İKSV ONLİNE FİLM FESTİVALİ 5
“Doksanlı yılların başında “5 kusursuz sayıdır”ı yazmak için ön çalışmalara başladığımda Tokyo’daydım ve kitabın öykücü kariyerimin en önemli işi olacağının henüz farkında değildim. Uzun süredir ülkemden uzak yaşamış olduğumdan, İtalyan bir öykü için olaylara gereken mesafeden bakmaya başladığımı düşünüyordum. Hem dramatik hem ironik bir hikâye yazmak istediğim için öykünün ideal ortamın Napoli olacağını tahmin ettim”. Igort
“5 è il numero perfetto / 5 Kusursuz Sayıdır”, İgort olarak bilinen ünlü İtalyan çizgi roman yazarı Igor Tuveri’nin başyapıtı olarak bilinen aynı adlı eserinden uyarlayarak yönettiği ilk filmi.
1958 Cagliari doğumlu İgor Tuveri, hem metinleri hem çizimleri kendisine ait olan bir düzine çizgi romanla İtalya’nın en ünlü çizer yazarı kabul ediliyor. Başyapıtı “5 Kusursuz Sayıdır” gibi kült efsanesine dönüşmüş bir eseri sinemaya aktarmak görevini üstlendiğinde, bir başka efsanenin desteğini almaya karar vererek filmin başkarakteri Peppino Lo Cicero’yu İtalyan sinemasının yaşayan en büyük oyucusu Toni Servillo’ya emanet etmiş.
“5 Kusursuz Sayıdır”, birçok çizgi romanda olduğu gibi, bildik bir öykü anlatır: Yaşlanarak emekliye ayrılmış olan Camorra’nın kiralık katillerinden Peppino Lo Cicero, karısının ölümünden beri büyük bir sevgiyle bağlı olduğu, kendisi gibi tetikçi oğlu Nino ile yaşamaktadır. Oğlu öldürüldüğünde, Peppino’nun gerçeğin ve intikamın peşinde çıkacağı şiddet dolu kanlı yolculuk, bir bakıma yeni bir yaşama başlamanın da ilk adımlarını oluşturacaktır…
Çizgi roman türüyle aşinalığı olmayan seyirciye, sayısız klişeyi kullanmaktan çekinmeyen ve pek de inandırıcı olmayan bir finale ulaşan bu filme, sıradan IMDb katılımcılarının verdiği 5,1 puan mantıklı gelebilir. Ve böylece, olağanüstü mizanseni, müthiş oyunculuklar, benzersiz görsel stilizasyonuyla İgort’un aslında birbiriyle pek bağdaşmayan iki türü, çizgi romanla sinemayı çok başarılı bir sentezle birbirine mal etmesini de, ne yazık ki kaçırmış olur.
Öncelikle metin çok sağlam. İlk kez bu filmle keşfettiğim Igort’u İtalyanların neden göklere çıkardığını anlamak için sadece bu filmi izlemek bile yeterli. Igort, “Manga”ya selam çakan o klasik “fumetti” öykülerini, kapkaranlık, ama çok zeki ve hınzır bir kara mizahla örer. İki eski filmden yaptığı kısacık alıntılar türleri iyi tanıyan bu sinefilin zekâ düzeyini örnekler. İlk kez Uzakdoğu savaş sanatlarını dünyaya tanıtan 1972 Hong Kong yapımı “Five Fingers of Death” ile türün temelini oluşturan filme selam çakarken, çoğu zaman maskara bir palyaço olan Totò’nun şaşırtıcı derecede zeki ve hınzır filmi “Totò e Cleopatra” ile absürtle flört etmekten çekinmeyen kendi fırlama mizah anlayışının atasına teşekkür eder.
