım. “Eduardo Mortara’nın Kaçırılması” projesini 25 yılda gerçekleştiremeyen Steven Spielberg’in ardından, Marco Bellocchio bu öyküye odaklandı. Haziran 1858’de Bologna’da bir akşam Yahudi tüccar Solomon Mortera’nın (Fausto Russo Alesi) kapısı çalınır. Engizisyonun 2 memuru baskın yapıp anne Mariana’nın (Barbara Ronchi) gizlediği oğlunu kollarından koparıp kaçırır. Emri Papa 9. Pius (Paolo Pierobon) vermiştir.

Edgardo Mortera parçalanmaya mahkum İtalya’nın sembolü haline gelir. Taraflara eşit mesafede olmaya özen gösteren, Marco Bellochio’nun Susanna Nicchiarelli ve Edoardo Albinati ile birlikte yazdığı senaryo, olağanüstü bir gerçekçilik ve inandırıcılık taşıyor ve tarihi fresk özelliğini taşıyor. Bellocchio : “Niyetimiz hiç bir zaman Kilise’ye, Papa’ya veya dine karşı bir film yapmak olmadı. Hiç bir zaman siyasi ve ideolojik bir amacımız olmadı. 7 yaşındaki Edgardo sadece hayatta kalmaya çalışıyordu ve bunu yapabilmek için belirli kuralları kabul etmesi gerekiyordu. Ancak kendi seçimlerini yapmakta özgür olduğunda, gerçek babasının 9. Pius olduğunu iddia ederek Papa’ya sadık kalmaya karar verdi” dedi.

FİLM PAPAYI KARİKATÜRLEŞTİRİYOR

Filmin açılış sahnesi 1852’de yeni doğan çocukları için dua eden karı-koca Mortara’ları gösterip 6 yıllık bir sıçramayla devam ediyor. Roma’ya götürülen çocuk kilisede Katolik inancıyla eğitim görmektedir. Vatikan’a yönetilen eleştiriler Papa’yı kızdırmıştır. Huzuruna çağırdığı Yahudi Cemaatinin ileri gelenlerini hiddetli bir tonla “siz basını kışkırttınız, önümde eğilin ve ayaklarımı öpün” der. Dini baskıya direnemeyen liderler itaat etme durumunda kalır. Kiliseye karşı baş kaldıran Garibaldi kuvvetlerinin Bologna’yı ele geçirmesiyle Papa’nın heykelleri yıkılır. Haberi alan Papa Roma’da sara krizleri geçirir.

Bologna Engizisyon Mahkemesi Başkanı Feletti yetkisini kötüye kullanmak gerekçesiyle tutuklanır. Zira 7 yaşından küçük bir çocuğun vaftiz edildiği için kaçırılması kurallara aykırıdır. Mahkemede dinlenen hizmetçi Anna bebeği rüşvet aldığı için vaftiz ettiğini itiraf eder. Fakat Papa’nın emri altında çalışan mahkeme rahip Feletti’yi beraat ettirir. Babasının cenazesine katılmayı redden Edgardo, ölüm döşeğinde yatan annesini ziyarete gider. Ama son nefesini vermekte olan kadına Hristiyanlığa geçmesi için iknaya çalışır. Kardeşleri onu evden kovar. Edgardo 89 yaşında, 1940’ta bir Hristiyan olarak öldü. Papa 9. Pius 1878’de ölür, ayaklanan halk kitleleri cesedini Tiber nehrine atar.

Ödüllü tarihçi David İ. Kertzer Vatikan’ın laik bir güç olarak çöküşünde nasıl önemli bir olay haline geldiği hakkında bir kitap yazdı. Bu kitap, mütevazi bir tüccar ailesinin ıstırabını, bir Yahudi gettosundaki günlük hayatınn ritmini çağrıştırıyor ve aynı zamanda Mazzini ve Garibaldi’nin devrimci kampanyasına değiniyor. Bellocchio ve senaryo ekibi bu tarihi gelişimi, bir insanlık trajedisi olarak tarihin akışını nasıl değiştirdiğini analiz ettiler.

Dogma ve inanç, papalık kurumunun bir ”Rapito (Kaçırma)” işlemiş olduğu ve böylece bir Yahudi çocuğu bu Hristiyan sapkınlığının anahtar sözcükleridir. 60 yıl önce Fransız İhtilalini yaşamış Avrupa’da ve Kuzey Amerika’da Mortara Olayı bilinir. O yörelerden Katolik dünyasına tenkit ve kınama yağar. (Victor Hugo da bunların arasındadır.) Dünya diasporası ve cemaatleri Mortara’ların evlatlarına tekrar kavuşması için şiddetli inisyatifler doğar. Kilisenin aleyhine önemli bir direnç oluşur. Kopan fırtına bir bebeğin başına birkaç damla su serpilmesinden kaynaklanmıştır. Ancak Vatikan’ın beyin yıkama yöntemleri ağır basar. 2000 yılında Polonyalı Papa 2. Paulus dönemin papası 9. Pius’u aziz ilan eder.

Filmin en etkileyici sahnelerine gelince… Papa’nın rüyasında hahamlar tarafından sünnet edildiğini gösteren sahne, kaçırılan çocuklar arasındaki kalp hastası bir kızın cenaze töreni, Edgardo’nun ailesinden zor kullanılarak koparıldığı sahne, Bologna’nın ardından Roma’nın Garibaldi kuvvetleri tarafından kurtarıldığını gösteren sahneler, beyni yıkanan çocuklar arasından Papa’nın işaret ettiği Edgardo’yu kucağına oturttuğu sahne. Filmde Şabat duası için masa etrafında toplanan 9 çocuklu Mortara ailesiyle, kilisede dua eden Hristiyanları dinamik bir kurguyla birleştiren Francesca Calvelli – Stefano Mariotti ikilisi övgüyü hak ediyor. Sergio Ballo ve Daria Calvelli’nin muhteşem kostümleri, Francesco Di Giacomo’nun fotografları, dönem atmosferi yaratmada Bellocchio’nun mizansenine katkıda bulunuyor.

Çocuğun babası Solomon’u canlandıran Fausto Russo Alesi Bellocchio’nun “Günaydın, Gece” ve “Hain / İl Traditore” filmlerinde oynamış, ilk filmde Aldo Moro’nun kaçırılmasında aracılık eden papa rolündeydi. “Kaçırma”nın burnundan kıl aldırmayan papası 9. Pius’u oynayan Paolo Pierobon yine Bellocchio’nun Benito Mussolini ve ilk karısı İda Dalser’in hayatına odaklanan biyografik drama “Yenmek / Vincere”de rol almıştı.

Yönetmen : Marco Bellocchio

Senaryo : M.Bellocchio, Susanna Nicchiarelli, Edouardo Calvelli

Görüntü Yönetmeni : Francesca Di Giacomo

Kurgu : Francesca Calvelli, Stefano Mariotti

Oynayanlar : Fausro Russo Alesi, Barbara Ronchi, Fabrizio Gifuni, Filippo Timi, Corrado İnvernizzi

İtalya-Fransa-Almanya / Dram 135 Dk.

CEVAPLA

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz