Magarsus
Kanlı portakallar…
6 Şubat depreminde kaybettiğimiz oyuncu Emel Atıcı’ya adanan dizi sadece senenin değil bence son dönemlerin de en iyi dizisi. İlk iki bölümünü izlediğimiz dizi, karakterlerin çok yönlü ve saklı kişiliğini sunmada, senaryo temposunu tutturmada ve diğer bölümlere merak ve konu alanı bırakması itibariyle benzer yapımlardan çok farklı görünümde.
Sinema estetiğiyle ince düşünülmüş ve oyunculuklarda da kolaya kaçılmamış Magarsus’u kaçırmayın…
Çok Yönlü ve Oldukça Farklı Bir Aile Dramı…
Yılın merakla beklenen dizilerinden Magarsus, 10 Ağustos itibariyle BluTv’de ilk iki bölümüyle yayınlanmaya başlandı. Yapımın ismi Adana Karataş’ta yer alan, gezme imkânı bulduğum Antik Liman şehri Magarsus’tan gelmekte. Büyük İskender’in ziyaret ettiği şehir, birçok kanlı olaya da tanıklık etmiş. Dizi ise Çukurova’da yer alan Sarıbahçe isimli ilçede, limana sahip, narenciye işi ile uğraşan “Kurak” ailesinin kendileri ve kentle olan mücadelesini odağına alıyor. Öncesinde “Bereketli Topraklar Üzerinde” ya da TRT yapımı “Hanımın Çiftliğinde” de özellikle rastladığımız ama o zamanın pamuk ticareti ile ön planda olan hikaye, bu kez kanlı portakal anlatımına dönüşüyor.
Kanlı Portakallar Toplanırken…
Dizide baba Halil Kurak (Ercan Kesal) oldukça güçlü bir figür. Yeniliğe açık olmayan, otoriter ve çocuklarına karşı da hükümranlığını bir an bile elden bırakmayan birisi. Çocukları olan Turgut (Çağlar Ertuğrul), Tansu (Merve Dizdar) ve Fatoş (Burcu Gölgedar) babalarının bu dominant yapısına karşı kendi benliklerinin ispatı derdindeler. Annenin biraz müphem kalan ölümü ile boşalan alan tamamen babanın iktidarına terk edilmiş. Oğlu Turgut’un geçmişteki uyuşturucu illetinden kurtulmasından, kızı Tansu’nun Amerika’daki eğitimine kadar tüm geçmiş anlar baba tarafından bir bakıma kullanılmakta. 1998 depreminde ailesini kaybeden, artık dört duvar içine giremeyip çadırda yaşayan aileden biri Beton (Berkay Ateş) ise tam bir görev adamı haliyle dayısının tüm işlerine koşturmakta. Ama onun da halen açığa çıkmayan yönleri, uyanıklıkları ilk iki bölümde kısmen geçmekte.
Her şey aile için kağıt üzerinde iyi giderken ilçeye dadanan Amerikalı şirketten, Suriye’ye uyuşturucu sevki için yer arayan ve mültecileri de kullanan mafyanın işin içine girmesi ile dizinin gerilim çıtası gittikçe artmaya başlıyor. Ve tempo artarken aile fertlerindeki çözülmeler de daha da belirginleşiyor. Yapımda kısmen göçmenlerin durumundan, belediye / kamu ile iş insanlarının yerel ölçekteki ilişkilerine değinen, günümüze göndermelerde bulunan yanları da var.
Oyunculuklarda Çıta Çok Yüksekte…
Dizinin yönetmenliğini yapan, aynı zamanda yapımın senaristlerinden de olan Yunus Ozan Korkut öncesinde Adana’nın gecekondu bölgelerini ele aldığı “Benim Varoş Hikayem” isimli filmiyle biliniyor. Adanalı olmasının avantajını yapımda özellikle oyuncuların başarılı Adana şivelerinde görmek mümkün. Oyuncular bahsini açmışken zaten rüştünü son olarak Cannes’da en iyi kadın oyuncu ödülüyle taçlandıran Merve Dizdar ile yine bir başka ödüllü oyuncu Berkay Ateş’ten bahsetmek gereksiz söz uzatması olur. Her iki oyuncu bu yapımda da harikalar.
Ercan Kesal ve Menderes Samancılar da deneyimlerini bu yapımda da gösteriyorlar. Ancak beni asıl şaşırtan, daha önce “Afili Aşk” gibi yapımlarda görmeye alıştığımız Çağlar Ertuğrul’un bu dizideki olağanüstü performansı oldu. Tek kelime ile muhteşem bir oyunculuk var önümüzde. Gerek şive kullanımı, gerekse de uyumsuz, küfürbaz, itici bir karakteri bazen mizah ile de donatabilen çok yönlü oyunculuğu yapımın önemli avantajlarından.
Müziklerini Toygar Işıklı’nın yaptığı dizide “Bir Başkadır”dan alışık olduğumuz üzere bitiş jeneriği nostaljik melodilerle süslenmiş. Örneğin izlediğim ikinci bölümde Kamuran Akkor’un “Zalimin Zulmü” şarkısı bölümün “itibar” ismine uygun olarak monte edilmiş.
Son Yılların En İyisi…
“Magarsus” aynı zamanda ödüllü bir dizi. Berlin’den TV Series Festivali’nden ödülle döndü. Hepimizi yıkan 6 Şubat depreminde kaybettiğimiz oyuncu Emel Atıcı’ya adanan dizi sadece senenin değil bence son dönemlerin de en iyi dizisi. İlk iki bölümünü izlediğimiz dizi, karakterlerin çok yönlü ve saklı kişiliğini sunmada, senaryo temposunu tutturmada ve diğer bölümlere merak ve konu alanı bırakması itibariyle benzer yapımlardan çok farklı görünümde. Sanırım ilerleyen bölümler karakterleri daha da açarak bu iki bölümlük başarıyı gölgelemeyecektir. Sinema estetiğiyle ince düşünülmüş ve oyunculuklarda da kolaya kaçılmamış Magarsus’u kaçırmayın…
Yönetmen : Yunus Ozan Korkut
Senaryo : Yunus Ozan Korkut, Mustafa Yürüktümen
Görüntü Yönetmeni :
Kurgu : Doruk Kaya
Müzik : Toygar ışıklı
Oyuncular : Merve Dizdar, Berekay Ateş, Çağlar Ertuğrul, Ercan Kesal, Uğur Uzunel, Burcu Gölgedar, Sümeyye Aydoğan, Mehmet Bozdoğan, Cem Bender, Kayhan Açıkgöz, Sezer Arıçay, Sekvan Sarıkaya, Muttalip Müjdeci
Türkiye / Gerilim / 2 Bölüm 60 Dk.
Çok başarılı oyuncalar konu guzel sıradan degil suruķleyicu fakat çok küfur var .Haddinden fazla ,saydim inanin ki 3 dakikanin icinde normal bir dialogda yani kavga dışında 9 kere kufur var.İlk bolumlerde çok dikkatimi çekmiyordu ama bu çok tekrarlayinca beni irkilmeye ,filmden koparmaya başladı.Bu abartılmıs .Amerikan filmlerine benzetilmesi gerekmiyor bence.Seyrettigim çoğu dizi de de bunu görüyorum.İnanin ki filmin konusunu ve oyuncuları begendigim halde 4. Bolumun yarısinda seyretmeyi bıraktim .