Daisy Jones & The Six

Biyografi anlatılarını sevenler için, kurgu da olsa Daisy Jones & The Six dizisi ilaç gibi gelecektir. Müzisyen ve oyuncu biyografilerinde kullanılan her detay dizide kaynak olarak kullanılmış. Sorunlu anne babalar, yalnız büyümek zorunda bırakılmış çocuklar, notaların uzlaştırıcı tavrı, sancılı ilişkiler, kavgalar, aldatmalar, alkol, uyuşturucu, aşk, seks, rock’n roll…

Senaryonun iyi bir kurguyla birleştiği Daisy Jones & The Six dizisi 2023 yılında adından oldukça söz ettirecek gibi görünüyor.

OrtaKoltuk Puanı:

 

”Kalbin yeterince kırılınca aşık olmayı bırakıyorsun.”

Taylor Jenkins Reid‘in aynı isimli romanından uyarlanan Daisy Jones & The Six dizisi, Amazon Prime’ın yeni mini dizisi olarak mart ayının ilk günlerinde seyirciyle buluştu. Dizinin yaratıcı koltuğunda Scott Neustadter ve Michael H. Weber‘i görüyoruz. Riley Keough, Daisy Jones karakterine hayat verirken; Sam Claflin, Billy Dunne rolüyle izleyici karşısına çıkıyor. Bu iki başrole eşlik eden isimlerse şöyle sıralanıyor : Suki Waterhouse, Will Harrison, Sebastian Chacon, Camila Morrone, Josh Whitehouse, Tom Wright, Nabiyah Be ve Timothy Olyphant.

70’ler ve Rock’n Roll…

Kurmaca bir belgesel olmasına rağmen Daisy Jones & The Six, hikaye derinliğinin seyirciye kuvvetli aktarımı sayesinde gerçek bir hikayeden uyarlandığını düşündürüyor. Karakterler, yaşanan olaylar, anlatılan hikaye gerçek değil; ama Rock’n Roll grupların ardında yaşanan gerçek dramalardan fazlasıyla esinlenildiğini anlıyoruz. Dizide tüm karakterlerle röportaj yapılıyor havası verilerek, hikayenin gerçekçi bir havaya bürünmesi sağlanıyor. Kamera dizinin ilk bölümünde, gençlik yıllarında müziği kendilerine kılavuz yapan bir grup gence ve ailesi, özellikle annesi tarafından sevgisiz büyütülen, kendisini değersiz hissederek özgüven sorunları yaşayan Daisy’nin çocukluğuna ve gençliğine odaklanıyor.

70’lerin ortasında kurdukları, ama sadece bir müzik grubu olmayıp, aile olmayı ana materyal haline getirdikleri müzik grubuna Daisy Jones‘un da katılmasıyla ilk albümlerini yayınlayıp iyi bir çıkış yakalayan ve yaşanan sorunlar nedeniyle uzun süre dayanamayıp dağılan bir rock grubunun hikayesi anlatılıyor. Başlangıçta Billy Dunne‘ın önderliğinde olan grup, Daisy’nin katılımıyla tek kişilik yönetimle ilerleyen bir ekipken, daha demokratik sayılabilecek bir hale geliyor. Billy Dunne ve Daisy Jones‘un tutkuyla aktarılan imkansız aşklarına, yan hikaye olarak gruptaki diğer üyelerin çalkantılı hayatları da eklenince, kendimizi seyrine doyum olmayan bir anlatının içinde buluyoruz. Küçük bir çocukken babası terk edip giden Billy’nin kendi çocuğuna aynısını yapmak istememesi, ama bir yandan da ruh eşi diyebileceği kişiyle tanışması onu içinden çıkılmaz bir ikileme düşürüyor. Çok sevdiği eşi Camilla ve aşık olduğu Daisy arasında bir seçim yapmak zorunda kalıyor. Diğer taraftan grup üyelerinden Karen ve Graham arasında yaşanan gizli aşkın evrildiği durum da grup içi dinamiklerini bozuyor. Son olarak grubun bass gitaristi Eddie’nin yıllar sonra gelen isyanıyla grup dağılıyor.

Aşk ve Müzik…

Müziğin beslenmeyi en çok sevdiği duygular; aşk, büyüme sancıları, aile ilişkileri ve depresyon gibi insanı yaralayan, ancak ayakta kalmasını da sağlayan eylemlerin, notalar aracılığıyla dünyaya ilan edilişine tanıklık ediyoruz. Dizi, 70’ler döneminin Amerika’sını aşk, seks, alkol, uyuşturucu, müzik, aile ve arkadaşlık aracılığıyla seyirciye ulaştırıyor. Ortada altı kişi bile yokken grubun adının Six olması ironisiyle başlayan ve bir grup gencin hayallerine ulaşmasını, ancak bu hayallere ulaşırken ödedikleri bedellere ve yaşanan inişli çıkışlı hikayelerine bazen imrenerek bazen üzülerek eşlik ediyoruz. Bir müzik gurubuyla turneye çıkmak, ünlü bir oyuncu olmak ya da bir futbol takımının yıldızı olmak çoğu insanın hayalidir.

