Yaşam Koçu
Doğu Show ‘a Hoş Geldiniz.
Doğu Demirkol’un kaleme aldığı, günümüzün önemli istismar alanlarından biri olan yaşam koçluğunu ele alan zayıf senaryosu ile “Yaşam Koçu” vizyon haftasında az seyirci ile yetinecektir. Ancak haksızlık da etmeyelim. İzleyenlerin karşılarında Doğu Demirkol esprileri ile yine de salondan çokta üzgün ayrılmayacağı da kesin.
Doğu Demirkol bir yandan yoğun ilgi gören stand-up gösterilerine devam ederken öte yandan sinema yapımlarında da boy göstermeye devam ediyor. Son olarak Zeki Demirkubuz yapımı “Hayat” filminde kısa bir rol ile arz-ı endam eden yetenekli oyuncu, bu kez nerede ise tek başına kotardığı “Yaşam Koçu” ile bu hafta karşımızda. Geçtiğimiz günlerde yapımın galasına Doğu’nun yeni aşkı Levent Kırca-Oya Başar çiftinin kızları 1994 doğumlu Ayşe Kırca ile gelmesi ses getirmişti. Galaya katılan Oya Başar müstakbel damadının oyunculuğunu beğendiğini açıkladı basına. Yönetmenliğini “Masal Şatosu”, “Sevmedim Deme” gibi kitlelere çok ulaşamayan filmleriyle bildiğimiz Bülent Kuka‘nın üstlendiği yapımın en büyük kozu kuşkusuz Doğu Demirkol. Filmde dayısının oğlu “Hakkı Abi” ile Bülent Çolak dışında başka belirgin bir oyunculuk göremiyoruz.
Aklını Kiraya Verenler
“Yaşam Koçu”, günümüz bireyinin belki de en temel çıkışsızlığının bir tezahürü olan ve Aydınlanmacı filozof Kant’ın aklını kullanma yetisini kazanan akılcı bireyinin tam zıddı olarak gördüğü “aklını kiraya verenleri” ana konusu olarak belirliyor. Yani sizin hayatta nasıl kalacağınıza sizin adınıza tasavvur eden, buna dair sizin aklınızı çöpe atarak normlar üreten yaşam koçları, meditasyon guruları üzerine bir yapım var karşımızda.
Cafer’in Önlenemez Yükselişi
Otuzlu yaşlarda olan, bir işi gücü olmayıp anne ve babasının yanında oturmaya devam eden Cafer (Doğu Demirkol), bir taraftan konservatuvarı yarıda bırakmak zorunda kalıp öte yandan oyuncu olan Helin’e (Yağmur Tanrısevsin) tam olarak sevgisini açmakta özgüven sorunu yaşayan biridir. Helin ise filmin başında da görüldüğü üzere çoğu kez enerji dirilimi için yaşam koçunun kapısını çalar. Onunla giden Cafer bu durumu sürekli dalgaya alır. Ne var ki magazin basınının da olduğu bir parti çıkışında Helin’e yanındaki kişinin kim olduğunun muhabirlerce sorulması üzerine Cafer’in aklına “yaşam koçu” olduğu cevabı gelir. Ve Cafer bu işte büyük gelir kapısı olduğunu anlayınca google’dan öğrendiği bilgilerle popüler bir yaşam gurusu haline gelir. Kimler kapısını çalmaz ki? Popüler basketbolcular, eş bulmakta zorlanan zengin kadınlar, kilolu beyler… Artık Cüneyt Özdemir’in YouTube kanalına çıkacak ve yapay zeka yardımıyla kitapları yok satacak kadar popüler bir kanaat önderi haline gelir. Ya sonrası?
Zayıf Senaryo, Skeçli Anlatım
Başta da belirttim, yapımın zaafı bu derece önemli bir istismar alanını mizah kalıpları ve Doğu’nun kıvrak zekasının yardımıyla daha bütünlüklü gerçekçi ve de biraz eleştirel işlemesi mümkünken yan yollara sapmasından kaynaklanıyor. Yani yapımın temel problemi oldukça savruk ve skeç havasında bir anlatımı ve de biraz dozu fazla küfürlü dili benimseyerek Recep İvedik‘in bile biraz daha gerisine düşen senaryosu. Doğu Demirkol bir kısım gösterilerinde kullandığı kalıpları, özellikle annesine ilişkin konuları burada da yineliyor. Ancak senaryonun zayıflığına karşın Doğu Demirkol zaman zaman salonu kahkahaya boğmayı da beceriyor. Kendine has mizah diliyle örneğin otobüsteki intihar mesajı bölümleri ya da Cüneyt Özdemir ile olan program kısımları komikti. Bu anlamda biz aslında bütünsel bir yapım yerine tam anlamıyla bir “Doğu Show” izlemiş olduk. Yani sinema salonuna girerken Doğu’nun gösterisine hazır olun. Yapımın diğer başarılı oyuncusu da Bülent Çolak’tı. Tiyatro kökenli olan, son olarak da Semaver Kumpanya’nın başarılı yapımı “Meçhul Paşa” ile de göz dolduran başarılı oyuncu bu filmin diğer akılda kalan karakteri olan Hakkı Abi’yle karşımıza çıkıyor. Ancak aynı şeyi maalesef ana karakterlerden Yağmur Tanrısevsin için söylemek çok zor. Kendisinde akılda kalır bir oyunculuk göremedik.
Filmin özellikle partideki içkinin dozunun kaçmasıyla Cafer’in sarhoş halini yansıtan yalpalı kamera kullanımı ile kitap söyleşisi sırasında kafaya darbe alma sonrasındaki ses düzeni başarılıydı. Müziklerde ise finalde gençlerin çok sevdiği Semicenk’in “Şalteri Kapattım”ı ve Ragga Oktay’ın “Come Let Me Know” şarkıları dikkatleri çekiyor.
Doğu Demirkol’un kaleme aldığı, günümüzün önemli istismar alanlarından biri olan yaşam koçluğunu ele alan zayıf senaryosu ile “Yaşam Koçu” haftanın Kolpaçino gibi önemli bir fenomen yerli yapımının yanında daha az seyirci ile yetinecektir. Ancak haksızlık da etmeyelim. İzleyenlerin karşılarında Doğu Demirkol esprileri ile yine de salondan çokta üzgün ayrılmayacağı da kesin. Doğu Demirkol’un “Ahlat Ağacı”, “Hayat” gibi arthouse yapımların yönetmenleriyle çalışmış olmasının deneyimini de kullanarak sinema tekniğini biraz daha ilerletmesinde fayda var. Sahne Show’u başka, sinema başka çünkü. İkisi bir yere kadar kesişebilir. Ama sonrası için başka nitelikler aranır. Doğu Demirkol daha iyi yapımlarla karşımıza çıkma yeteneği olan birisi. Bu yeteneğini nasıl kullanacağını zaman gösterecek.
Yönetmen : Burak Kuka
Senaryo : Doğu Demirkol
Görüntü Yönetmeni : Mehmet Başbaran
Oyuncular : Doğu Demirkol, Yağmur Tanrısevsin, Bülent Çolak, Hakan Meriçliler, Ebrar Alya Demirbilek, Nazlı Tosunoğlu
Türkiye / Komedi / 97 Dk.
uzun zamandır izlediğim en kötü filmdi.Film senaryosu o kadar kötürdü ki filmin yarısında çıkmak zorunda kaldık