Özel Ders

Sadece, Helin Kandemir’in oyunculuk performansı itibariyle özelliği olan, konusu tamamen demode ve kendi içinde de tutarsız, seyirciye verdiği mesaja baktığımızda cehaleti kutsayan yapısı ile “Özel Ders”, uzak durulması gereken filmlerden. Yapımdan bizim de almamız gerekli özel bazı dersler var. En önemlisi bu türden akla ziyan yapımlardan uzak durup zamanımızı daha da tasaruflu kullanmak ve “kişisel gelişim-ilişki hocalığı / koçluğu” adı altında insanlığın tarihsel birikimini boşlayan, onu toplumsal rollerinden sıyıran mesaj içerikli film versiyonlarının kişilik gelişimine hiç bir katkı sunmadığını da artık anlayalım… Bu da bizim “özel ders”imiz olsun…

OrtaKoltuk Puanı:

 

Teşekkürler, Biz Bu Dersi Almayalım…

Bu hafta Netflix platformunda gösterime giren “OGM Pictures” ve “Organic Film” ortak yapımı “Özel Ders“, hedef kitle olarak gençliğe seslenen yapımlardan. Yönetmenliğini ismini daha çok “Kocan Kadar Konuş“, “Arif V 216“, “Patron Mutlu Son İstiyor” gibi popüler yapımlar ile duyuran Kıvanç Baruönü‘nün üstlendiği filmin senaryosunda ise Murat Dişli ve Yasemin Erturan‘ın imzaları var.

Terzi Söküğünü Dikemez…

Film hemen açılışından da anlaşılacağı üzere bir kampüs alanından görüntüler ile açılarak gençlik filmi iddiasıyla ortaya çıktığını hemen hissettiriyor. Hande (Helin Kandemir), ilişkiler konusunda sorunlar yaşayan, teyzesi rektör Ülker Hanım’ın (Hatice Aslan) gölgesinde ve onun kitaplarla dolu yaşamı nedeniyle hayatı ıskalayan ve yaşına uygun davranmayan biridir. Kampüs alanında Afife Jale için afiş asmakta ve “Ebedi Edebiler” isimli bir gençlik kulubünün başında olarak da öğrenciler tarafından “ti”ye alınmaktadır. Üstelik Hande bu durumdan da hoşnutsuzdur. Zira hem gerek kıyafetleriyle gerekse de hal ve hareketleri ile kendisinden büyük gösteren halinden kurtulmak ve öğrenciler tarafından sarakaya alınan bakışlardan sıyrılmak istemektedir hem de gönlünü kaptırdığı Utku’nun (Rami Marin) ilgisini çekmek arzusundadır.

Bir gün tuvalette iken ilişkiler konusunda koçluk yapan ve gizlice internet üzerinden gençlere hizmet veren Azra’nın (Bensu Soral) konuşmasına denk gelir. Azra’nın gizli gizli ders verdiğini öğrenince teyzesinin rektör olmasının da avantajıyla Azra’dan ders almaya başlar. Ancak bu durum rektörden gizli yapılmak zorundadır. Rektör Ülker Hanım’ın evindeki görüntülerden anlaşıldığı üzere kendisi Nazım Hikmet şiirleri okuyan, Yıldız Kenter ile anılarını hep hayırla anan donanınmlı birisi profiliyle karşımıza çıkmakta. Dolayısıyla asla böyle bir ilişki dersini yeğeni için kabul etmeyecek rektöre aslında başka bir görünümle ve gizli olarak bu eğitim Hande’ye verilecektir. Öte yandan Azra’nın da oturduğu apartmana kiracı olarak taşınan yakışıklı moda fotoğrafçısı Burak’ın (Halit Özgür Sarı) gelmesi ile filmin romantik boşluğu da tamamlanır.

Burak ile Azra arasında önce nefret ile başlayan ilişki, sonra aşk’a dönüşecektir. Ancak tam da burada bir sorun baş gösterir. Özel ders verdiği öğrencilerine, ilişkilere “hemen atlamayın” tavsiyelerinde bulunan Azra, Burak ile hemen ilişkiye başlar. Bu da “terzi kendi söküğünü dikemez” sözünü hatırlatmakta. Ve Hande’nin düştüğü kimi tehlikeler ile finalinde ise türün yine bilinen klişe hallerinden olarak mutlu bir son bizi bekleyecektir…