“5 Kusursuz Sayıdır”ın Sanat Yönetmenliğini de üstlenen Igort’un, görüntü yönetmeni Nicolai Brüel’in desteğiyle ulaştığı benzersiz görsellik müthiş etkileyicidir. İnsansız sokakları, karanlığı, çürümüşlüğünü yıkamayı hiçbir zaman beceremeyecek olan durmadan yağan yağmuru ve iç kapatıcı renkleriyle var ettiği 1970’lerin Napoli’si, hem müthiş gerçekçi, hem de kadrajları ve renk tonlarındaki minimal değişikliklerle çizgi romandan fırlamışçasına masalsıdır. Benzer bir stlizasyon ten renkleri ve makyajlarıyla hem gerçek, hem de çizgi roman karakteri gibi duran oyuncular için de geçerlidir.
Ve baba-oğul arasındaki sımsıcak ilişkiyi dokunaklı bir duygusallıkla veren ilk sahnelerin ardından Nino’nu ölümüyle bu Napoli kanamaya başlar. Kan içindeki kentte insanlar ya ölür ya da öldürülür. Bu kuralın dışında kalan tek kişi, belki de filmin tek aklı başında karakteri, Valeria Golino’nun ustalıkla canlandırdığı, Peppino’ya ezelden beri âşık olan Rita’dır. Kendi de bir tetikçinin kızı olan, hırsız ağabeyi durmadan hapse girip çıkan Rita, dağılmış gibi dursa da, mantığı, sevgisi ve güvenilirliği ile filmin tek güçlü ve gerçek insanıdır.
Igort, öyküsünü hikayesi ve kişilerliye arasına belirli bir mesafe koyarak, mümkün olduğu kadar taraf tutmaksızın anlatır. Bu mesafeli bakış, insancıkların içinde bulundukları bu çürümüş dünyada bir çıkış yolu bulamayışlarını daha da fazla vurgular. Tabii ki burada bütün oyunculukarını müthiş ustalıkla yönetmesinin etkisi büyüktür. Kısacık sahnelerine karşın iki mafya babası, kambur ya da berber unutulmaz karakterlere dönüşürler. İtalyan komedilerinden gelen Carlo Buccirosso, hem komik hem dramatik bir kişiliği tüm samimiyetiyle ve samimiyetsizliğiyle başarıyla var eder.. Ama tabii ki “5 Kusursuz Sayıdır”ı benzersiz kılan Toni Servillo’dur. Her filminde kılıktan kılığa, kişilikten kişiliğe gömlek değiştirir gibi geçen büyük oyuncu, azaltılmış saçı, koca bir kambur ilâve edilmiş burnuyla, tetikçilik mesleğini ahlaken çarpık ve meşakkatli bir iş olarak gören yaşlı kiralık katili olağanüstü bir inandırıcılıkla canlandırır.
Meslek icabı çok sayıda cinayet işlemiş Peppino’yu hem bir katil, hem sevgi dolu bir baba ve eş, hem de oğlunun acısıyla içi yanan bir baba olarak gören Servillo, olayların merkezindeki bu adamı, intikam zorunluluğuna üşengeç bakışına karşın intikam dışında her şeye kayıtsız ve duyarsız oluşuyla, hem trajik hem komik bir kişi olarak yorumlarken, izleyiciyi bu anlamsız ve de bu sebeple kaçınılmaz katliama katılmaya zorlar.
“5 Kusursuz Sayıdır”, beklentilerimin de çok üzerinde bulduğum, müthiş keyif alarak izlediğim bir film oldu. Özellikle absürt tadını ve hınzır gizli mizahını ciddiye alarak izlerseniz sizlerin de çok beğeneceğinizi düşünüyorum. Kaçırmayın derim.
Yönetmen / Senaryo: Igort (Igor Tuveri)
Görüntü Yönetmeni : Nicolai Brüel
Oyuncular : Toni Servilla, Valeria Golino, Carlo Buccirosso, Iaia Forte, Giovanni Ludeno, Lorenzo Lancellotti, Vincenzo Nemolato, Manuela Lamanna
İtalya-Belçika-Fransa / Suç-Gerilim-Dram / 100 Dk.
ortakoltuk.com UYARI : ortakoltuk.com da yayınlanan film eleştiri ve yorumlarının izinsiz alınması, kullanılması ve yayınlanması yasaktır. Uyarılara rağmen kurallara uymayanlara maddi ve manevi tazminat davası açılacaktır.
