Önce, Dünya ülkelerini yöneten liderlere sormak istiyorum, sizin derdiniz ne ?
Şu dünya da huzurlu bir şekilde kardeş kardeş yaşamak varken bu hırs niye?
Bırakın, herkes kendi topraklarında ailesi ve dostları ile mutlu bir yaşam sürsün. Siz liderler, onların huzuru ve mutluluğu için çalışın.
Para, güç, ben senden daha iyiyim hırsını bir kenara bırakınız. İlime ve bilime odaklanınız. Güç gösterileriniz sayesinde doğayı ve insanlığı yok ediyorsunuz farkında değil misiniz ?
Lider dediğin halkını düşünür, onları her türlü tehlikeden korur, onların iyiliği için kılı kırk yarar, bin düşünür bir adım atar. Şimdiki liderler öyle mi? Ağızlarından çıkanları kulakları duyuyor mu ?
Peki ya insanlar ?
Bir bencillik, kendini beğenmişlik ve herkesin öncelik verdiği para hırsı almış başını gidiyor. Hadi bakalım para dediğiniz kağıt parçası kurtarsın sizi Coronavirüs’den.
Ellerimizle, kendi kendini temizleyip yenileyen, besleyen, sağlıklı yaşamamızı sağlayan doğayı yok etmeye devam ediyoruz. Ne için ?
Bırakınız bencilliği, ukalalığı, para hırsını, kendini yükseklerde ulaşılmaz insanlar olarak görmeyi. Bakınız, virüs sayesinde tüm insanlık çaresiz. Herkes korkuyor. Çoğumuzun önemsemediği o elleri öpülesi doktorların, bilim adamlarının gözünün içine bakıyoruz.
Allah’ın dediği olur diyen din adamları, virüs vakaları çoğalmasın diye camilere, kiliselere, ibadet yerlerine gitmeyin ”evinizde kalın” diyor. Çünkü, hastaneler, doktorlar, bilim adamları yeterli değil. Demek ki neymiş, ”en hakiki mürşid ilimmiş, fenmiş”. Her yere cami, kilise açmakla olmuyormuş bu işler. Ülkelerin, her sokağında her mahallesinde ilim irfan yuvası okullar olmalı. Doktorlar, bilim adamları çoğalmalı. Yoksa, sizi yaratıp size akıl dahil ihtiyacınız olan her şeyi veren Yaratan’dan yardımı daha çok beklersiniz.
Din, afyon gibidir beyinleri uyuşturur derler.. Doğrudur. Müslümanın da, Hıristiyanın da Musevinin de Allah’ı aynıdır ve tekdir. Ama din adamları tarafından hep ayrımcılık yapılıp kendi dinleri öne çıkartılmaya çalışılmış ve yalan yanlış hurafelerle kendilerine inananların beyinleri yıkanmıştır. Bu din adamları tarafından beyinleri, yalan bilgilerle insanlığa hizmeti sadece ibadet etmek olarak düşünen uyuşturulmuş insanlar da, ilim ve irfana kapılarını kapatmışlardır.
Tüm dünya dinlerinin yetiştirme yurtlarında tecavüze uğrayan, güç ve para hırsı uğruna yapılan savaşlar da yaşamını, uzuvlarını kaybeden çocukların, masumların ahı çıkıyor insanoğlundan..
Suriye savaşında yaşamını kaybeden küçük çocuk ne diyordu ? ”- Sizi Allah’a şikayet edeceğim, burada olanları tek tek anlatacağım..!”
Çocuk, anlattı demek ki.. Tüm cihanın hakimi, yeri göğü yaratan, bütün olup biteni gören Allah’da çocuğun şikayetini haklı bulmuş olacak ki insanları cezalandırıyor.
Ama bir süre sonra insanlığı o engin bağışlayıcılığı ile affedip, aklımızı kullanmamız için yine baş başa bırakacaktır bizi. Umarım akıllanırız..
