Karate Kid : Efsane Dövüşçüler

Efsane Yeni Kuşaklarla Devam Ediyor.

Karate Kid özellikle 80’li kuşağı etkileyen, Bruce Lee filmlerinin tadındaki hali ile geleneğe de çok atıfta bulunan önemli bir seri yapım. Bu hafta vizyona girecek “Karate Kid: Legends”, önceki serinin klasik anlatılarına sahip çıksa da, hikâyeyi New York’a konumlayarak artık yapay zekânın hayatımızın merkezine girdiği bu yeni kuşağa da seslenen teknik hali ile kendisini izletebiliyor. Yani “efsane ölmemiş, devam ediyor” dedirtiyor.

OrtaKoltuk Puanı:

 

Jackie Chan Yine Formunda

Serinin altıncısı olan “Karate Kid : Legends”, yönetmen koltuğundaki Jonathan Entwistle yönetiminde önceki serinin mantığına uygun bir şekilde ilerliyor. Teknolojiye daha da uyumlu kült yapımın bu yeni versiyonu olarak bu hafta vizyonda. Film, daha önceki yapımları bilmeyenler için bir hatırlatma ile başlıyor. Han ve Miyagi ailesi arasında günümüze kadar devam eden ilişki, en nihayetinde Pekin’de bir karate okulu ile geleneğini sürdürerek devam ediyor. Sensei Miyagi’nin gelenekten beslenen, Japon-Çin uyumlu dövüş sanatlarının öğretimi sorumluluğu şimdi Miyagi’nin öğrencisi Efsane Shifu ya da Bay Han’ın (Jackie Chan) omuzlarındadır.

Film, tam da karate ve kung fu eğitim görüntüleri ile başlarken, birden sert görünümlü bir kadın perdede belirir. Bu doktor namlı, çocuğunu yine dövüş sanatları bağlantılı bir olay nedeni ile kaybeden, diğer oğlu olan Shao Li’nin (Ben Wang) ise Bay Han’ın yanında eğitim aldığı kadın, şimdi diğer oğlunu bu okuldan alarak çok uzaklara, New York’a götürecektir. Artık film bu anlardan itibaren sakin ilerleyen tonunu değiştirerek yani doğunun mistik havasından sıyrılarak, kapitalizmin tam göbeğinde yer alan, karmaşık ve gürültülü halleri ile New York’ta devam eder.

Shao Li, annesi ile yerleştiği bu yeni devasa kente uyum sağlamaya çalışırken, babası Viktor (Joshua Jackson) ile pizza dükkânı işleten Mia (Sadie Stanley) ile tanışır ve aralarında duygusal bir yakınlık başlar. Fakat her aşk hikâyesinde olduğu gibi burada da kimi engeller vardır. Mia’nın başı, belalı eski sevgilisi Connor Day (Aramis Knight) ile oldukça derttedir. Aynı zamanda Boroughs denilen dövüş şampiyonasında birincilikleri olan Connor ile Shao Li arasında ileride yarışmada da devam edecek bir aşk düellosu başlayacaktır. Bunun yanı sıra Mia’nın babası olan Viktor da eski bir dövüş ustasıdır. Ancak yaşının ilerlemesi, kızının bakım zorunluluğu gibi nedenlerle spordan uzak kalmıştır. Ve aynı zamanda başı borçluları ile de beladadır. Bu nedenle o da Manhattan’daki büyük turnuvaya hazırlanmaktadır. Fakat bir maç sırasında fair play kurallarına aykırı olarak turnuva dışı kalınca artık tüm yük Shao Li’ye kalmıştır. Ancak bu kadar kısa sürede belalı bir rakip olan Connor ile baş etmek kolay olmayacaktır. Pekin’deki eski ustaları yardımına koşacaktır. Bakalım hikâyenin sonlarında Shao Li aşkına ve başarısına ulaşacak mı?

Gelenekten Geleceğe

Karate Kid : Legends”; klasik karate yapımlarının rekabet, intikam, geçmiş melodram, aile engeli ve gelenekten beslenme gibi temel motiflerine sarılan bir yapım olmuş. Film çok mantık aranmadan izlenebilirse bilgisayar teknolojisinden de faydalanan ancak sırıtmayan çekimlerinin de etkisiyle oldukça akıcı ve zevkli bulunacaktır. Özellikle Shao Li’nin Pekin’den uzakta, yeni bir kentte tutunma çabaları bizi sarıp sarmalıyor. Kardeşinin gözü önünde öldürülmesi, annesiyle okul nedeni ile çatışan halleri ve kız arkadaşı Mia ve onun etrafında dönen sorunlarla baş etme mücadelesi yapımı izlenir kılıyor.

Filmde ayrıca “dostumun derdi benim derdimdir”, “birisi öldüğü zaman tüm kapı ve pencereleri açman gerek” gibi Uzakdoğu kültürünü imleyen söz ve davranış kalıplarına da yer veriliyor. Kültürel çatışma özellikle pizza sahnelerinde yer yer zemine çıkıyor. Evet, çokça mantık aramadan izlemek gerekir dedik. Çünkü Pekin ile New York sanki sınırmış gibi hocası Bay Han’ın sürekli bu şehirlerde mekik dokuması, efsane Sensei La Russo’nun konuya dâhil olarak onunda bir anda adrese teslim şekilde Shao Li’nin yanına gelmesi çok inandırıcı değil. Film bir yönüyle Japon animasyonları havasında. Ancak hakkını verelim, bir buçuk saatlik film o kadar akıcı ki, bu mantık sorunlarını hiç sorun etmiyorsunuz ve zaman nasıl geçiyor anlamıyorsunuz. Her ne kadar acı verici bir spor dalı olsa da, Shao Li’nin karate ve kung fu’yı hep iyilik için kullanması yapımı izleyen için daha samimi ve sıcak bir şekilde karşılamasına yol açıyor.

Yıllar sonra oldukça yaş almış hali ile perdede gördüğüm efsane oyuncu Jackie Chan’ı en azından ben uzun süredir herhangi bir yeni yapımda izleyememiştim. Tekrar kendisine denk gelmek nostaljik bir hava da katmış. Film, eminim 80’li kuşağı etkileyen yapımlardan Karate Kid’i şimdiki nesile de sevdirecek, yeni kuşağa uyumlu ama gelenekten de kopmayan hali ile beğenilecek. Zaman ve kuşak farkını aşmak adına filmin giriş kısımları faydalı olmuş. Bu hafta izleyenlerle buluşacak olan “Karate Kid : Legends”, şiddet görüntülerini abartmayan, küfürsüz hali ve kahramanın gücünü iyilik için kullanma amacı ile zevkle izlenecek yapımlardan. Yani efsane devam ediyor…

Yönetmen : Jonathan Entwistle

Senaryo : Rob Lieber, Anthony Tambakis

Görüntü Yönetmeni : Justin Brown

Kurgu : Colby Parker Jr., Dana E. Glauberman

Müzik : Dominc Lewis

Oyuncular : Ben Wang, Jackie Chan, Ralph Macchio, Joshua Jackson, Sadie Stanley, Ming-Na Wen, Aramis Knight, Wyatt Oleff, Shaunette Renee Wilson

ABD / Komedi-Aksiyon-Dram / 93 Dk.

CEVAPLA

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz