Özgürlüğün Elli Tonu
FANTEZİLER SON BULUYOR..
Özgürlüğün Elli Tonu filminin yönetmen koltuğuna serinin ikinci filmi ”Karanlığın Elli Tonu(2017)” filmini de yöneten ABD doğumlu James Foley oturmuş. İlk film ”Karanlığın Elli Tonu(2015)”nu Sam Taylor Johnson yönetmişti.
Bildiğiniz üzere üçleme, Dünya çapında çok satan E.L. James’in ”Elli Ton” serisinden sinemaya uyarlandı. İlk bölümde, 20 yaşındaki edebiyat öğrencisi Anastasia Steele, oldukça yakışıklı, zeki, çekici ve bir o kadarda sinir bozucu olan genç girişimci Christian Grey ile tanışıp onun karanlık sırlarına ve kendi karanlık arzularına teslim olup oldukça tutkulu ve cüretkar bir fiziksel ilişkiye yelken açıyorlardı.
İkinci bölümde, Grey’in karanlık sırlarından bıkan Anastasia, ilişkilerine son noktayı koyup bir yayınevinde çalışmaya başlar. Grey’in cazibesine karşı koyamayan Anastasia, hayatının en önemli kararını alırken Grey içindeki şeytanla savaşmaya devam eder.
Son bölüm ise, Grey ve Anastisia’nın evlilik sahnesi ile açılıyor. Çiftin evliliklerinde de seks oyuncakları ile yaptıkları tutkulu sevişmeler devam ederken birbirlerine karşı güven sorunu yaşamaya başlarlar. Çocuk istemeyen Grey, Anastasia’nın hamile olduğunu öğrenince karısına kızar. Bu arada, Anastasia’nın çalıştığı eski iş yerindeki amiri Anastasia’nın bir yakınını kaçırıp tehdit ederek yüklü bir fidye ister. Bu durumu kocasına söylemeyen Anastasia, problemi kendi çözmeye çalışır…
Akılda yer eden soruların ve sorunların birer birer çözüldüğü ve cevabını bulduğu son bölüm, diğer bölümlere göre daha eli yüzü düzgün bir yapım. Bu filmde de diğer bölümlerde olduğu gibi ilgi çekici değişik seks fantezilerinin yanında, Grey’in detaylı bilmediğimiz kimliğini, nereden geldiğini ve gerçek annesinin kim olduğunu öğreniyoruz. Bize, Anastasia’nın eski patronunun Grey’le nasıl bir bağı olduğu da verilerek bütün sorular cevaplandırılıp üçleme sonlandırılıyor.
Bana sorarsanız ben bu üçlemeyi sevmedim ve hiç keyif almadım. Ruh sağlığı bozuk zengin adamın, fakir kızla yaşadığı abuk subuk ilişki olsa olsa seks fantazilerine meraklı olanların ilgisini çekebilir. Sonuç itibarı ile de film basında ve halk arasında, hep bu yönü ile konuşulduğu için seyircisi de o doğrultuda oldu.
Bırakın aileyi, nişanlı veya sözlü bir çift, yada evlenme niyetinde olduğu kız arkadaşını alıp bu filmi izlemek için sinemaya kim gider ki! Olsa olsa yanındakine karşı cinsel istek duyan birisi, onun cinsel arzularını uyandırıp ondan faydalanmayı düşünebilir. Yoksa filmin ders alınacak, ibret alınacak veya bilgi dağarcığınıza katkı sağlayacak bir yanı yok.
Filmin kurgusunu ve müziklerini beğendim. Yönetmenin kamerasını ve oyuncu yönetimini beğenmedim. Oyunculuklar ise orta düzeydeydi.
Sözün özü: Dünya çapında çok satan bir kitaptan uyarlanan serinin takipçisi iseniz bu bölümde beklediğiniz tüm sorulara cevap bulacaksınız. Takipçisi değilseniz uzak durmanızı tavsiye ederim. Zaten ilk iki bölümü izlemediğiniz için olaylara vakıf olmanız zor olacaktır. İllede bu konuyu merak ediyorsanız, üçlemenin kitabını okumanızda fayda var. Kitap ve film arasında büyük farklılıklar var.