Columbine Lisesi katliamı
Yönetmenliğini ve senaristliğini Amerikalı Kyle Rankin’in yaptığı Run Hide Fight (koş, Saklan, Dövüş) bu hafta Cuma günü vizyona giriyor. Yönetmen, belli aralıklarla haberlerde izlediğimiz Amerika’da gerçekleşen okul katliamlarını mercek altına alıyor. Bu katliamlardan biri 20 Nisan 1999’da Colorado eyaletindeki Littleton kentinde Columbine Lisesi’nde gerçekleşti. Olayda 12.sınıftan 12 öğrenci ve bir öğretmeni öldürdüler. Saldırganlar daha sonra okul kütüphanesinde intihar ettiler.
Bir okul baskını da 14 aralık 2012 Connecticut’ta yaşandı. 20 yaşında Lanza adlı bir genç Sany Hook İlkokulunu basarak 27 kişiyi öldürüp sonrasında intihar etti. Lanza, okul öğretmenlerinden birinin oğluymuş.
Şubat 2018 tarihinde okuldan atılan bir öğrenci Florida’daki lisede dehşet saçtı. Hala aklımızda olan görüntüleri ile aralarında beden eğitimi öğretmeni ve Beren Saat’e benzeyen gencecik bir kızın da olduğu 17 kişiyi öldürdü, sonrasında teslim oldu.
Aynı yıl birkaç ay sonra Teksas Eyaletinde Santa Fe Lisesi kendi öğrencisi tarafından basıldı. Dokuzu öğrenci olmak üzere 10 kişiyi öldürdü. 17 yaşındaki Dimitrios polise teslim oldu…
Özetle bazı rakamları verilecek olursa durumun ciddiyeti daha iyi anlaşılır.
2013 yılından bu yana ABD’deki okullarda gerçekleşen toplam silahlı saldırı sayısı: 291
2018’de gerçekleşen silahlı saldırı sayısı: 18
Bu durum neredeyse her haftaya 1 silahlı saldırının denk geldiğini gösteriyor.
2012 Aralık ayındaki Sandy Hook saldırısından bu yana okullarda öldürülen kişi sayısı: 121
Çok acı ama bu okul baskınları neredeyse Amerika’da gelenek haline geldi. Sebepleri üzerinde duruluyor. Bunun ilk nedenlerden birinin bireysel silahlanma olduğu ileri sürülüyor. Ancak, Amerikalı silah tüccarları her defasında silahların sınırlandırılmasına engel oluyormuş.
Bu baskınları tek tek araştırdığımda gördüm ki Yönetmen Kyle Rankin yukarıda saydığım katliamların her birinden ayrı ayrı örnekler alarak hepsini filminde birleştirmiş. Özellikle katliamın gerçekleştirme yöntemleri konusunda…
Dört canavar öğrenci
Film, Zoe’nin ((Isabel May) babası ile birlikte geyik avlama sahnesi ile başlıyor. Zoe, 17 yaşında bir lise öğrencisi olmasına rağmen babası ona avlanması amacı ile silah kullanmayı öğretir. Böylece o silahın daha sonraki sahnelerde 16-17 yaşındaki bir kız çocuğunun silahı nasıl olup da kullandığına dair aklımıza soru takılmıyor, şaşırtmıyor. Bir bakıma daha ilk sahneden ipuçları elimize veriliyor. Beni şaşırtan asıl nokta geyiği vuran Zoe’nin hayvanın ölmemesi üzerine babasını direktifleri doğrultusunda acı çekmemesi için işini bitirmesi gerektiğini söylemesinin ardından kızın ikinci bir el silah atmak yerine geyiğin kafasını taşla ezmesi! Önce bu sahneden bir psikopat çıkacağına inanıyorsunuz. Ama hayır. Tam tersine psikopat öğrencilerle cesurca savaşan bir kız çıkıyor karşımıza.
Biraz çelişkili bir durum! Bu şiddet eğiliminin annesinin yokluğuna olan isyandan kaynaklandığını düşünüyorsunuz sonra. Çünkü, Zoe tek başına okulunun daha büyük bir katliama sahne olmasına engel oluyor. Evet, kendi öğrencileri tarafından basılan bir okuldan söz ediyoruz. Biri kız olmak üzere kardeşinin de içinde olduğu dört öğrenci ellerinde otomatik silahlarla okulun kafeteryasını basıyorlar. Bu dört öğrenci adeta birer canavara dönüşüyor. Gözlerini kırpmadan öğrencileri öldürmeye başlıyorlar…
Psikolojik sorunlar
Yönetmen burada öğrencilerin neden canavara dönüştüğüne dair cevaplar arıyor. Aşağılanma, dışlanma, bir işe yaramama, uyuşturucu kullanma gibi sebeplerin yanında sosyal medyada tt olmak gibi dertlerinin olduğunu söylüyor. Ancak, hiçbir sebep bir öğrencinin annesine telefonda “Eğer sesimi son kez duyuşun buysa üzgün ölmediğimi bilmeni isterim” sözlerini söyletmemeli. Her an ölecek korkusu ile saatlerce yaşamak vahşetin en büyüğü olmalı…
Zoe’ya gelince; cani öğrenciler kafeteryayı bastıkları zaman tesadüfen lavaboda olduğu için olaya dışarıdan takip ediyor ve adeta kendini arkadaşlarının kurtulması uğruna feda ediyor. Bu arada onu yalnız bırakmayan biri daha vardır. Annesi! Aslında Zoe’nun da psikolojik rahatsızlığı vardır. Ölmesine rağmen sürekli annesinin görüntülerini görmektedir ve onunla konuşmaktadır. Neyse ki annesinin hayali olay sırasında ona doğru yönlendirmeler yapmaktadır. Bu direktiflere uyan Zoe arkadaşlarını kurtarmayı başaracak mıdır ? Başaramayacak mıdır ? Cevabını seyirciye bırakalım.
Yönetmen / Senaryo : Kyle Rankin
Görüntü Yönetmeni : Darin Moran
Kurgu : Matthew Lorentz
Müzik : Mondo Boys
Oyuncular : İsabel May, Thomas Jane, Radha Mitchell, Eli Brown, Olly Sholoton, Treat Williams, Barbara Crampton, Cyrus Arnold
ABD / Aksiyon-Gerilim / 109 Dk.