Daisy Jones & The Six dizisi, seyirciyi rüyalarından ve olmak istedikleri hayallerinden yakalıyor. Dizide müzik ve aşk hiç hız kesmiyor. Neredeyse her sahnesinde dolu dizgin yaşanan aşk ve heyecanla yapılan müziğe şahit oluyoruz; çünkü aşk müziği besleyen en yegane duygu diyebiliriz. Yine de dışarıdan görünen mükemmel hayatların, yakından bakıldığında sanıldığı kadar mükemmel olmayışı da tekrar eden bir rock grubu hastalığı gibi seyirciye yansıyor. Sahne ışıkları altında parlayan hayatların, kuliste uyuşturucu ve alkolle kararan halleri bir fetiş gibi seyirciye aktarılıyor; çünkü sahnede duran kişi ne kadar parlıyorsa sırtı o kadar karanlıkta kalıyordur. Bu karanlık, sanatçının müziğini beslerken diğer taraftan da sanatçıyı içinden çıkılmaz bir girdaba sürüklüyor diyebiliriz. Bir Rock’n Roll hikayesi çekiyorsan, uyuşturucu ve alkol gibi bağımlılıkların senaryo açısından başrolü çektiğini öngörmek de şaşırtıcı olmaz.

70’ler dendiğinde akla ilk gelen şey iyi müziktir genelde, ancak döneme damgasını vuran 70’ler modasından bahsetmeden geçmek bu diziye haksızlık olur. Dizide dönemin saç ve makyajı dikkat çekerken, kullanılan kıyafetlerin katkısının iyi yazılmış senaryosu kadar etkili olduğunu söyleyebiliriz. Daisy Jones & The Six, bir biyografi dizisi olmasının yanı sıra dönem dizisi olarak da öne çıkıyor. Dolayısıyla dizide yer alan dekor, kıyafet tasarımı, saç, makyaj gibi mizanseni etkileyen her şey de öne çıkıyor. Bu detayların dikkat çekiciliği ve hikayeyle uyumu sayesinde seyirci olarak diziye daha fazla çekiliyoruz. Yapım, prodüksiyon tasarımı olarak da sınıfı geçiyor.

Aşklar, Ayrılıklar…

Hikaye ilk bölümünden merak uyandırsa da Daisy’nin yolunun Dunne Kardeşlerle çakışmasından sonra yükselişe geçtiğini söylemek mümkün. En başından sonuna kadar Daisy ve Billy’nin arasında yaşanan çatışma hikayeye sürükleyicilik katmayı başarıyor. İlişkileri her ne kadar nefretle başlasa da, ikilinin iletişiminin tutkulu bir aşka dönüşmesi de uzun sürmüyor. Aralarındaki tüm geçimsizliklerine rağmen, sahneye çıkınca göz dolduran ve ikili olarak göz alıcı bir kimyaya sahip olduklarını söyleyebiliriz. Diziyi izlemeye başladığımızda emin olduğumuz iki şey var : Daisy ve Billy’nin aşk yaşayacağı ve grubun dağılacağı.

Bazen hikayeyi başından bildiğinizde finalinde yaşanacak acı sona da kendinizi hazırlıyorsunuz. Dizide ne yaşanırsa yaşansın birilerinin gözyaşı dökeceğinden emin oluyorsunuz. Başından belli olan finallerde kaçınılmaz olana yaklaştıkça karakterlerle kurulan bağ da derinleşiyor. Seyirci sonunu bildiği anlatılarda hikayeye daha fazla anlam yükleyebiliyor. Titanic filmi bunun en bilinen örneğidir. Gerçek bir felaket olacağını, geminin batacağını ve pek çok insanın ölümüne tanıklık edeceğini bilerek izlenen bu filmin finali, seyirciyle film arasında normalden daha fazla bağ kurmasına neden olmuştu diyebiliriz.

Biyografi anlatılarını sevenler için, kurgu da olsa Daisy Jones & The Six dizisi ilaç gibi gelecektir. Müzisyen ve oyuncu biyografilerinde kullanılan her detay dizide kaynak olarak kullanılmış. Sorunlu anne babalar, yalnız büyümek zorunda bırakılmış çocuklar, notaların uzlaştırıcı tavrı, sancılı ilişkiler, kavgalar, aldatmalar, alkol, uyuşturucu, aşk, seks, rock’n roll…

Senaryonun iyi bir kurguyla birleştiği Daisy Jones & The Six dizisi 2023 yılında adından oldukça söz ettirecek gibi görünüyor.

Ben aşık olmuştum. Acı veriyor değil mi? Ama öyle olması gerekmiyor. Aşk; hüzün, gözyaşı ve fedakarlık olmak zorunda değil. Aşk huzur verebilir. Güzel olabilir. Hak etmediğinde bile seni destekleyecek birini bulacak kadar şanslıysan aydınlık oradadır işte.

Daisy Jones

Yönetmen : James Ponsoldt, Nzingha Stewart, Will Graham

Senaryo : Jihan Crowther, Jihan Crowther, Scott Neustadter, Will Graham, Susan Joyne, Harris Danow

Görüntü Yönetmeni : Checco Varese, Jeff Cutter

Kurgu : Tyler L. Cook, Garret Price, Julie Monroe, Amelia Allwarden, Michael Scotti Jr.

Müzik : Tom Howe

Oyuncular : Riley Keough, Sam Claflin, Camila Morrone, Suki Waterhouse, Will Harrison, Josh Whitehouse, Sebastian Chacon, Nabiyah Be, Tom Wright, Timothy Olyphant

ABD / Dram-Müzik-Romantik / 49 Dk. (10 Bölüm)

1 YORUM

  1. Kaleminizi sağlık Işılay Hanım. Harika bir yazıydı. Bundan sonraki yazılarınızı da merakla ve ilgiyle takip ediyor olacağım.

CEVAPLA

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz