Bu hafta sinemalarda gösterilmeye başlanan 2013 ABD yapımı,132 dakika süreli,dram türündeki filmin yönetmen koltuğuna,filmin senaryosuna ve yapımcılığınada imza atan Lee Daniels oturmuş.Başrolleri ise Forest Whitaker,Oprah Winfrey,Mariah Carey,John Cusack,Jane Fonda,Cuba Goodink Jr,Terrence Howard,Lenny Kravitz ve Robin Williams paylaşmış.Filmde,ABD ve Afrika kökenli Eugene Allien’in(1919-2010) gerçek yaşam hikayesi anlatılıyor.Allen,34 yıl boyunca (1957-1986)Beyaz Sarayda başkanlara uşaklık yapmış ve tarihi değiştiren birçok toplumsal olaya şahitlik yapmıştır.Cecil,ABD başkanlarının siyahlarla olan kişisel ilişkileri ve devletin ırkçılık politikalarına karşı aldığı tavırlara şahit olmuştur. Bünyesinde birçok ünlü oyuncuyu barındıran film,2013 Haziran’ında ABD’de vizyona girdiğinde olumlu tepkiler almış,hatta başkan Obama’yı ağlatmıştı (Filmdede,Obama başkan seçildiğinde Cecil’in hüngür hüngür ağladığı sahne çok etkili olmuş).Ancak,aynı tarihlerde vizyona giren ve değişik bir konu ile ABD’deki kölelik sorununu anlatan ”12 Yıllık Esaret” filminin gölgesinde kalmış ve Oscar’ı 12 Yıllık Esaret’e kaptırmıştı.
Filmde,1926 yılında 8 yaşında küçük bir çocuk olan Cecil’in annesine sahipleri tarafından tecavüz edilmesi ve babasının sahibi tarafından öldürülmesi ile başlayan ve ev zencisi adı verilen uşaklık serüveni Obama başkan olana kadar sürüyor.Cecil Gaines,Afrika kökenli Amerikalıların sessiz çoğunluğunu temsil ederken,sesini çıkarmaya,kendilerini ABD toplumuna kabul ettirmeye çalışan sesli çoğunluğun içinde biranda oğlunuda buluyor.Oğlu Louis,sırası ile Martin Luther King,Malcolm X ve Kara Panterler’in yanında omuz omuza özgürlük mücadelesi vermeye başlıyor.Oğulun verdiği özgürlük mücadelesi,babası ile aralarının açılmasına neden oluyor.Çünkü Cecil,içinde özgürlüğü barındırmasına ve özgürlüğü dışa vurmayı istemesine rağmen,her baba gibi oğluna zarar gelmesini istemediğinden olaylardan uzak durmasını istiyor.Baba oğul arasındaki dokunaklı sahneler seyirciyi yüreğinden yakalıyor ve hislendiriyor.
Filmde,Cecil’in hikayesi anlatılırken sürekli politik mesajlar da veriliyor.Beyaz Saray’daki Cumhuriyetçi ve Demokrat başkanlarla yaşadığı deneyimler Cecil’in gözünden beyaz perde’ye yansıyor.Filmin yönetmeni,duygu sömürüsü yapmadan istediğini soğukkanlı bir şekilde anlatmış ve ortaya siyah – beyaz ilişkilerine vurgu yapan son derece etkili bir film çıkmış.Çarpıcı bir insan hikayesini anlatan bu filmi kaçırmamanızı tavsiye ediyor ve sizlere İYİ SEYİRLER diliyorum.
