Kötü Çocuk filminin yönetmen koltuğuna Yağız Alp Akaydın oturmuş. Film, Büşra Küçük’ün yazdığı ve internet üzerinden 100 milyondan fazla okuyucuya olaşan romanından senaryolaştırılmış. Ancak, baştan söylemeliyim ki roman ve ete kemiğe bürünen film arasında çok farklılıklar var. Burada detay verip oyun bozanlık yapmak istemiyorum, romanı okuyanlar izleyince bana hak verecektir.
Önce özet : Kayla (Afra Saraçoğlu), doğduğu gün babası tarafından terkedilir. Annesi ile birlikte zorluklara göğüs geren Kayla, 17 yaşına geldiğinde babası ortaya çıkar ve onu İstanbul’a götürür. Koleje kaydı yaptırılan Kayla, okulda Meriç (Tolga Sarıtaş) isminde bir gençle tanışır. Yaşamı sırlarla dolu bu gizemli gencin ışığına kapılan Kayla, artık Meriç’siz yaşayamaz duruma gelir…
Film, o kadar çok saçmalıklarla dolu ki hangisinden bahsedeyim bilemedim doğrusu. Filme, baskın bir şekilde erkek hegemonyası hakim. Kadınlar ikinci sınıf vatandaş gibi. Çocuklar 17 yaşında ama aynı zamanda 70 yaşında ki görmüş geçirmiş insanlar gibi bilgeler. Ben bu yaşta o lafları edemem. 17 Yaşında usta kavgacılar gibi maharetli dövüş tekniklerine sahipler. Her türlü pisliğin döndüğü izbe batakhanede herkes 17 yaşında ki çocuktan korkuyor, o geçerken başlar öne eğiliyor. Kötü Çocuğun kendine ait son model aracı var ve çok iyi bir sürücü. Son derece yetenekli bir ressam. Her yerde kalacağı bir evi var. Burslu okuduğu okulda istediği zaman derse giriyor istemediği zaman girmiyor ve idareciler hiç bir şey söylemiyor.
Kayla’nın annesini, babasını,nereden geldiğini ve hikayesini bilmemize rağmen Kötü Çocuğun derinlikli bir hikayesi yok. Her konuda yetenekli ama kimdir, nedir, nasıl bu hale geldi hiç bir bilgi mevcut değil. Yani lafın kısası bu film, liseli genç erkekleri serseri yaşama özendirirken, genç kızların aşağılanmasına izin veriyor. Bana göre hiç bir olumlu mesajı olmayan film, izleyen gençlerin beyninde olumsuz etkilere neden olabilir.
Sözün özü : 125 Dakika süreli, her yaştan izleyiciyi sıkacağını düşündüğüm yapım, sadece Tolga Sarıtaş hayranlarını mutlu edecektir kanaatindeyim. Zira, Tolga Sarıtaş’ın oyunculuğu fena değil. Muhteşem Yüzyıl dizisinde ki şehzade rolü kendisine oyunculuk olarak önemli katkılar sağlamış. Tolga, yetenekli bir genç. Kendini bozmazsa daha da iyi olacağına inancım tam. İyi seyirler.