Ders 1 : Kitapları Atalım…

Bir buçuk saatlik süresi ile “Özel Ders“, tipik bir Netflix yapımı. Aslında benzer isimde çokça yabancı film de bulunmakta. Ama konumuz olan bu “Özel Ders“, çokça örneğini gördüğümüz kalıpları içinde taşımakta. Yine insanlar büyük malikanelerde yaşamaktalar. Tüm öğrenciler nerede ise şato benzeri evlerde kalıp, en lüks otomobillere binip sürekli partilerle vakit geçirmekteler. Burak’ın ailesinin kaldığı ya da taşındığı Galata Kulesi‘ni tam karşıdan gören apartmana taşınması ya da bu evde özel ders veren Azra’nın da kalıyor olması tuhaflıkları ile birlikte bir de Azra’nın kılık değiştirerek öğretmen Tuğçe olarak bu kez Burak’ın kız kardeşine ders vermesi tesadüflerini / saçmalıklarını da not edelim. Dolayısıyla ciddiye alınır, gerçeklikle alakalı bir yapısı yok filmin. Ancak gerek senaryosunun cezbedici yanının olmaması, gerekse kimi özellikle de Bensu Soral‘ın tutuk hallerinden örnek verebileceğim oyunculuklar itibariyle de parlak olmayan filmde bende asıl rahatsızlık yaratan durumdan bahsetmek istiyorum.

Kitleleri düşündürtmeyen bu türden içi boş romantik komedi janrındaki yapımların artık bir takım mesajları da alttan alta veriyor olmaları. Gerçekten de film boyunca Afife Jale ile ilgilenmek ya da filmin ilk sahnelerinde ders veren Azra’nın “bırak bu kitapları, hayata bak” diyerek entelektüel faaliyetleri gereksiz gören “cehalete övgü” mahiyetindeki mesajları bende büyük rahatsızlık yarattı. Zira filmin hedef kitlesi gençler ve maalesef gençlerin durumu zaten filmin mesajına uygun bir kitlenin olması itibariyle de hiç de parlak değil. Aklımdan sadece “böyle hoca düşman başına” demek geldi ya da filozof Jacques Ranciere‘in o kült kitabı “Cahil Hoca” tanımı. Ki daha önce de belirttiğim üzere zaten Azra Hoca’nın öğrenciler tarafından neden talep gördüğünü belirten bir başarı hikayesi olmadığı gibi en son ders verdiği Hande’nin düştüğü durum karakollar oluyor fakat Azra Hoca herkesin yine de makbul hocası ne hikmetse…

Usta oyuncu Nevra Serezli‘nin meraklı apartman sakini Makbule, Hatice Aslan‘ın ise rektör Ülker Hanım olarak karşımıza çıktığı yapımda ben bu denli başarılı oyuncularımızın neden bu tür yapımlarda yer aldıklarını gerçekten anlamakta zorluk çekenlerdenim. Ne amaçla olursa olsun bunlardan uzak durmaları gerektiğini düşününlerdenim. Zira bu türden artık Amerikalıların bile pek rağbet göstermediği filmler, Türkiye Sineması’na hiçbir katkıda bulunmayan, özgün bir sinema dili oluşturmaya engel yapılarıyla uzak durulması gereken yapımlar. “Özel Ders“te bir tek Hande rolüyle Helin Kandemir akılda kalır oyunculuk sergiliyor. Henüz 18 yaşında olan ve Emin Alper‘in “Kızkardeşler” filmi ile enfes bir performans sergileyerek ödüller de alan genç oyuncu, Hande’nin karakter değişimlerini başarıyla sunuyor. Ancak aynı şeyi başrollerde olan güzel oyuncu Bensu Soral ve Halit Özgür Sarı için söylemek zor…

Sonuç olarak, bir tek Helin Kandemir’in oyunculuk performansı itibariyle özelliği olan, konusu tamamen demode ve kendi içinde de tutarsız, mesajı itibariyle de cehaleti kutsayan yapısı ile “Özel Ders”, uzak durulması gereken filmlerden. Yapımdan bizim de almamız gerekli özel bazı dersler var. En önemlisi bu türden akla ziyan yapımlardan uzak durup zamanımızı daha da tasaruflu kullanmak ve “kişisel gelişim-ilişki hocalığı / koçluğu” adı altında insanlığın tarihsel birikimini boşlayan, onu toplumsal rollerinden sıyıran mesaj içerikli film versiyonlarının kişilik gelişimine hiç bir katkı sunmadığını da artık anlayalım… Bu da bizim “özel ders”imiz olsun…

Yönetmen : Kıvanç Baruönü

Senaryo : Murat Dişli, Yasemin Erturan

Görüntü Yönetmeni : Tolga Çetin

Müzik : Alp Yenier

Oyuncular : Bensu Soral, Helin Kandemir, Halit Özgür Sarı, Hatice Aslan, Hülya Gülşen Irmak, Murat Karasu, Elif Ceren Balıkçı, Deniz Altan, Rami Narin

Türkiye / Komedi-Romantik / 89 Dk.

CEVAPLA

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz